Papatya falı ya da Trump tarifeleri

Son günlerde global piyasalarda hakim olan ABD tarifelerinde en kötüsü ge­ride kaldı algısını bir kez daha değiştiren otomobil sektörüne dair düzenlemeler gündeme damgasını vurdu.

ABD Başkanı Trump, ABD’de üretilmeyen otomobillere yüze 25 gümrük tarifesi uygulanacağını di­le getirirken, ağırlıklı olarak ABD pazarına satış yapan Japon ve Alman üreticilerinin muafiyet ya da ek süre talebi peşi sıra takip edildi. Önceki başkanlık döneminde sade­ce Çin ile yapılan ticaret ile kapsamı nispe­ten makul bir düzeyde tutan Trump, bu dö­neminde ABD’nin doğal müttefikleri ola­rak görülen Avrupa Birliği de dahil olamk üzere sınır tanımıyor.

Pazarlıklar nerede sonuçlanacak?

Küreselleşmenin sonucunda her şey ne­rede ucuza mal ediliyorsa orada üretilsin mantığı ile kurulan tedarik zincirleri ve yan sanayi yeni döneme ayak uydurmak­ta zorlanıyor. İşin belirsizliğini daha da ar­tıran diğer bir unsur da nihai olarak güm­rük tarifelerinin nerede netlik kazanacağı­na dair bir yol haritası bulunmaması. Zira ABD bazı tavizler kopardığı ülkelere tari­felerin ötelenmesi ya da yumuşatılması gi­bi seçenekler sunmakta. Dolayısıyla ile bu pazarlıkların nerede sonuçlanacağı bilin­meden reel ekonomiye ve enflasyon bek­lentilerine etkilerini tahmin etmek de im­kansıza yakın.

Bu kadar bilinmeyen varsa…

Fed Başkanı Powell’ın son yaptığı su­numlarda oluşan belirsizlik ortamından duyduğu endişeleri dile getirdi. Bu nokta­da kabineden gelen, gümrük tarifelerinin etkisi kalıcı değildir söylemi de geçerliliği­ni büyük ölçüde kaybediyor. Peki bu kadar bilinmeyen varsa, başta ABD endeksleri ol­mak üzere global piyasalardaki bu iyimser­lik nedir dediğini duyar gibiyim. Sistem­de var olan ve geri çekilme hızı da giderek yavaşlatılan likidite adeta tüm sorunların üzerini örten kalın bir battaniye gibi.

Özel­likle değerlemelerin son derece zor olduğu ve yakın geleceğe yönelik tüm iyimser bek­lentilerin satın alındığı yapay zeka ile ilin­tili yüksek teknoloji üreten şirketler göz bebeği olmaya devam ediyor. Buraya yakla­şan kazanır, uzak olan ise havanda su döv­meye devam eder, durum bundan ibaret.