Penceresiz bir dünya mümkün mü?

Microsoft Windows'un 30. doğum gününe yalnızca 1 yıl kaldı. En popüler olan Windows 3.0 ise tam 22 yıl önce piyasaya sürülmüş. Bugün tabletlerle büyümeye başlayan yeni nesil elbette hatırlamaz. Ancak çevremde iş yaşantısına başlayan birçok kişi için bile başlangıç noktası Windows 95 veya 98 olmaya başladı.

Bu durum sadece yaşlanıyor olduğumuz gerçeğini mi gösteriyor? Biraz öyle, ama dahası da var. FATİH projesi de hayata geçtikten sonra, ilk bilgisayar kullanım alışkanlıklarına tabletler veya akıllı telefonlar ile başlamış yepyeni bir nesil gelecek. Peki, bu yepyeni neslin çalışacağı dünyada Windows'a yer var mı?

Bu soruyu artık herkes birbirine sormaya başladı. Hatta Y nesline yetişmeye çalışan orta yaşlılar bile IT yöneticilerinden daha fazla mobilite, daha özgür bir altyapı talep etmeye başladılar. Birkaç yıl sonra ise muhtemelen kendi başına bilgisayar kurmasını bilmeyen, uygulama yüklemek için optik sürücü kullanmamış, sistem açılışını beklemeyen yepyeni bir neslin talepleri olacak.
Tüm bu soruların cevaplarının bir kısmı rakamlarda gizli. Geçtiğimiz yıllarda Ericsson sıkça 2020 vizyonundan bahsediyordu. Bu vizyona göre 2020 yılına gelindiğinde 50 milyar bağlantılı cihaz olacak. 10 yıl önce bu öngörü yapılsaydı, herkes 50 milyar Windows tabanlı cihazın etrafımızda olacağını söylerdi. Günümüzde ise akıllı telefonlardan, tabletlere, oyun konsollarından otomobillerin bilgi sistemlerine kadar birçok farklı işletim sistemini kullanan cihazın artık birbirleri ile bağlantılı olacağını öngörüyor. İşte asıl sorulması gereken, bu milyarlarca cihaz arasında yüzde kaçının halen Windows işletim sistemini kullanıyor olacağı.

IDC'nin bu konuda bir raporu var. 2011 ila 2016 yılları arasında cihazlardaki işletim sistemi paylaşımı arasında dramatik bir değişim olacağı öngörülüyor. Bu rapora göre geçtiğimiz yıl yüzde 35,9 olan Windows payı, 2016 yılına gelindiğinde yüzde 25,1 olacak. Yani 5 yıl içerisinde yüzde ondan daha fazla bir pazar hâkimiyet kaybı demek.

Tüm bu tahminler ve rakamlardan sonra şunu söyleyebiliriz ki Windows 8, Microsoft için Windows 95'den sonra en büyük hamle olacaktır. Özellikle son kullanıcı tarafından sevilmesi, tablet pazarında kendine yer edinmesi ve işletmelere çalışanların tercihi olarak girebilmeyi başarabilmesi durumunda IDC'nin geleceğe yönelik tahminleri alt üst olacaktır. Aksi halde penceresiz, robot ve elmalarla dolu bir dünya etrafımızı sarmaya başlar.