Piyasalarda hızlı değişen trendler

Atılım MURAT
Atılım MURAT AYKIRI FİNANS [email protected]

Finans piyasalarındaki trendler hızlı değişiyor. Örneğin; Çin Merkez Bankası’nın (ÇMB) bir sene önce yuanda devalüasyon yapması dünya piyasalarını sallamıştı. Artık yuanın performansı pek takip edilmiyor. 2015’in son aylarında ve 2016’nın başında emtia fiyatlarındaki düşüşler en fazla konuşulan konuydu. Emtia fiyatlarında sert düşüşler yine oluyor ancak yatırımcılar bunlara takılmıyor.

Ağustos 2015’te yapılan devalüasyondan sonra Çin Yuanı önemli bir küresel barometre haline geldi. ÇMB sabit kur rejimi uyguladığı için devalüasyonu bir politika aracı olarak kullanıyor. Amaç ihracatı artırmaktır. Yuan, Ağustos 2015-Aralık 2015 döneminde dolar karşısında yüzde 6 değer kaybetti. Yılbaşından beri yuanın dolar karşısında kaybı sadece yüzde 2. Küresel yatırımcılar belki de bu sakinlik nedeniyle Yuan/Dolar paritesiyle ilgilenmiyor. Ancak IMF’nin 30 Kasım 2015’te Çin Yuanı'nı SDR (Özel Çekim Hakkı) hesaplamasında kullanılan sepete almasından sonra ‘‘yuan sepet kur’’ önem kazandı. 1969'da yürürlüğe giren SDR, IMF'ye üye olan ülkelere ödemeler dengesi ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için, dolar, euro, yen ve sterlin ile borçlanma hakkı sağlıyordu. Çin Yuanı, IMF'nin para sepetindeki beşinci para birimi oldu. IMF, 30 Kasım 2015 tarihinde yuanın rezerv para statüsünü onayladı. Bir rezerv para olan yuanın dolar karşısındaki performansından ziyade, sepet karşısındaki performansına bakmak daha akılcı olur. Yuan yılbaşından beri sepet içindeki paralar karşısında yüzde 9 değer yitirdi. Rahmetli Hocam Salih Neftçi; ‘‘Koşmaya başlayan bir Çinli görürsen sen de koş’’ derdi. Çinli yatırımcıların fırsatları iyi yakaladığını vurgulardı. Haklarını teslim edelim. Nereye el atsalar canlandırıyorlar. Çinlilerin yoğun alımlarıyla Hong Kong’daki Hang Seng endeksi bu hafta 1 yılın zirvesine çıktı. Çinli yatırımcılar beş aydır Hang Seng endeksinde aralıksız alım yapıyorlar. Çinlilerin bu endekste geçen haftaki alım miktarı 1.5 yılın zirvesiydi. Yüksek temettü veren bankacılık hisselerinin cazibesi dışında, Çinlilerin Hang Seng endeksinde büyük miktarlı alımlar yapmasının bir nedeni yuandaki değer kaybıdır. Yatırımcılar yuandaki değer kaybından korunmak için bu endekste aylardır alım yapıyorlar. Tabii sadece Yuan/Dolar kuruna bakan yatırımcı buna pek anlam veremeyebilir. Fakat yuanın sepet içindeki paralar karşısındaki performansı yukarıda da belirttiğim gibi zayıftır. Yuandaki zayıflık ve buna bağlı olarak Çinli yatırımcıların yaptığı hisse senedi alımları gelişen ülke piyasalarını destekleyen faktörlerden birisidir. Çinlilerin tasarruflarını başka bir yere yönlendirmesi Asya-Pasifik bölgesindeki endeksleri olumlu etkiliyor. Bu bölgedeki alımlar zincirleme etkiyle diğer bölgeleri destekliyor. Bu durum, algı ve trenddeki hızlı değişime güzel bir örnektir. Yuandaki devalüasyonun gelişen ülke piyasaları üzerinde oluşturduğu baskı aylarca sürmüştü. Trend değişti. Yuandaki düşüş bu piyasalara altı aydır moral veriyor.

Emtia grubu hazirandan beri düşük bir performans sergiliyor. Buna rağmen gelişen ülke piyasaları müthiş bir performans gösteriyor. Dow Jones-UBS Emtia Endeksi hazirandan beri yüzde 10 düştü. Gelişen ülke hisselerini içeren borsa yatırım fonları aynı dönemde yüzde 17 arttı. Hazirana kadar global risk alma iştahının en önemli göstergesi emtia fiyatlarıydı. Emtia fiyatları ile gelişen ülke endeksleri arasındaki bağın şu aşamada koptuğu görülüyor. Gelişen ülkelerdeki finansal koşulların gevşemesi bir etmen olabilir. Gelişen ülkelerdeki faiz indirimleri doğal olarak hisse senetleri için beklentileri artırıyor.

İçeride ve dışarıda çok sayıda finansal göstergeyi takip etmek gerekiyor. Kaldı ki bu indikatörlerden istikrarlı sinyaller gelmiyor. Yatırımcılar açısından belirsizliği bol olan zor bir dönem geçiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dolar yükselir düşer 28 Ağustos 2019