Piyasalar son günlerde yurtiçine odaklanıyor
UZMAN GÖRÜŞÜ / Serhan YENİGÜN-FİNANSİNVEST
Uzun süredir yurtdışı gelişmelere odaklı hareket eden piyasalarımız son dönemde yurtiçi ekonomi gündemi ile şekilleniyor. Özellikle yurtdışı piyasalarda, varlık fiyatlarının 2009 yılı içinde gördüğü zirve değerlerden kar satışları ile karşılandığı bu günlerde Türk varlıklarının daha stabil kalması sevindirici. Önümüzdeki dönemde özellikle para birimlerine ilişkin haber akışı ve makro ekonomik göstergelere ilişkin yeni açıklanacak veriler piyasaların seyri üzerinde belirleyici olacaktır.
Son dönemde giderek artan şekilde doların rezerv para birimi olarak kullanımının sorgulandığını görüyoruz. Doların uzun vadede diğer para birimleri karşısında değer kaybedeceği görüşünde olan ve yüksek dolar rezervi bulunduran BRIC ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) alternatif rezerv arayışlarına yöneliyor. Bu kapsamda geçtiğimiz günlerde Rusya toplanan dörtlünün kısa vadede pariteler üzerinde etkili olabilecek bir eylem planı açıklamamış olmalarına rağmen uzun vadeli niyetlerinin de somut şekilde ortaya konduğunu gördük. Konuya ilişkin karışık haber ve yorum akışı para piyasalarında volatilitenin artmasına neden oluyor. Dolara alternatif rezerv oluşturmanın uzun zaman alacağı muhakkak. Ancak konuya ilişkin açıklamaların sürmesi para birimlerine ilişkin hareketliliğin önümüzdeki günlerde de mercek altında kalmasına neden olacaktır. Yatırımcıların paritelerde meydana gelebilecek sert değişimlere karşı dikkatli olması gerektiğini düşünüyoruz.
Yurtdışındaki bu hareketliliğe rağmen, başta da belirttiğimiz gibi yurtiçi gelişmeler şimdilik iç piyasalarda daha fazla öne çıkmakta. ÖTV indirimlerinin azaltılarak da olsa sürmesi iç tüketime ilişkin desteğin sürmesine yardımcı olacaktır. Diğer yandan, Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun geçtiğimiz Salı günü gerçekleştirdiği toplantısında 25 baz puan seviyesindeki genel beklentilerin üzerinde 50 baz puan faiz indirimi yapması dikkat çekiyor. Kurul'un kararındaki asıl sürprizin ise faiz indiriminin büyüklüğünde değil, karar sonrası açıklamalarda olduğunu görüyoruz. Kurul, faiz indirimlerinin gerektiğinde ölçülü şekilde devam edebileceğini, bu durumun ilerleyen dönemlerde açıklanacak makro verilere bağlı olduğunu bildirdi. Piyasaların genel düşüncesi faiz indirimlerine sene sonuna kadar son verilmesi yönündeydi. MB'nın açıklamalarında her iki ihtimale de açık kapı bırakılmasını, gelecek ay beklenmeyen bir faiz indirim sürprizi görebileceğimiz şeklinde algılayabiliriz. Bu da, dengelenmeye başlayan dezenflasyon süreci ve artan emtia fiyatlarına rağmen piyasa faizleri üzerinde kalıcı olması beklenmeyen bir gevşeme eğilimi yaratabilir. Faizler, bütçe gerçekleşmeleri, borç çevriminde sergilenecek performans ve IMF odaklı haber akışına daha duyarlı kalacaktır.