Piyasalar sıkıntılı..

 

Şubat ayının ilk günlerinde 21 ilde konuşlanan TOSYÖV destekleme dernekleri başkanlarının katıldığı önceki yıl ve 2013 yılı öngörüleri değerlendirme toplantısında dile getirilen konulardan biri de piyasalarda yaşanılan sıkıntılar idi. 

 

Pazartesi günü ASO Başkanı Nurettin Özdebir'in katıldığı bir TV programında değindiği konuların bir bölümü işdünyasının yaşamakta olduğu en güncel sorunlarından birisiydi.

 

"Piyasalarda yaşanan daralmanın işletmelere olumsuz yansımalarının görülmeye başlandığını,alacağını alamayan bir çok firma zora düştü, birçok işletmenin iflas ettiğini, mart ayında bir taraftan faiz, bir taraftan ara ödemeler sebebiyle kapanan işyerlerinin sayısı artacak. Sıkıntı çok ciddi büyüyecek.." Sözleri değerlendirmenin ötesinde 2013 için bana göre ciddi uyarıları da içeriyordu.

 

Önceki günde üretim yapan küçüklü-büyüklü işletmelere ve inşaat sektörüne çeşitli malzemeleri satan bir şirketin sahibiyle birlikteydim.

 

Ertan Okyar, İTÜ Makine Fakültesi 1971 mezunu, 1974 yılında Gemlik'te kurulmaya başlanılan fabrikanın montajında çalışmaya başlar daha sonra Sefaköy'deki fabrikanın işletme müdürü olarak görev yaparken kendi işini kurmaya karar verir.

 

Uzun yıllar çalıştığı çelik ve galvanizli boru üretiminde çalışmanın avantajını ticarete de yansıtmak ister.

 

En iyi iş bildiğim iştir ilkesiyle çalıştığı kuruluşun bayiliği ile işe başlar.

 

Neler mi satıyor derseniz ; borusan boru ve kartal boru ana bayiliğinin yanısıra dikişli veya dikişsiz çelik çekme boru, yivli, özel boru, profil, köşebent, saç ve benzeri malzemelerin satışı ayrıca bütün doğalgaz malzemeleri ve fabrikalara yönelik her türlü fittings, flanş nalburiye ve hırdavat malzemelerinin toptan ve/veya perakende satışını 1200 m2 kapalı alan, 1000 m2 açık alanlı işyerinde gerçekleştiriyor. 

 

Konuşlandığı mevki itibariyle askeri ve sivil tersanelere çok yakın İstanbul - Maltepe'den, Kocaeli ilçelerinin bir çoğundaki yerleşik işletmeler, inşaat şirketleri, kooperatifler müşterisi.

 

Sonuç olarak piyasanın nabzını birebir tutanlardan.

Ertan Bey'le müşteri porföyünü oluşturan farklı sektörlerdeki şirketlerin ve piyasanın durumunu konuşmaya başladık.

 

Askeri tersanede uygulanmakta olan projeler var burası bu nedenle az da olsa hareketli.

 

Tuzla tersanelerine gelince birkaç tamirat ve onarım gören gemiler dışında Avrupada ve diğer ülkelerde yeterince navlun olmadığı için denizcilik sektöründe taşımacılık durma noktasında .

 

Yaklaşık bir-birbuçuk yıldır yeni gemi yapılmıyor, yeni siparişlerin ne zaman olabileceği içinde hiç kimse bir öngörüde bulunamıyor, arada sırada duyulan çekiç seslerinden başka hiçbir ses ve hareketlilik yok.

Sanayide de son altı aydır yeni alınan işlerin hızı kesilmiş durumda neredeyse yarıyarıya düştü denilebilir, nakit girişi yok gibi, kira, işçi ücreti ve malzeme alımında ödeme zorlukları had safhada. 

 

İnşaat sektörü en hareketlisi ancak burada da son bir yıldır inanılmaz sorunlar yaşanmaya başlandı.

 

TOKİ'ye veya diğer inşaat şirketlerine iş yapan taşeron firmalar rekabet nedeniyle fiyat kırmak zorunda kalıyorlar öz sermayelerinin yetersizliği nedeniyle malzeme aldıkları Bizlere, çalıştırdıkları işçilere ödeme yapmakta zorlanıyorlar çoğu borçlarını ödeyemeden yok olup gidiyorlar.

 

Verdikleri çek veya senetlerin tahsilatlarını yapmak neredeyse imkansız haciz yapılacak hiçbir şeyleri yok, boşuna masraf yaptığınızla kalıyorsunuz.

 

Piyasalarda son bir yıldır tahsilatlarda inanılmaz sıkıntı yaşanıyor kimse kimseye

borcunu ödemek istemiyor bir endişe bir karmaşa yaşanıyor.

Bu sıkıntı zincirleme etkisiyle üretim yapan işletmelere hatta büyük firmalara , Bizlere olumsuz yansıyor, Bizlerinde sermayesi giderek eriyor.

 

İşletmelerin ve firmaların iflasına, kapanmasına sebep olan en önemli faktör haline geliyor.

 

Daha çok can yanmadan en kısa sürede bu sorunlara mutlaka çözüm bulunmalı diyor Ertan Bey.

Ertan beyin piyasada yaşadıklarını tanık olduğu olayları aktarmaya çalıştım.

 

Kişisel dileğimde TOSYÖV dernek başkanlarının, ASO Başkanı ve Ertan Bey'in dile getirdikleri sorunlara en kısa sürede çözümler getirilmesi .

Karamsar olmayalım, felaket tellalığı yapmayalım bunlar çok doğru, ancak yaşanmakta olan sorunları da görmemezliklten gelmek, bu ülkeye yapılabilecek kötülüklerden biri olacaktır bunu da unutmayalım.