Petrol fiyatlarının düşmesi tüketicilere ne kadar yansıdı?

Özcan KADIOĞLU
Özcan KADIOĞLU RAKAMLARIN DİLİ [email protected]

Bu köşede günlük siyasi gelişmelere girmemeye çalışacağım. Benim işim ekonomi. Ekonominin de o rakamlarında boğulmayı düşünmüyorum.

Ekonominin borsa-faiz-dövizden ibaret olmadığına inananlardanım. Reel ekonominin içinde olan birisiyim. Elbette ekonomide bu üçlünün önemi bilinmekte. Bu üçlü ile ilgilenen çok yazıp çizen var. Ben sizlere daha çok boynu bükük kalan reel ekonomi tarafından seslenmeyi düşünüyorum.

Son bir yılın en çok konuşulan konuların başında petrol fiyatlarının yarıya hatta daha fazla düşmesi oldu. Fizik biliminin temeli olan iş eşittir enerji prensibi gereği bir işi yapmak için mutlaka bir enerjiye ihtiyaç duyulur. Ne kadar enerji harcar iseniz o kadar iş yapabilirsiniz. Enerji maliyetiniz yüksek olduğu zaman iş yapma maliyetinizde o kadar yüksek olur. Enerji maliyetlerinin düşmesi ekonomi çevrelerinde olumlu karşılandı.

OPEC üyesi ülkelerin petrol üretim miktarında azalmaya gitmeyeceğini açıklamasıyla fiyatların aşağı yönlü gitmesi üretici ülkelerin gelirlerini düşürdü, sonuç olarak bütçe gelirlerinde azalma, para birimlerinde değer kaybı ve bu sektörlerde çalışan insanların bir kısmı ise işini kaybetmek durumunda kaldı. Ve petrol fiyatlarındaki bu düşüş üretici ülkeler tarafından ise tam bir felaket senaryosu olarak adlandırıldı. Üretim maliyeti düşük olan Orta Doğu da bulunan Arap ülkeleri diğer üreticilere göre bir adım öne çıkmaya başladılar.

Petrol fiyatlarının düşmesine ülkemiz açısından bakacak olursak, ithalat tutarımızın yaklaşık olarak %23'ü enerji kaynaklarından oluşmaktadır. Enerji fiyatlarının aşağı yönlü olması cari açık miktarımızı azaltıcı etki gösterse de, bu ülkelere yaptığımız ihracat ve bu ülkelerden gelen turist sayısındaki azalış nedeniyle turizm gelirlerimizde bu yıl ciddi bir düşüş öngörülmekte.

Yılda ortalama 15.5 milyar dolarlık ham petrol ithal etmekteyiz. Petrol fiyatlarının bu seyirde kalması Türkiye petrol ithalatı açısından 7.5-8 milyar dolarlık yıllık bir kazanç anlamına gelmektedir. Şimdi esas konu başlığımız olan petrol fiyatlarının bu denli düşmesi EPDK verilerine göre biz tüketicilere ne kadar yansıdığını hesaplayalım.

2014 yılı Temmuz ayının son günü Brent petrolünün varil fiyatı 106 dolardı. 2015 yılı Temmuz ayının son günü ise Brent petrolünün fiyatı 54 Dolar olarak oluştu.1 varil petrolü 160 litre olarak kabul edelim.

1 litre petrolün 31 Temmuz 2014 günü maliyeti = 0.66 dolar. 

Merkez Bankası 31 Temmuz 2014 günü dolar kuru 2.14 TL olduğuna göre = 0.66 X 2.14 TL = 1.42 TL 

1 litre petrolün 31 Temmuz 2015 günü maliyeti = 0.34 dolar. 

Merkez Bankası 31 Temmuz 2015 günü dolar kuru 2.78 TL olduğuna göre = 0.34 X 2.78 TL = 0.94 TL 

İki zaman aralığında petrolün dünyadaki fiyatındaki %49,1'lik düşüş, Türkiye’de ise doların TL ye karşı değer kazanması sonucu petrol’ ün litre fiyatında Türkiye için %33.8 lik bir düşüş meydana gelmiştir.

31 Temmuz 2014 benzinin pompa fiyatı: 4.99 TL dir.

31 Temmuz 2015 benzinin pompa fiyatı: 4.67 TL dir. 

Bu bilgiye göre akaryakıt istasyonlarından almış olduğumuz benzin fiyatındaki düşme sadece % 6.4,mazot ta ise % 12.6 olmuştur.

Türkiye’de petrol fiyatının düşmesindeki toplam miktarın benzin de %19'u,mazot fiyatında ise %37.3 ü tüketicilerin cüzdanına yansımıştır. 

Kur hareketlerinin yukarı yönlü olması bir takım küresel kazançları insanımıza yeterince yansımadığı görülmektedir.

kadioglu-tablo.jpg
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar