Para politikasında yeni dönem

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI sgurleyen@isyatirim.com.tr

GENİŞ AÇI / Serhat Gürleyen Merkez Bankası önümüzdeki üç yıl için enflasyon hedefini artırdı. Arka arkaya üç yıl boyunca enflasyon hedefine ulaşılamadığı için kuruma duyulan güven önemli ölçüde azalmıştı. Enflasyon hedefi ekonomik birimlerin beklentilerinin oluşturulması için çıpa işlevini yitirmişti. Hedefi artırdığı için Merkez Bankası'nı sert bir dille eleştiren meslektaşlarımıza katılmıyoruz. Merkez Bankası'nın yapabileceği en doğru hamleyi yaptığını düşünüyoruz. Merkez Bankası'nın önünde iki alternatif yol vardı. Ya sıkı para politikasında ısrar edecek; şok faiz artışı yaparak beklentileri orta vadeli hedefe yönlendirmeye çalışacaktı. Ya da "mevcut verilerin" ışığı altında enflasyon hedefini yükseltecek. Para politikasını yeni hedefe göre şekillendirecekti. Merkez Bankası para politikasını sıkılaştırarak enflasyonu kısa vadede kontrol altına alma şansının olmadığını biliyordu. Mayıs ayı itibariyle yüzde 10.7 düzeyine yükselen yıllık tüketici enflasyonunun 7 puanlık kısmı (yüzde 65'i) küresel olarak yükselen gıda ve enerji fiyatlarından kaynaklanıyordu. Sıkı para politikası yalnızca gıda ve enerji fiyatlarındaki artışın ikincil etkilerini azaltabilirdi. Para politikasının etki alanı faize duyarlı ve uluslararası ticarete tabi olmayan mal ve hizmetler ile sınırlı. Oysa birçok ürünün tüketimi faizden ziyade gelire daha hassas. Türkiye gibi yüksek enflasyonlu gelişmekte olan ülkelerde enflasyonla mücadelede Maliye politikası en az para politikası kadar önem taşıyor. Hükümetin Maliye politikasını gevşettiği bir ortamda Merkez Bankası'nın para politikasını aşırı sıkılaştırması fiyat istikrarının sağlanması için yeterli olmayacaktı. Tüm bu kısıtların farkında olan Merkez Bankası iki aşamalı bir strateji izledi. Bir yandan arz şokunun ikincil etkilerini kontrol altına almak için ölçülü bir faiz artırımına giderken, diğer yandan hükümet yetkililerinin de görüşünü alarak önümüzdeki yıllar için enflasyon hedeflerini yükseltti. Arz yönlü şokların devam etmesi durumunda ileride hedefleri tekrar yenilememek için Merkez Bankası tahmininin üzerinde muhafazakar bir enflasyon hedef patikası belirledi. Enflasyon hedefleri 2009 yılı için yüzde 7.5, 2010 yılı için yüzde 6.5, 2011 yılı için yüzde 5.5 olarak belirlendi. Daha önce Merkez Bankası tarafından kamuoyuna açıklanan enflasyon tahminleri 2009 yılı için yüzde 6.7, 2010 yılı için yüzde 4.9, 2011 yılı için yüzde 4 düzeyindeydi. Merkez Bankası'nın verdiği tahmini enflasyon patikası önümüzdeki dönemde izlenecek para politikası hakkında önemli sinyaller veriyor. Arz kaynaklı nedenlerle artan enflasyonun para politikasında sert bir tepki verilerek düşürülmesinin mümkün olmadığının farkında olan Merkez Bankası faiz artırımlarında ölçülü adımlar izleyeceğine işaret veriyor. Ancak enflasyon hedeflerinin tahminlere göre daha yukarıda belirlenmesi Merkez Bankası'nın eskisine göre daha gevşek para politikası izleyeceği anlamına gelmiyor. Merkez Bankası para politikasını hedefe göre değil ana senaryo tahminlerine göre yapacağını açıkladı. Gıda ve enerji fiyatları veya diğer küresel koşulların beklenenden daha olumlu gitmesi durumunda Merkez Bankası enflasyonun yeni hedeflerin altında kalmasına izin verecek; işlerin olumsuz gittiği durumda ise hedeften sapmanın mümkün olan en düşük seviyede kalmasına çalışacak. Lafı daha fazla uzatmadan sadede gelelim. Enflasyon rakamları hedefin çok üzerine çıktı diye Merkez Bankası'nın faizlerde şok artışa gitmesini beklemiyoruz. Merkez Bankası'nın önümüzdeki üç ayda faizleri toplam 75 baz puan artıracağını ve sonrasında beklemeye geçeceğini tahmin ediyoruz. Enerji ve gıda fiyatlarının seyri dışında önümüzdeki dönemde enflasyonun seyrini belirleyecek en önemli faktörün Merkez Bankası para politikası değil Maliye politikası olduğunu düşünüyoruz. İçinden geçtiğimiz kritik dönemde Maliye politikasıyla Merkez Bankası'nın para politikasının desteklenmesi hayati önem taşıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019