Paris Hilton 40 satış noktası açacak

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Halkımız "Paris Hilton" markası ile başka ülkelerde üretilen giysileri ve bu marka ile üretilen giysilerden Avrupa ülkelerindeki mağazaların stoklarında kalan döküntüleri satın alacak.

Halkımız "alıyor, veriyor ama bizim ekonomiye değil, yabancı ekonomilere can veriyor."

TOBB, odalar ve nihayet Reklamcılar Konseyi özel kapmanlar uygulayarak halkımızı daha çok tüketmeye teşvik ediyor.

Halkımız da reklamların etkisinde tüketimini artırıyor ama, bu bizim ekonomimize hiçbir yarar sağlamıyor.

Çünkü, halkın aldığının çoğu ithal malı.

Halk bizim ülkede üretileni değil, yabancı ülkede üretileni alıyor. Çünkü döviz kuru hâlâ ithalatı teşvik ediyor.

Yılın ilk 6 ayında halkımızın tüketimindeki gerileme yüzde 5.7 oranında. İmalat sanayiindeki küçülme yüzde 14.4 oranında. Ekonomideki küçülme yüzde 10.7 oranında. Demek ki, ekonomideki küçülme halkın tüketimindeki küçülmenin nerede ise 2 katı. İmalat sanayiindeki küçülme 3 katına yakın. Demek ki, halkın tüketimi bizim üretimimizi artıramıyor.

Geçen hafta sonu gazetelerde şu haber yer aldı: "Uzun zamandır pek çok alışveriş merkezinin peşinden koştuğu dünya sosyetesinin önde gelen simalarından Paris Hilton, Türkiye'deki ilk mağazasını 200 bin dolarlık yatırımla Via/Life'ta açtı.

İtalyan Combitalia ve Türk Refga şirketlerinin işbirliği ile açılan Paris Hilton Clothing Line mağazası, yüzde 30 sezon, yüzde 70 outlet ürünlerden oluşuyor.

Paris Hilton'un Avrupa'daki stoklarını eriteceği mağazada, en ucuz ürün 90 TL, en pahalı ürün ise 305 TL olacak.

Paris Hilton'un Türkiye'de 2010 yılında beş mağaza ve 40 satış noktası açacağı, üç yılda ise 10 milyon Euro ciro hedeflediği öğrenildi."

Şimdi bu habere sevinelim mi, üzülelim mi?

Kriz nedeniyle Türk giyim sanayi sorunlar içinde. Kampanyalar düzenleniyor. Buna rağmen fabrikalar ve mağazalar kapanıyor.

Ama işte bu dönemde Paris Hilton, Avrupa mağazalarında birikmiş stoklarının eritilmesi için Türkiye'de mağazalar açılıyor. Üç yılda ciro hedefi 10 milyon Euro.

Burada Paris Hilton'a veya bu markayı Türkiye'ye getiren girişimcilere söz söylenemez. Nasıl ki bizim girişimcilerimiz dış pazarlarda fırsat arıyor ise onlar da tabii olarak verimli gördükleri pazara gireceklerdir.

Burada sorgulanacak olan Paris Hilton veya bu markayı getiren Türk girişimci değildir. Sorgulanacak olan bu krizde Paris Hilton ürünlerinin Türkiye'de nasıl satılacağıdır.

Bunun tek bir izahı vardır. Bizim döviz kurumuz, ithalatı cazip kılıyor.

Yazının başında verilen rakamlar da bunu doğrulamaktadır. Altı ayda halkın tüketimi yüzde 5.7 oranında gerilerken, imalat sanayi üretiminin yüzde 14.4 oranında gerilemesi gösteriyor ki, tüketimde ithal malının ağırlığı önemli ölçüde.

Tüketimi artırmaya dönük kampanyalar bizim üreticilerimize değil, yabancı üreticilere imkan sağlıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018