Piyasa yanılgıları

Atılım MURAT
Atılım MURAT AYKIRI FİNANS [email protected]

Global piyasalar yıla iyi başladı. 2017’nin son aylarında risk alma iştahının güçlü olduğu da düşünülürse başlangıç sürpriz olmadı. Siyah kuğu olarak nitelendirilen, piyasalarda büyük fiyat dalgalanmalarına yol açan olaylar yaşanmazsa, bu piyasa ortamı devam edebilir.

Tahviller ve hisse senetleri gibi klasik yatırım araçları için yapılan tahminler, 2017’nin başındaki öngörüleri anımsatıyor. Geçen senenin başında da, hisse senetlerinin iyi bir yıl geçireceği konuşuluyordu. Diğer taraftan sabit getirili finansal enstrümanların büyük darbe alacakları belirtiliyordu. Bu düşüncenin arkasında, Fed’in faiz artıracağı ve bilançosunu küçülteceği varsayımları vardı. Fed geçen sene üç kez faiz artırdı. Bilançosunu küçültme konusunda piyasa rehberliğini de iyi yaptı. Bunlara rağmen gelişen ülkelerin tahvillerini içeren finansal enstrümanlar da, kredi notu yatırım yapılabilir seviyede olan şirketlerin tahvillerini kapsayan finansal araçlar da yılı pozitif getirilerle kapattı. Sabit getirili enstrümanların her yatırımcının portföyünde olması gerektiğini sıkça vurguluyorum. Özünde riskli bir yatırım aracı olan hisse senetlerini portföyde dengeleyecek araç tahvillerdir. Piyasalarda panik havasının estiği dönemlerde portföy riskini düşürmenin en ucuz yolu tahvil yatırımıdır. Türev enstrümanlar aracılığıyla yapılan risk yönetiminin maliyeti yüksektir. Dünyada enflasyonun uzun süre düşük kalacağına inanan birisi olarak, tahvillere portföyde yer vermenin akılcı olacağını düşünüyorum. Faizdeki artışlar kısa vadede tahvil fiyatlarını olumsuz etkileyebilir. Ancak vade sonuna kadar tutulursa, uzun dönemde tahvil yatırımı kazandırır.

Piyasa oyuncuları kötü gün dostunun altın olduğunu düşünür. Güvenli liman olarak kabul edilen bu değerli metalin fiyatı son iki haftada yüzde 7 civarında arttı. Amerikan Dolarında bu zaman diliminde görülen zayıflık altın fiyatını destekledi. ABD’de kabul edilen vergi paketi büyümeyi pozitif etkileyecek. Fed’in 2018’de üç faiz artırımı yapacağı düşünülüyor. Avrupa Merkez Bankasının faiz artırımlarına uzak olduğu hesaba katılırsa, dolardaki güçsüzlük tartışmaya açıktır. Altın piyasasında dikkat çeken nokta, finans piyasalarının kısa vadedeki en etkili oyuncuları olan hedge fonların son iki haftada alım pozisyonlarını artırmalarıdır. 2017’de altın fiyatında yaşanan dönemsel yükseliş hareketlerinde, hedge fonlar yeni alım pozisyonları açmaktan ziyade mevcut satış pozisyonlarını kapatıyorlardı. Satış pozisyonları kapatılırken de alım yapmak gerektiğini belirteyim. Bu da doğal olarak soru işaretleri oluşturuyordu. Son iki haftada hedge fonların yeni alım pozisyonlarını hızla artırdıkları görülüyor. Altındaki mevcut fiyatlama kalıcı mıdır sorusuna şu aşamada yanıt vermek güçtür. ABD’de kısa vadeli faizlerin yavaş yavaş artacağı düşünülürse, altının işi kolay olmayabilir.

Gerçekçi bir portföyün inşası finansal varlıkların ekonomideki rollerini anlamakla başlar. Bunların portföye uyup uymayacağını analiz etmekle devam eder. Altının portföydeki ağırlığının düşük olması gerekir. Sermaye kazancı dışında bir getirisi yoktur. Tabii bu sadece altın için değil, diğer emtialar için de geçerlidir. Örneğin petrol dinamikleri konusunda olumlu görüşlere sahipseniz, petrolü fiziki olarak alıp saklamanın da, hedge fonların cirit attığı spekülatif piyasalarda pozisyon almanın da zorlukları vardır. Petrolü bir girdi olarak kullanan, üretip ekonomiye katkıda bulunan yenilikçi şirketlerin tahvillerine veya hisse senetlerine yatırım yapmak daha mantıklı olabilir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dolar yükselir düşer 28 Ağustos 2019