Piyasalarda petrol sıcağı

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI sgurleyen@isyatirim.com.tr

Küresel kriz sonrasında gördüğümüz en sıcak dönemden geçiyoruz. Mısır ve Tunus'ta başlayan protestoların Libya'ya da yayılarak iktidar değişikliğini zorlayan bir toplumsal harekete dönüşmesi petrol fiyatlarını 95 dolardan 110 doların üzerine taşıyarak dünya borsalarında panik satışlara yol açtı.

Piyasalar ihtimali çok düşük olan ancak sonuçları korkutucu olan felaket senaryolarını konuşmaya başladı. Libya'da yaşanan toplumsal hareketin Cezayir'e ve Orta Doğu'ya yayılarak petrol fiyatlarını 150 - 200 dolar aralığına çıkartma ihtimali tartışılıyor.  Enflasyonun global olarak yükseleceği, küresel büyümenin yavaşlayacağı bir mahşer senaryosu piyasalarda kısmen fiyatlanmaya başlandı.

Gıda fiyatlarındaki rekor artış ve yüksek işsizliğin az gelişmiş ülkelerde yol açtığı toplumsal tepkiyi göz ardı etmiyoruz. Ama Kuzey Afrika'da birkaç küçük ülkede yaşanan çalkantının Orta Doğu'ya yayılarak dünya ekonomisinin -1970'lerdekine benzer - yüksek enflasyon düşük büyüme dönemine yol açabileceği bir senaryonun tartışılmasını anlamlı bulmuyoruz.

Libya dünya petrol arzının %2'sini kontrol eden jeopolitik olarak orta önemde bir ülke. Libya'da yaşanan iç savaş ülkedeki üretimin %60'ının dünya pazarlarına ulaşmasını engelliyor. Yani küresel petrol arzı yaklaşık olarak %1.2 düzeyinde azalmış durumda.

Petrol talebinin esnekliğinin sıfıra yakın olması yüzünden arz tarafında yaşanan  %1'lik oynama fiyatlar üzerinde yaklaşık 10 dolarlık harekete yol açabiliyor. Ancak söz konusu oynaklığın genelde kısa vadeli olduğunu vurgulayalım.

Petrol tüketen ABD, Avrupa gibi gelişmiş ülkeler genelde 3 ay civarı ulusal rezerv taşıyorlar. Dolayısıyla petrol fiyatlarında yaşanan sert yükselişlerde, petrol arzındaki kesintinin kısa vadeli olacağını öngördüklerinde,  ellerindeki rezervleri kullanabiliyorlar.

Petrol fiyatlarındaki dalgalanmayı azaltacak diğer destek Suudi Arabistan gibi atıl kapasitesi yüksek OPEC ülkelerinin devreye girerek arz eksikliğini karşılamalarından kaynaklanıyor. OPEC üyeleri son dönemde eskisine göre daha sağduyulu politikalar izliyorlar.

OPEC üyeleri petrol fiyatlarındaki şok yükselişlerin sürdürülemez olduğunun ve orta vadede tüketicilerin alternatif enerji kaynaklarına yönelmesine yol açacağının farkındalar. Bu yüzden fiyatlardaki şok yükselişlerde piyasa yapıcısı gibi davranıp piyasaya ilave ürün verebiliyorlar.

Dolayısıyla Kuzey Afrika'da yaşanan toplumsal çalkantının Libya ile sınırlı kalması durumunda petrol piyasasındaki şok artışların geri verilmesi muhtemel. Anack Libya'daki olaylar daha yatışmadan kargaşanın Cezayir'e sıçraması durumunda piyasalardaki dalgalanma bir süre daha sürebilir.

Ancak Libya'nın tersine Cezayir'de ordunun daha güçlü ve itibarlı olduğunun ve olası bir iktidar değişikliğinin petrol üretimini kesintiye uğratmadan yapılması ihtimalinin daha yüksek olduğunu belirtelim.

Bize ayrılan yerin sonuna geldiğimiz için Kuzey Afrika'da yaşanan olayların Türkiye'ye olan etkileri bir başka yazıya kaldı. Umarım önümüzdeki hafta piyasalar yatışır ve daha keyifli konulara bakma şansımız olur.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019