Özel sektörde yolsuzluk: Her üç şirketten biri soyuluyor
Değerli DÜNYA okurları, sizinle Transparency International'ın yayınladığı "Küresel Yolsuzluk Raporu 2009"dan bazı verileri paylaşacağım ('www.seffaflik.orgdan <http://www.seffaflik.org'dan> ayrıntılı bilgi edinebilir, rapora erişebilirsiniz).
Rapora göre;
- Her 3 şirketten birinde zimmet,
- Her 10 şirketten birinde muhasebe dolandırıcılığı görülmekte.
- Bu olayların en az yarısında üst ve orta düzey yöneticiler olaylara karışmış bulunmaktadır.
- Dünyadaki 200 en büyük şirketin %90'ı şirket içi etik yönetmeliğine sahip bulunsa da ancak yarısı bunun uygulamasını takip etmektedir.
İhracatçı navlunun vergisinden sorumlu tutulabilir mi?
Değerli DÜNYA okurları, bugünlerde yapılan seri vergi incelemelerinde ihracatçılardan taşıyıcı şirketlerin vergileri isteniliyor.
Taşımayı yapan uluslararası taşıma şirketinin taşımaya aracılık eden Türkiye'de mevcut acenteleri muhatap alınmıyor, onun yerine ihracatçı şirketler tarhiyata muhatap alınıyor.
Oysa Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 28. maddesine göre yapılan tarhiyatların yabancı uluslararası taşıma şirketlerinin temsilcilerine yapılması gerekmektedir. Temsilci tanımına en uygun olanlar da bu taşıma işine aracılık eden acentelerdir. Bize göre, Danıştay kararları da dikkate alındığında acente varken müşteriye tarhiyat yapılamaz.
Bu bize bir Nasrettin Hoca fıkrasını hatırlattı;
Hoca anahtarını kaybeder, sokak lambasının etrafında aramaya başlar. Nerede kaybettiği sorulduğunda, bodrumda diye cevap verir. Komşusu şaşırır, "Hocam bodrumda kaybettiysen neden sokak lambasının dibinde arıyorsun?" diye sorar. Hoca cevap verir: "Burası daha aydınlık."
Vergi idaresi neden acenteleri tarhiyata muhatap almıyor? Belki de ihracatçı şirketlerin ödeme güçlerinin daha fazla olduğunu düşündüğündendir.
Serbest bölgelerde emlak vergisi konusunda bir Danıştay kararı E:2007/3580, K:2008/68).
Değerli DÜNYA okurları, değerli bir meslektaşım Sayın Şerif Arı'nın dikkatimize sunduğu bir kararı sizlerle paylaşmak istiyorum. Serbest bölgelerde faaliyette bulunan şirketlere yapılan emlak vergisi tarhiyatları önce yerel mahkemece bozulmuş, ardından bu karar Danıştay 9. Dairesi'nce onanmıştır.
Kararda, "3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu uyarınca, serbest bölgede gerçekleştirilen faaliyetler ile ilgili yapılan işlemler 31.12.2008 tarihine kadar her türlü vergiden muaf olduğundan, davalı idarece, serbest bölgede faaliyette bulunan davacı şirketin bu bölgede sahip olduğu gayrimenkullar nedeniyle emlak vergisinden muaf olmadığından bahisle 2006 yılı için tahakkuk ettirilen emlak vergilerinde kanuna uyarlılık bulunmamaktadır" hükmüne yer verilerek tarhiyat bozulmuştur.