Para otoritesinin işi çok zor!

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN [email protected]

Dış piyasa koşulları ile Orta Vadeli Plan hedefleri arasındaki büyüyen uyumsuzluk, Merkez Bankasının 2015 yılına ilişkin para politikası tasarımını zorlaştırıyor. Her ikisini birlikte dikkate alan gerçekçi bir baz senaryo üretilemeyecek gibi görünüyor. Ayrıca faiz silahının kullanılmasının giderek büyüyen yan tesirleri ile bir zamanlar cankurtaran işlevi gören rezerv opsiyon mekanizmasındaki tıkanma, hareket yeteneğini önemli ölçüde daraltıyor. Bu kırılgan ortamda beklentileri yönlendirmenin de kolay olmayabileceğini dikkate almak gerekiyor. Ne kadar iyi niyetli ve becerikli olunursa olsun, kimseyi memnun edememe riski artıyor. 

Geleneksel olmayan tercihler labirenti! 

Para otoritesinin söylemleri, dış piyasa koşullarındaki olumsuzluğu ve böyle olmaya devam etmesini pek hesaba katmayan bir senaryo üzerine odaklanılacağını düşündürüyor. Aksi takdirde OVP hedeflerinden uzaklaşmak zorunda kalacakları için başka bir seçenek bulamıyor olabilirler. Adı sıkı olarak nitelendirilse bile, gevşek bir para politikası uygulamasına mecbur kalınabilir. Siyasi iradenin hedefl er konusundaki seçimi Merkez Bankasını ciddi riskler almaya zorluyor. Durum böyle olunca olumlu düşünmek pek mümkün olamıyor. Bu aşamada sormak gerekiyor: faiz silahı kullanılmadan ve likidite sıkışıklığını göze almadan enflasyon nasıl gerileyecek? Türk Lirasındaki değer kaybı nasıl önlenecek? Galiba geleneksel olmayan tercihler labirentinde kaybolduk ve çıkış yolunu bulamıyoruz! 

Dış koşullardan gelmeyen destek mali sektörden gelebilir mi? 

Para otoritesi açısından sıkıntılar döviz kuru üzerinde yoğunlaşıyor; yüksek oynaklık ve istenmeyen yöndeki kalıcı bir eğilimin tüm hesapları bozacağı biliniyor. Dış piyasa koşullarının ve jeopolitik gelişmelerin, durumu kolaylaştıran çizgide olmayabileceğini öngörmek için de müneccim olmak gerekmiyor. Faizler, yan tesir riski ve beklentiler üzerindeki olumsuz etkisi nedeniyle yükseltilemiyor; rezerv erimesinin yaratabileceği güvensizlik sebebiyle doğrudan döviz satışı yapılamıyor. Galiba mali sektörden gelebilecek her türlü destek ve yardıma fazlası ile ihtiyaç duyuluyor! Güven konusunda verilebileceğin üzerinde bir avans aranıyor! Eximbank kredi limitinin arttırılması, zorunlu karşılıklara yeniden faiz verilmesi ile döviz depo limitlerinin yükseltilmesi söylemini bu kapsamda değerlendirmek gerekiyor. Yaşanan çaresizlik ve aşırı iyimser varsayımlar, gerçekçi olunabilmesini engelliyor. Gidebildiği yere kadar, olduğumuzdan daha iyi görünmeye çalışmak ve korku ile yaşamak beni rahatsız ediyor; zira böyle bir durumun, çoğunluğu memnun edecek bir ödülü bulunmadığı gibi ek faturalar getireceği ve istikrarsızlığı besleyeceği biliniyor. 
Olmayacak işe girişilir ise… 

Mevcut sorunlu yapımız ve elimizdeki olanaklarla, olumsuz dış koşullara direnebilme ve bu süreçte çözüm üretebilme olanağımız olmadığını bilmemiz gerekiyor. Geçmişin yanlışlarının açığa çıkmasını önlemek ve günü kurtarma peşinde olanları desteklemek adına hayal peşinde koşmak yanlıştır. Hedefl eri siyasi irade tarafından belirlenen, Orta Vadeli Plan gerçekçi değildir; olumsuz dış koşullara rağmen bu plan hedeflerini yakalamaya çalışan olası para politikası seçeneklerinin de başarı şansı yoktur. Mevcut olanakları kullanılarak, kısa bir süre için döviz kurunu kontrol altında tutabilirsiniz, ama dış koşullar değişmediği sürece aynı şekilde devam etmesini sağlayamazsınız; kerhen destek oluyormuş gibi görünenlerinde ortalık karışınca davranış biçimini değiştirmesini engelleyemezsiniz. 

Unutmayın, dış koşullar büyük bir olasılıkla düzelmeyecek; riskten kaçınma eğilimi dalgalı bir şekilde artacak ve beklentileri kontrol altında tutmak pek mümkün olamayacak. Büyük tasarruf açığı olan ekonomimizin bu durumdan olumsuz yönde etkilenmemesi, tek kelime ile imkansızdır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar