Piyasalar iştahını koruyor
VOLKAN ONAT / Finansinvest
Küresel hisse senedi piyasaları İtalya'da azalan siyasi riskler ve Avrupa Merkez Bankası'nın faiz indirebileceğine yönelik beklentilerle yeniden zirve seviyelerine yönelmiş durumda. İtalya'da 87 yaşındaki Napolitano'nun Cumhurbaşkanlığı koltuğunu bir kez daha almasının ardından Letta'ya verilen hükümet kurma görevi ile buraya odaklı siyasi gündem bir süre geri planda kalarak piyasaların rahatlamasında etkili olacağa benziyor. Ancak önümüzdeki haftanın başlıca gündem maddesi Avrupa Merkez Bankası'nın 2 Mayıs Perşembe günkü toplantısı olacak. Bankanın bu toplantıda %0,75 olan politika faizine ek olarak şu an %0 olan mevduat faizinde de indirime giderek artık negatif mevduat faiz vermesinin söz konusu olduğunu görüyoruz. Açıkçası bu kararların Avrupa'da devam eden mali dengesizliğin çözümüne ne derece katkı sağlayacağı belirsiz, ancak bu yönde bir adım beklentisi dahi Avrupa borsalarını ve tahvil piyasalarını destekleyebiliyor.
Asya'ya baktığımızda Japonya Merkez Bankası'ndan likidite beklentileri ve büyümenin yılın ikinci çeyreğiyle birlikte toparlanabileceği algısının bölge piyasalarını desteklediği görülüyor. ABD tarafında ise veriler ve bilançolar karışık bir görünüm sunuyor. Ülkede bugün de büyüme verisi açıklanacak. Beklentiler ABD'nin yılın ilk çeyreğinde %3 büyüme göstermiş olduğu yönünde. Hatırlanacağı üzere 2012 yılı son çeyreğinde ülkede %0,4 oranında bir büyüme gerçekleşmişti. Özellikle son dönemde açıklanan küresel büyüme veri ve beklentilerinin zayıf kalması başta emtia olmak üzere birçok varlığın fiyatlamasına olumsuz yansımıştı. Bu anlamda açıklanacak veri yakından takip edilmeli. Önümüzdeki dönemde açıklanacak büyüme ile ilgili öncü gösterge niteliğindeki makro veriler ise Fed'in izleyeceği politika konusunda kritik öneme sahip olacaktır.
Küresel piyasalarda yükselen risk iştahının yanı sıra içeride canlı tutulan not artırım beklentileri ve açıklanan banka bilançolarının Borsa İstanbul üzerindeki etkisi yakın vadede devam edecektir. Bunun yanı sıra Merkez Bankası politikasına ve not artırımına dair beklentiler nedeniyle TL faizler düşük seviyelerde kalmayı sürdürebilir. Ancak, Mayıs ayından itibaren tekrar başlayacak yüklü itfa programı unutulmamalı.