Özürlü çalıştıran işverenlerin prim teşviki
Özellikle özürlüleri çalışma hayatına kazandırmak amacıyla İş Kanunu'nda özürlü işçi istihdamı zorunluluğu bulunmaktadır.
Ancak, özürlü işçi çalıştırılmasını sadece idari para cezası düzenlemenin yetersiz olduğunun görülmesi üzerine özürlü çalıştıran işverenlere teşvik getirilmiştir.
4857 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesi kapsamında, özel sektöre ait işyerlerinde 50 ve üzerinde işçi çalıştırılması halinde çalıştırılan özürlü sigortalılar ile 5378 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesinde belirtilen korumalı işyerlerinde çalıştırılan özürlü sigortalıların, prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı ve kontenjan fazlası özürlü çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir özürlü için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin yüzde ellisi, Hazine tarafından karşılanmaktadır.
Burada bir hususu eleştirmek gerekiyor. Özürlüleri çalışma hayatına kazandırmak için getirilen teşviklerden kontenjan fazlası özürlü çalıştıran veya yükümlü olmadığı halde özürlü çalıştıran işyerlerinin yüzde 50 oranında yararlandırılmasını anlamak mümkün değildir. Bunun hiçbir haklı ve geçerli mazereti olamaz. Herhalde, daha önceki SSK uygulamasından kalan ve 5510 sayılı Kanun'a da yanlışlıkla giren bir hüküm olsa gerektir.
Bu anlamsız ayrımın kaldırılması ve kontenjan fazlası özürlü çalıştıran veya yükümlü olmadığı halde özürlü çalıştıran işyerlerinin de asgari ücret üzerinden işveren payının yüzde 100'ü oranında teşvikten yararlandırılması gereklidir.
Özel sektör işverenlerince çalıştırılan özürlü sigortalılardan dolayı sigorta primi işveren hissesi teşvikinden yararlanılması söz konusu olup, kamu işyerlerinde (genel ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler, köyler ile bunlara bağlı işletmeler, sermayesinin yarısından fazlası bunlara ait olan işyerleri ve diğer kamu işyerlerinde) çalıştırılan özürlü sigortalılar için, bahse konu sigorta prim teşvikinden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır. Bu da yanlış ve anlamsız bir ayrımcılıktır.
Teşvikten yararlanmak isteyen işverenlerin; Türkiye İş Kurumu İl / Şube müdürlüklerinden onaylatacakları ve özürlü statüsünde çalıştırdıkları sigortalıların TC kimlik numarasını, ad-soyadını, İş Kurumuna tescil tarihini, kontenjan dahilinde/korumalı işyerinde / kontenjan fazlası olarak/yükümlü olunmadığı halde çalıştırma durumlarını ihtiva eden belgenin aslını işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl / Merkez müdürlüklerine ibraz etmeleri gerekmektedir.
İşyerinde kontenjan fazlası olarak veya yükümlü olunmadığı halde çalıştırılan özürlü sigortalıların, daha sonra kontenjan dahilinde çalıştırılmaya başlanılması durumunda bu değişikliğin yine Türkiye İş Kurumu İl/Şube Müdürlüklerinden onaylatılacak belge ile belgelenmesi gerekmektedir.
İşverenler, işyerinde çalıştırdıkları özürlü sigortalıların tamamının son durumlarını göstermek üzere Türkiye İş Kurumu İl / Şube Müdürlüklerinden onaylatacakları belgeyi, her yılın Ocak ayı içinde SGK'na ayrıca ibraz edeceklerdir.
1-Kapsamdaki işyerleri
- Özel sektör hükümlerine tabi olma
- Özürlü statüsünde çalıştırılan sigortalılara ilişkin İş-Kur'a onaylatılmış belgenin kuruma verilmesi
- Teşvik dönemine ait Aylık Prim ve Hizmet Belgesi'nin (APHB) yasal süresi içinde SGK'ya verilmesi
- Teşvik dönemine ait primlerin süresinde ödenmesi.
2-Kapsamdaki sigortalılar
- İş-Kur'a kayıtlı özürlü olma
- 4/a kapsamında çalışan sigortalısı olma
- Tüm sigorta kollarına tabi çalışma
- Sigortalının diğer teşviklerden yararlanmaması.
3-Seçilecek kanun Türü
Özürlü çalıştırmak zorunda olan işyerleri ile korumalı işyeri işverenlerince kanun türü 14857, özürlü sigortalı çalıştırmakla yükümlü olmayan veya kontenjan fazlası çalıştıran işverenler ise kanun türünü 54857 olarak seçmeli, APHB'sini e-sigorta yoluyla yasal süresi içinde SGK'ya vermelidir.