Piyasalara bakış
Yeşim SARIŞEN / YAPI KREDİ YATIRIM
Cuma günü ABD’de açıklanan tarım dışı istihdam rakamı, beklentilerin bir miktar üzerinde gerçekleşti. Bu rakam ve işsizlik oranında yaşanan yüzde 7.3’ten yüzde 7.0’a gerileme sayesinde küresel risk barometresi olarak izlenen S&P 500 endeksinde sert yükselişler gördük. Tarım dışı istihdam verisi Kasım ayında 185.000 olan beklentinin üzerinde, 203.000 kişi artışa işaret ediyordu. Öte yandan Ekim ayı rakamı ise 204.000’den 200.000’e aşağı revize edildi. Böylece üç, altı ve on iki aylık ortalamalar sırasıyla 193.000, 180.000 ve 191.000 seviyesinde gerçekleşti. Dolayısıyla önemli eşik olarak vurgulanan 200.000’inin altında kaldı.
Kasım ayında rekor seviyeleri gören ve aşırı alım bölgesindeki ABD endekslerinde etkili olan kar satışları ardından, S&P 500 endeksi Cuma günü istihdam rakamları ile birlikte yüzde 1.12 artışla 1805 seviyesinden günü tamamladı. VIX (volatilite endeksi) yüzde 8.5 düştü. Gelişmekte olan piyasalara baktığımızda ise özellikle de kırılgan olan ülke döviz kurlarındaki artan baskının ABD istihdam verisi ardından hafiflediğini gördük. Ancak önümüzdeki günlerde FED’in 17-18 Aralık FOMC toplantısı ve sonrasındaki bütçe görüşmeleri piyasaların odak noktasında olacak. Bu doğrultuda tepki yükselişlerin kalıcı olmayabileceğini göz önünde bulundurmakta fayda var.
Bir süredir durumunda FED’in Aralık toplantısında varlık alım porgramında kesintiye başlama olasılığını gözardı etmemek gerektiğini düşündüğümüzü söylüyoruz. Bunda güçlü sinyaller içeren makro verilere paralel, Cuma günü açıklanan istihdam rakamlarında da güçlü yönde sinyaller görülmesinin etkisi olduğunun altını bir kez daha çizelim. Aslında varlık alım programında kesintiye başlanmasında Mart ayına yönelik beklentiler ağırlığını koruyor. Ama son anketlere göre Mart ayına yönelik beklentilerin azaldığını, Aralık ayı beklentilerinin ise yükseldiğini belirtmekte fayda var.
Ayrıca S&P 500 endeksi gibi bazı benchmark endekslerin rekor seviyelerinde bulunduğunu, bazı varlık volatilite göstergelerinin ise düşük seviyelerini koruduğunu, buna paralel de gelişmekte olan piyasalar gibi riskli varlıklara yönelik daha nötr bir duruşun daha uygun olabileceğini düşündüğümüzü belirtiyorduk. Bunu destekler nitelikte bir gelişmeyle S&P 500 Kasım ayında yüzde 2.8 yükselirken, MSCI GOP endeksi dolar bazında yüzde 1.5 düşüş gösterdi. Cuma günü açıklanan isithdam rakamları ile birlikte tepki yükselişleri görsek de bu görünüm kalıcı olmayabilir. Büyük resimde volatilitelerin düşük seviyelerden yükselmeye başlaması ve bazı küresel benchmark sayılabilecek endekslerin rekor seviyelerde kalmaya devam etmesiyle hem gelişmiş hem de gelişmekte olan piyasalardaki riskli varlıklara yönelik daha temkinli bir duruşun daha uygun olabileceğini hatırlatalım.
Yurtiçinde ise TL’deki seyir dolayısıyla da Merkez Bankası’nın politika uygulamaları en önemli konu olmaya devam ediyor. Merkez Bankası’nın son toplantısındaki şahince tonlamasına rağmen, diğer gelişmekte olan ülkelere paralel FED’in çıkış stratejisine yönelik gelişmeler ön planda kalmaya devam ediyor. Bunun yanında gelişmekte olan ülke döviz kurlarındaki gelişmelerin yurtiçi piyasaları da etkilediğini görüyoruz. Bu doğrultuda da Merkez Bankası Başkanı Başçı’nın daha önceki açıklamalarında da vurguladığı 17 Aralık PPK toplantısı odak noktasında olacak.