Özyeğin TÜSİAD üyelerine sürdürülebilirlik karnesi çıkarıyor

Yasemin SALİH
Yasemin SALİH İYİLİK FABRİKASI [email protected]

Birleşmiş Milletler Kalkınma Hedefleri kapsamında araştırmalar yürüten Özyeğin Üniversitesi, TÜSİAD üyelerinin “sürdürülebilirlik karnesi”ni çıkarıyor. Öncelikli olarak kimya, petrol, kauçuk ve plastik sektörlerindeki şirketlerde sürdürülebilirliğin ciroya etkisi ölçüldü. Rektör Prof. Dr. Esra Gençtürk, “Bu yıl iki sektör daha çalışmaya eklenecek. Çalışmaya öğrencilerimiz de katılıyor” dedi.

Kocaman cirolar ve kremalı karlarla doymak bilmeden büyüyen ticari kuruluşların ayağı, “kaynaklar tükeniyor” gerçeğine takıldığından bu yana “sürdürülebilirlik” kelimesi hayatımızda. Üstelik giderek daha da fazla yer kaplar oldu. Herkes sürdürülebilir büyüme konusunda bir şeyler yapılması gerektiğini söylüyor ancak sanki alınması gereken tedbirleri başkasına paslamayı tercih ediyorlar. İklim değişikliği, çalışan güvenliği, toplumsal cinsiyet, kırsal kalkınma gibi konularda hala sıkıntılar sürüyor. Öte yandan Birleşmiş Milletler’in belirlediği Global Compact’a imza atan şirketlerin sayısı da giderek artıyor. İşte bu sürecin şirketlerde neyi değiştirdiği, toplumda bir karşılık bulup bulmadığı, sürdürülebilir ekonomiye nasıl bir katkı sağladığını ortaya koyan önemli bir çalışma yapılıyor iki yıldır. Çalışmanın altında imzası olan kuruluş ise Özyeğin Üniversitesi.

İki yıl önce Türk Sanayicileri ve İş insanları Derneği (TÜSİAD) ile Birleşmiş Milletler’in de içinde yer aldığı bir anlaşmaya imza atan Özyeğin Üniversitesi, şirketlerin sürdürülebilirlik karnelerini çıkarıyor. Bunu yaparken de sürdürülebilirlikle ilgili atılan adımların ciroya etkilerini de somut bir şekilde ortaya koymayı hedefliyor.

‘BM’nin dört maddesine odaklandık’

“Sürdürülebilirlik bir yükseköğrenim kurumunun sahiplenmesi gereken bir kavram” diyen Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk, bu yaklaşımın öğrenciler tarafından da benimsenmesi gerektiğine inandığını söylüyor. TÜSİAD ile yapılan çalışmayı detaylarıyla anlatan Gençtürk, bir eğitim kurumu olarak bir süredir Birleşmiş Milletler Kalkınma hedefleri doğrultusunda kabul edilmiş 16 konuda araştırmalar yürüttüklerini belirtirterek, “Bu konuda bizim de söyleyecek sözümüz olsun istiyoruz. Araştırma yapmakla da kalmıyor, bu konuyu müfredatımıza dahil ediyoruz” diye ekliyor.

Prof. Dr. Gençtürk’ün verdiği bilgilere göre Özyeğin Üniversitesi, BM Kalkınma Hedefl eri’nde yer alan 16 başlıktan 4’üne odaklanmış durumda. Bunlar; istihdam, ekonomik refah, toplumsal adalet (bunun içinde kadın, çocuk, yaşlı, engelli, hayvan hakları var), yaşanabilir kentler ve enerji (bunun altında da iklim değişikliği, karbon salımı gibi konular var). Bu konularda daha geniş ve etkili çalışmalar yürütmek için işbirlikleri yapma kararı alan üniversite yönetimi bunların en kapsamlısını 2017’de TÜSİAD’la gerçekleştirmiş. Gençtürk, “Zaten TÜSİ- AD’la bir dizi çalışmamız vardı. Bu kapsamda bir sürdürülebilir kalkınma forumu açılması gündeme geldi. Buradaki çalışmalar bir platform oluşturularak tüm TÜSİAD üyeleriyle paylaşılacak” sözleriyle anlatıyor süreci.

