PepsiCo “Tohumdan Rafa” ile tarım sektörünü desteklemeyi hedefliyor
PepsiCo’nun en büyük önceliklerinden birisi tarımsal üretimde sürdürülebilirliği sağlamak. PepsiCo Türkiye, bu anlayışla hayata geçirdiği sürdürülebilir tarım faaliyetlerini “Tohumdan Rafa” kavramı ile özetliyor. Tohumdan Rafa adı verilen süreçte, patates tarımı operasyonlarındaki karbon ayak izini yarı yarıya azaltan PepsiCo Türkiye, 2017 yılı itibariyle kullandığı suyu azaltmayı ve elit patates tohumu ihtiyacının tamamını yerli tohumdan karşılamayı hedefl iyor. PepsiCo’nun sürdürülebilir tarım faaliyetlerini dinlemek üzere PepsiCo Türkiye Genel Müdür’ü Neil Pryor, PepsiCo Türkiye Agro Müdürü Hakan Sarı ve PepsiCo tedarikçisi üretici Ahmet Sümer ile bir araya geldik. PepsiCo Türkiye Genel Müdür’ü Neil Pryor, “PepsiCo Türkiye, tüketicilerine en iyi ürünleri sunabilmek için en kaliteli hammaddeye ulaşmak, çevreye karşı sorumluluğunu en üst düzeyde uygulamaya koymak ve birlikte çalıştığı çiftçilere ve tedarikçilere yatırım yapmak amacıyla sürdürülebilir tarım konusundaki çalışmalarına önem veriyor” derken, PepsiCo Türkiye Agro Müdürü Hakan Sarı, “PepsiCo Türkiye’nin, elit patates tohum ihtiyacının tamamını yerli tohumdan karşılamayı hedefl ediğine dikkat çekiyor. PepsiCo tedarikçisi üretici Ahmet Sümer’in dikkat çektiği konu ise, PepsiCo tarafından gerçekleştirilen sözleşmeli tarım sistemiyle üreticilerin de büyüdüğü. Bugün Türkiye’de üretilen cipslik patatesin yarısından fazlası PepsiCo tarafından satın alınıyor.
Sürdürülebilir tarım ekibi
PepsiCo Türkiye, 18 şehirde, 17 bin hektar alanda patates yetiştiriyor ve yaklaşık 38 bin kişiye istihdam sağlıyor. 24 deneyimli tarım uzmanından oluşan bir “Sürdürülebilir Tarım Ekibi” var. Ekip, yerli patates tohumculuğu, ilk defa Türkiye’de geliştirilen ve uygulanan organominaral gübre “Naturalis”, “su tasarrufu”, “karbon ayak izi azaltımı” ve “çiftçi ve tedarikçi eğitimleri” konuları ile öne çıkıyor. PepsiCo tarafından hayata geçirilen Tarım Akademisi ise, cipslik ve tohumluk patates üretiminde en iyi uygulamaların paylaşılması, iletişimin arttırılması ve başarılı sonuçların aktarılmasını amaçlıyor. Tarım Akademisi ile bugüne kadar 720 kişiye toplam 10 bin 800 saat eğitim verilmiş. PepsiCo Türkiye Genel Müdür’ü Neil Pryor, “Son 5 yıl içinde cipslik patates tarımına Gaziantep, İzmir-Kınık, Kahramanmaraş- Elbistan, Adapazarı, Amasya, Tokat-Erbaa, Yozgat, Adıyaman, Aydın-Söke, Şanlıurfa, Aksaray, Isparta ve Çorum’u kazandırdık” diyor. Sürdürülebilir tarım uygulamalarındaki inovasyonu, üretim alanıyla sınırlamıyor ve Patates Depolama Tesisleri ile de karbon ayak izinin düşürülmesine katkı sağlıyor. Neil Pryor, daha az su ile daha verimli sulama gerçekleştiren damla sulama, mini yağmurlama ve pivot sulama sistemlerini kullandıklarını söylüyor. Pryor bu sayede, üç yılın sonunda yüzde 39 su tasarrufu sağladıklarını söylüyor. Türk çiftçisiyle işbirliğine devam edecek olan PepsiCo’nun hedefi, bugün yüzde 66’sının Türkiye’de üretildiği elit patates tohumlarının yüzde 100’ünü yerli tedarikçiden sağlamak.
Kendi gübresini üretiyor
Pepsico Türkiye Agro Müdürü Hakan Sarı ise, PepsiCo Türkiye’nin kendi geliştirdiği “Anaerobik Çürütme Projesi” ile dünyadaki tüm PepsiCo sistemi içinde tarlalarda kullanılmak üzere kendi gübresini üreten dünyadaki ilk ve tek örnek olduğunu söylüyor. Bu proje ile “Net Sıfır Atık” vizyonuyla çalışan yiyecek tesisinde kullanılan üretim döngüsünde, organik atıkların “Naturalis” adlı patates gübresine dönüştürüldüğünü ve tekrar kullanıma sokulduğunu söyleyen Sarı, tedarikçilerinin mevcut gübre ihtiyaçlarının tamamını Naturalis’ten sağlamaya başladıklarını da belirtiyor. Projenin amacı patates üretiminde kullanılan gübrelerin içeriğindeki kimyasalların miktarını azaltmak.
Üreticiyi riske atmıyor
Bu arada PepsiCo Türkiye tedarikçisi ve patates üreticisi Ahmet Sümer, PepsiCo ile işbirliğine başladıktan sonra çok daha planlı ve sürdürülebilir tarım uygulamaları ile üretim yaptıklarına dikkat çekiyor. Sözleşmeli tarım sayesinde üreticilerin de marka ile birlikte büyüdüğünü söyleyen Sümer, “PepsiCo üreticiyi riske atmıyor. Tüm tarım sektörü için bir umut ışığı rolü üstleniyor. Bizler henüz ürünümüzü ekmeden hasatta ne kazanacağımızı biliyoruz. Teknolojik ve tarımsal destekler alıyoruz ve bu uygulamalar hasada yansıyor” diyor.