Piyasalardaki dalgalanma devam edebilir
Finansal piyasalarda mevcut ortamda boğalar için de ayılar için de bir hikaye var. Genel yükseliş hareketinin devam edeceğine inananlar ‘‘Majör borsa endekslerindeki düzeltme hareketi bitti. Endeksler toparlanıyor’’ derken, karamsarlar ‘‘Oynaklık seviyeleri hala yüksek. Önümüzdeki dönemde bir düşüş hareketi daha yaşanabilir’’ görüşünü savunuyor. Piyasaların biraz sakinleştiği söylenebilir. Ancak gün içinde yaşanan fiyat hareketlerinin genişliği, günlük kapanış fiyatları arasındaki yüzdelik değişimler dikkat çekicidir. Ben kısa vadede piyasaların kararsız kalacağını, bu nedenle fiyatların geniş bir bant içinde hareket edeceğini düşünüyorum.
ABD hisse senedi piyasalarında bir aydır yaşanan tedirginlik tahvillere yaramadı. Gösterge tahvillerin faizleri yükselişe devam etti. Tabii ABD’de enflasyon beklentilerinin yükselmesi faizler üzerinde etkili oluyor. Tahvil faizlerindeki hareketler Türkiye gibi döviz açığı ve dış finansman ihtiyacı olan ülkeler açısından kritiktir. Kaldı ki yükseliş sadece ABD faizlerinde değil, euro bölgesini bir nevi temsil eden Alman faizlerinde de gözleniyor. Kısacası dünyada finansman maliyetleri artıyor. Fed açısından önemli olan çekirdek enflasyonun yıl boyunca artabileceğini düşünüyorum. Çok yüksek beklentilerim yok. Halihazırdaki çekirdek enflasyon rakamı yüzde 1.8. Yıl sonuna kadar yüzde 0.4-yüzde 0.5’lik bir artış olabilir. Fed’in enflasyon hedefinin uzun süredir yüzde 2 olduğu düşünülürse, yüzde 0.2-0.3’lük bir sapma yüksek bir enflasyon anlamına gelmez. Bir ülkenin enflasyonunu değerlendirirken ekonomideki uzun vadeli eğilimlere bakmak gerekiyor. ABD’deki teknolojik gelişmeler, demografik sorunlar, Amerikan şirketlerinin işçi sınıfı karşısında her zamankinden güçlü olması, uzun vadede enflasyon üzerinde baskı yaratabilir. Trump yönetiminin açıkladığı vergi paketinin de alt ve orta sınıfları vuracağı düşünülüyor. Brookings Enstitüsü’nün yayımladığı bir raporda, yıllık geliri 70.000 doların altında olan kesimin vergi paketinden sonra harcanabilir gelirinin yüzde 5 civarında düşeceği öngörülüyor. ABD’nin tüketime dayalı bir ekonomiye sahip olduğunu belirteyim.
Finansal piyasalarda beklenen oynaklık seviyelerinden ziyade gerçek volatilite seviyelerine bakıyorum. Gerçek volatilite geçtiğimiz 1-1.5 yılda uzun dönemli ortalamasına yakındı. Diğer taraftan beklenen oynaklık aynı zaman diliminde çok düşüktü. Zaten anormal olan da buydu. Gerçek volatilite bugün uzun dönemli ortalamasına yine yakın hareket ediyor. Piyasalarda yükseliş bekleyenler de, düşüş öngörenler de bir hakimiyet kuramıyor. Yukarıda da belirttiğim gibi piyasalar bir süre daha dalgalanabilir. Enflasyonu kontrol altına alması için Fed’den agresif faiz hamleleri beklemiyorsa, Amerikan ekonomisinde bir resesyon öngörmüyorsa, yatırımcı piyasalardaki güvenin ve iştahın bir noktada geleceğini düşünebilir. Piyasalar bir yön bulana kadar sert iniş çıkışlar devam edebilir. Beklentilere göre portföyde düzenleme yapmanın tam zamanıdır.