Petkim davası henüz bitmedi!

Taylan ERTEN
Taylan ERTEN ANKARA'dan [email protected]

ANKARA'DAN / Taylan Erten [email protected] Hukuk kanunlardan ibaret olsaydı, siyasi iktidarların ve idarenin yolu yargıdan geçmezdi. İktidarlar istedikleri kanunu istedikleri çıkarır, idare de uygular olur biterdi. Yargıya da "idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunu denetleme" (Madde: 125, yetkisi Anayasa'ya yazılmazdı.. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay gibi hukuku kollayan, hukuk tesis eden, iktidar denetleyen, kanunları hukuka uygun hale getiren kurumlara gerek kalmazdı. Dikkat edilirse, anayasal yetkiye nitelik kazandıran kavram "kanuna uygunluk" değil, "hukuka uygunluk"tur. Siyasetle hukuk, iktidarla yargı arasında tükenmez bir tartışma, çekişme, sürtüşme alanıdır bu... AKP iktidarı döneminde de sürüyor. Gerçi öncekilerin "hukuk sicili" de parlak değildir. Özellikle, "idari eylem ve işlemler" faslında hemen hiçbir siyasi iktidar ve idare yoktur ki, yargı tarafından "hukuka uymaya" davet edilmesin! Hukuk ihlallerinde ise özelleştirmeler başta gelir. Petkim de gündemde... Petkim, AKP'nin iktidarının bugüne kadar sonuçlandırdığı dört büyük özelleştirme ihalesinden biri. Tüpraş'ın KOÇ Grubu'na devrinden önceki aşamada yaşanan idari ve hukuki ihlallerin benzeri, Petkim'in satışında da tekrarlandı. Özelleştirme İdaresi'nin (ÖİB) Türkiye'nin tek petro-kimya kompleksini TransCentralAsia Petrochemical Holding Girişim Grubu'na görünüşü "şeffaf", içi "bulanık" bir ihaleyle "blok" satması; alıcı grubun "defolu" çıkması üzerine süreci 3 ay askıda tuttuktan sonra, ikinci en yüksek teklif sahibi Socar-Turcas-İnjaz Girişim Grubu'nu devreye alması belki kanunlara, kararlara uygundu. Ama, sorun kanundan öte, hukuka uygunluk noktasında çıktı! Petkim'de örgütlü Petrol-İş Sendikası ÖİB'nin Özelleştirme Yüksek Kurulu'nca (ÖYK) onaylanan satış işlemini ihale ilanı, şartname ve ÖYK kararı yönünden yürürlüğün durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay'a götürdü. Şimdi durum şu: İdari Dava Daireleri Genel Kurulu (DİDDK), Petrol-İş'in istemini yerinde görerek "üstün kamu yararı bulunmadığı" gerekçesiyle yürürlüğü durdurdu. ÖYK kararı davasına bakan 13. Daire ise, aynı istemleri esastan ret etti. Ne olacak? Üst yargı mercii olan Danıştay Genel Kurulu ile 13. Daire kararları arasındaki "hukuka uygunluk" çelişkisi yine hukuk yoluyla çözülecek. Petrol-İş Sendikası, 13 Daire'nin esastan ret kararını hukuka uygunluk yönünden temyiz etmeye hazırlanıyor. Petkim'in satış işleminde kesin kararı Genel Kurul verecek. Ve ilgili tüm taraflar bu karara uymak zorunda kalacak. Petrol-İş Sendikası temyiz için 13. Daire'nin gerekçeli kararını beklerken, basında "Petkim'e Danıştay vizesi" şeklinde "kafa bulandıran" başlıklarla yansıtılan bu karar hakkında şunları söylüyor: "DİDDK'nın yürütmenin durdurulması kararı ve gerekçelerine aykırı olan 13. Daire kararı, dava konusu ÖYK işleminin sebep ve amaç yönünden hukuka uygunluk denetiminden geçirilmediğini göstermektedir. DİDDK'nın kararıyla hukuka aykırı bulunarak yürütmesi durdurulan davamızla ilgili henüz esastan alınmış veya tarafımıza tebliği edilmiş bir karar yoktur. Dolayısıyle (...) yargı süreci -temyiz aşaması dahil- sonuçlanmadan devir işlemlerinin yapılmaması hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir" Gelişmeler şunu gösteriyor: 13. Daire'nin esastan ret kararı, üst ve kesin yargı mercii olan daireler, kurulunun kararına bağlı olarak, Petkim ihalesinde idari ve hukuki yeni bir "kırılmanın" başlangıcı sayılabilir. Demek ki, kanuna uygunluk her zaman hukuka uygunluk anlamına gelmiyor. Demek ki, hukuk kavramı kanun kavramından her zaman ve her durumda üstündür. Öyle de kalmalıdır!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Atilla Karaosmanoğlu 13 Kasım 2013