Dört sektör tamam, ikisi de yolda

TÜSİAD’la yapılan işbirliğini bir adım öteye taşıma kararı alan Özyeğin Üniversitesi, tüm şirketlere referans oluşturacak bir araştırma- endeks çalışmasına imza atma kararı almış. Prof. Dr. Gençtürk, Türkiye’de ilk olan projeyi şöyle anlatıyor: “TÜSİAD üyesi şirketlerin sürdürülebilirlik endeksini hazırlıyoruz. Bu çalışmayla aynı zamanda şirketlerin sürdürülebilirlikteki karnesinin ciroya etkisini ortaya koyacığız. Sektörler belirledik. İki sektörün sunumu yapıldı. Kimya ve petrol sektörlerini aldık öncelikle. Kauçuk ve plastik alanlarını da içerdi bu çalışmalar. Şimdi sırada iki sektör daha var. Bu çalışmalarda öğrenciler de yer alıyor. Hocalarımız öğrencilere liderlik ediyor.”

Üniversite nezdinde proje için bir fon ayrıldığını söyleyen Gençtürk, bunun öğrencilerin araştırma ve sürdürülebilirlikle ilgili deneyim edinmeleri için de bir katkı sunduğunun altını çiziyor. Diyor ki, “Öğrencilerimizin yurtdışındaki platformlarda sunum yapmaları için ayrılmış bir fon da var ayrıca. Geçen yıl bu fondan 24 öğrencimiz yararlandı.”

Okulda kss projesi üretmek zorunlu

Üniversite çatısı altındaki altı fakültede sürdürülebilirlik konusunun mutlaka gündeme alındığını vurgulayan Gençtürk, vizyonlarını “Amacımız öğrencilerimizin sürdürülebilirliği, çevre sağlığını, iklim sorununu gündemlerine almalarını, iş hayatlarında da çalışmalarının odağına bunları koymalarını sağlamak. Sosyal sorumlu liderler, yöneticiler yetiştirmek istiyoruz. Sorumluluk sahibi öğrenciler olmalarını hedefliyoruz” diye açıklıyor. Bu amaçla geçen yıl yeni bir karar alarak zorunlu derslerin içeriğini değiştirmiş üniversite yönetimi. Buna göre öğrenciler artık zorunlu olarak ele alacakları bir toplumsal sorun hakkında araştırma yapacak, makaleler okuyacak ve bunlardan yola çıkarak bir çözüm projesi geliştirecek. Bunu yalnız ya da bir grup arkadaşıyla da ele alabilecek. Bahar döneminde projeler okulda oluşturulan jüriye sunulacak. Jürinin seçtiği projeye fon aktarılacak ve uygulamaya geçilecek. Gençtürk, bu yıl ki sunumun mayıs ayında olacağını ve her bölümden öğrencinin katılımının zorunlu olduğunu vurguluyor. Ve diyor ki, “Üniversitemiz 10 yaşında ve mezunları en kısa sürede iş bulan üniversite unvanı aldık. Buraya geldiği halinden daha donanımlı mezunlar vermek istiyoruz. Tüm programlarda mesleki stajı zorunlu kıldık. Çünkü bütün iş sahada bitiyor. 3’üncü sınıfta staj zorunlu tutuldu. FİBA Grup şirketleri öğrencilerimize kapılarını açtı. Öğrenciler bir ay ücretli ve sigortalı olarak çalışıyor. Şirketler geliyor, öğrencilerle mülakat yapılıyor, not ortalaması 2.5’in üzerinde olan öğrencilerle mülakata giriliyor. Bu sayede okulumuzda 4’üncü sınıf öğrencilerinin yüzde 62’si bir şirkette çalışıyor şu anda.

En yüksek sürdürülebilirlik puanı petrol sektöründe

- Kimya, petrol ve kauçuk ve plastik sektörlerinde faaliyet gösteren TÜSİAD üyeleri ile yapılan sürdürülebilirlik araştırmasının ilk sonuçları yayımlandı. Buna göre kimya sektörünün puanı 100 üzerinden 38.6’da kaldı.

- Petrol sektöründe ise durum daha iyi. Sektördeki şirketler faaliyet raporu yayımlıyor, çevre ve çalışanların koşulları konusunda daha yüksek hassasiyet gösteriyorlar. Sektörün sürdürülebilirlik puanı 60.25.

- Kauçuk ve plastik sektöründeki şirketler ise faaliyet raporu yayımlamak gibi konularda sınıfta kalmış durumda. Sektörün sürdürülebilirlik puanı 23.91.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar