Peki ya şimdi?

Orkun GÖDEK
Orkun GÖDEK Bakış Açısı

Yıl başlangıcında çoğunluk piyasa işlemcisi tarafından hesaplamalara dahil edilmeyen, Nisan ayının ortasından bu yana ise ciddi anlamda fiyatlamalara dahil olan erken seçim sürecini tamamladık. 24 Haziran gecesi sandıktan çıkan sonuçların politik etkileri bir yana, fiyatlamalar açısından en önemli yanı Mart 2019’da yapılması beklenen yerel seçimler dışında 5 yıl süreyle -normal koşullar altında- bir daha sandığa gidilmeyecek olması. Şu an için seçim riski masadan kalkmış mıdır? Evet.

Öte yandan diğer bir önemli piyasa sonucu olarak da seçimlerin ikinci tura kalmamasını ve 8 Temmuz’da dek oluşacak ek belirsizlik sürecinin ortadan kalktığını söylemek gerek. Bu noktada yerel varlıkların fiyatlanması açısından belirsizlik başlığı altında sıralanan iki önemli konuyu listeden çıkardığımızı bilmek ve bu durumu paydaşlara anlatabilmek önemlidir. İkinci pozitif nokta olarak altını çizelim.

Gelecek dönem içerisinde yanıt aranacak en önemli soru ise bizim açımızdan yeni ekonomi takımının hangi isimlerden oluşacağı ve nasıl bir politika duruşunu benimseyeceği olacak. Seçim öncesi tartışılan haber akışı bir yana, gün daha rasyonel davranışların mecburiyetini öne çıkaracaktır. Mali cephede takınılacak tutum, konuşulan ek bütçe tedbirleri, çift hanede seyreden ve yaz dönemi içerisinde yıl içi zirvesini test etmesi beklenen enflasyona yönelik alınacak tedbirler, Türk lirasında stabilitenin para politikası dışındaki diğer alanların da katkısıyla sağlanması, beklenen-tartışılan reform paketlerinin hayata geçirilmesi gibi önemli maddeleri beklentiler arasında saymak mümkün. Zaman içerisinde dış piyasalar ile olan korelasyonun artışı ve içe kapanma durumumuz da terse dönecektir. Sağlıklı olan da bu.

Tüm yerel varlık gruplarında kısmen de olsa oynaklık düşüşü bekliyoruz. Kısa vadede ihtiyatlı iyimser, orta-uzun vadede ise önümüze konulacak yol haritasının ardından karar vermenin daha sağlıklı olduğuna inandığımızdan ihtiyat derecesini biraz daha artırarak yola devam etmenin sağlıklı olduğuna inanıyoruz. Stabilitenin sağlanması, öngörülebilirliğin genele yayılması herkes açısından kritik önemde bulunuyor. Boşlukta hareket ederken düşünmeye çabalamak gibi durumların kimseye faydası olmadığı aşikar. Biz, öncelikle içeride sakinlemeyi başarabilirsek dış koşullara hazırlanmak için de vakit kazanmış olacağız. Zira sınırlarımızın dışındaki ekonomik dünyada ciddi bir sürece giriyoruz.

Ticaret kaygılarının epey bir süre daha tartışılacağını söylemek hata olmayacaktır. Sürekliliği olmasa da zaman içerisinde tekrar tekrar farklı başlıklar altında önümüze çıkacağı aşikar. Konunun çığırından çıkmaması için sarf edilen çabalar umuyoruz ki uzun soluklu olur. Aksi durumda ise küresel ticaretin yavaşladığı, üretimin aksaması kanalıyla istihdamın etkilendiği, ülkelerin birbirine enflasyon ihraç ettiği bir noktaya varacağımızı düşünmek çok da yanlış değil. Umuyoruz ki bu noktaya gelinmez.

Şimdi bizim için eğer istersek yeni bir hikaye yaratmak ve pazarlamak düne göre daha kolay. Masadan kalkan belirsizliklerimiz de var, dünden kalma, yanımızda taşıdığımız problemli taraflarımız da. Her seçim bir tür muhasebe, faydalı geri dönüş niteliğinde. 17 Nisan-24 Haziran arası dönemin kararsızlığı artık yeni yol haritasının sunulması ile yatırımcı açısından farklı şekillenecek.

Seçimlerin ülkemiz açısından hayırlı olması temennilerimle.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
ECB hamleleri ve riskler 14 Eylül 2019
GOÜ heyecanı her yerde 07 Eylül 2019
Beklemekle oluyor mu? 17 Ağustos 2019