Pekin 2008 ve Türkiye'nin "performansı"
Pekin Olimpiyatları tamamlandı. Önce üç soruyla başlayalım:
"Türkiye Pekin Olimpiyatları'nda "başarılı" oldu mu?
"Ya Çin, ABD ya da Slovakya-onlar başarılı oldu mu?
"Türkiye diğer ülkelere oranla başarılı mı?
Başarı ya da başarısızlığı bir sınavda geçme ya da kalma şeklinde değil, "potansiyele" göre düşünmemiz gerekiyor. Aşağıda göstermeye çalışacağım gibi, Türkiye, olimpiyatlarda bu açıdan "başarısız" oldu. Bu Türkiye için yeni olgu değil. Türkiye önceki olimpiyatlarda da "başarısızdı."
Türkiye'nin madalya potansiyeli çeşitli faktörler tarafından belirleniyor. Seyfettin Gürel ve Deniz Gökçe'nin geçen haftaki yazılarında bahsedilen iki iktisatçı (A. Bernard ve M. Busse) tarafından yapılan basit bir ekonometrik çalışmada bu belirleyici faktörler nüfus, ekonomik büyüklük (GSYİH) ve önceki olimpiyatlardaki başarılar olarak öneriliyor.
Bizce en ilginç faktör ekonomik büyüklüktür. Eğer spor kabiliyetinin değişik ülkelere (milletlere) eşit dağıtıldığını varsayarsak ve değişik ülkelerin sporcuları birbirleriyle rahatça mücadele edecek ortamları bulabiliyorlarsa ülkenin nüfusu o kadar önemli bir faktör olmayabilir (Bernard ve Busse'nin makalesinde tersi sonuca ulaşılıyor). Oysa ekonomik büyüklük, spor altyapısı, spora ayrılan fonları doğrudan etkiliyor olmalı. Dolayısıyla, daha büyük GSYİH'ye sahip bir ülkenin daha yüksek madalya alması beklenir. Bunun daha rafine şekli kişi başına gelire bakmaktır.
Burada basit (ve tartışmalı) bir hesap yapalım ve Türkiye'nin Pekin'de kaç madalya alması gerektiğini hesaplayalım. Madalya sayısını, altına üç, gümüşe iki, bronza bir puan vererek tanımlayalım. Böyle bakınca, Pekin'de 1785 madalya dağıtılmış. 2007 dünya GSYİH'si (nüfusun da etkisini dolaylı içselleştirmek için kişi başına değil, toplam GSYİH'yi kullanıyorum) 2007 yılında 54,3 trilyon dolardı (IMF). Yani bir madalya üretebilmek için ortalama 30,4 milyar dolarlık GSYİH gerekiyor. Her ülkenin, kendi ekonomik seviyesindeki "potansiyel" madalya sayısını, ülkenin GSYİH rakamını 30.4 milyar dolara bölerek hesaplayalım.
Bu şekilde yapılan hesaba göre, Türkiye potansiyelinin yüzde 64'ünde kalıyor. Bu başarısız bir performans ancak potansiyelinin yüzde 48'inde kalan ABD'den iyi! Çin ve Güney Kore ekonomik potansiyellerinin gerektirdiğinin iki katından daha fazla madalya kazanmış. Rusya potansiyelinin 3,3 katı madalya kazanırken, Bulgaristan, Romanya, Slovakya gibi ülkeler "harikalar" yaratmış. Almanya, Japonya ise sınıfta kalmış.
Şimdi daha önemli olan soru: Ulaştığı ekonomik seviyeye göre Türkiye'nin olimpiyatlardaki madalya başarısızlığı sadece spor alanında mı karşımıza çıkıyor? Cevap hayır.
Türkiye kamu hizmetlerinden altyapısı kalitesine, eğitim sonuçlarından kitaptan markaya her türlü düşünce ürünü üretimine kadar birçok sahada şu an ulaştığı ekonomik seviyenin gerektirdiği performans seviyesine ulaşamıyor. Kaldı ki, Türkiye'nin şu anki ekonomik seviyesi de olabileceği potansiyelin altında...
Gelecek hafta devam edeceğim.