Otomotivde değişimi yakalamak
Otomotiv dünyası, giderek daha fazla elektrikli araçlar ve dijitalleşmeyle tanımlanırken, buna karşılık tedarikçilerin ve yan sanayinin buna uyumlu bir geçiş yapması gerekiyor.
Elektrikli araçlar yaygınlaştıkça, teknolojisi değişen otomobillerde birçok parça da değişecek. Bataryalar ve elektrik motorlar güçlü bir şekilde büyürken, parçaların çoğunluğu içten yanmalı motorlara göre değişecek. Bu anlamda otomotiv sanayinde yan sanayi ve tedarikçiler de değişimi yönetmek daha da önemli hale gelecek. Değişen ekosistemde yeni fırsatları yakalayan ülkeler ve şirketler de asıl konuya odaklanmaya devam ederek değer yaratabilecek.
2024 elektrikli araçlarda dönüşümde belirleyici mi olacak?
Otomotiv endüstrisinde 2024 yılında 88 milyon aracın satılması beklenirken, sektörün global satış adedinde, bir önceki yıla göre yüzde 2,8 artış olacağı öngörülüyor. Bu artış, tedarik zincirlerinin normalleşmesi ve yeniden stoklama çabalarının talebi artırmaya devam etmesi nedeniyle devam eden üretim artışlarına bağlanıyor.
Bu iyimser görünüm, tedarik zincirleri ve talebin ivme kazanmasıyla birlikte otomobil üretiminde devam eden toparlanmayla destekleniyor. Ancak toparlanma ivme kazandıkça artan araç fiyatları, zorlu kredi koşulları ve devam eden elektrifikasyon çabalarının tüketici davranışları üzerindeki etkisi gibi potansiyel olumsuzluklara ilişkin endişeler ortaya çıkıyor.
E-mobilitede hedef 2030
2030’da değişimi hedefleyen otomotiv üreticileri için önümüzdeki yıllarda elektrikli araçlar yaygınlaştıkça, elektrikli güç aktarma organları, gelişmiş sürücü destek sistemleri ve bilgi-eğlence elektroniği gibi gelişmiş elektronik bileşenlerinin, şu anda yüzde 11 olan payının 2030’a kadar pazarın yüzde 36'sını oluşturmasını bekleniyor.
Ancak, temel olarak yan sanayi denkleminin çözülmesi önemli olmaya devam edecek. Şu anda yüzde 69 olan toplam pazar gelirlerinin 2030 yılına kadar yüzde 55'ini temsil edeceğini ve 2022'deki 748 milyar dolara kıyasla 886 milyar dolar gelir yaratacağı tahmin ediliyor.
Otomotiv yan sanayinde dönüşüm elektrikli araçlarla önem kazanıyor
Küresel otomobil parçaları pazarının, 2030 yılına kadar 1.103,4 milyar dolar değerine ulaşması bekleniyor. Otomotiv yan sanayindeki dönüşümün hızı elektrikli araçların yatırıma bağlı iken, tüketicinin elektrikli araçlara yönelik talebi en belirgin faktör olacak.
Elektrifikasyon, elektrik motorlar, bataryaları korumak için şasi ve yapısal bileşenlere yönelik ek gereksinimler, genel olarak parçaların ve araçların yeniden tasarlanmasını gerektirecek Emniyet sistemleri ve üretim teknolojileri dönüşen ekosistemde, artan maliyetler, Ar-Ge gereksinimi bir yana, daha basit tasarımla, imalat karmaşıklığını azaltarak otomotiv yan sanayine uzun vadede fayda sağlayacak. Elektrikli araçlara geçiş ilerledikçe arz tarafındaki karar vericilerin görevi, işin en umut verici yönlerini sıkı bir şekilde kontrol altında tutmak olacak.
Çoğu durumda bu, en son trendlere uyum sağlarken temel araç bileşenlerine odaklanmak ve elektrikli araçların piyasaya sürülmesiyle ilgili fırsatları yakından izlemek anlamına gelebilir. Türkiye'nin lokomotif sektörü otomotiv endüstrisi, yan sanayi ihracatında büyüyor Türkiye otomotiv yan sanayi ihracatı, 2023’te yüzde 9 artışla 14,1 milyar dolara ulaştı. İhracat yapılan ülkeler arasında ilk beşte sırasıyla Almanya 3,2 milyar dolar, Rusya 975 milyon dolar, ABD 892,5 milyon dolar, Fransa 851,2 milyon dolar ve İtalya 848,2 milyon 232 dolarla yer aldı.
Yoğun küresel rekabetin ortasında, elektrikli araçların oluşturduğu yeni otomotiv ekosisteminde ve yan sanayinde uzun vadeli rekabet edebilirliğin anahtarı, Ar-Ge yatırımlarına hız vererek, elektrikli araç temel bileşenler için üretim verimliliğine öncelik vermek olacak Bu arada, elektrikli araçlarla hızlanan otonom sürüşü mümkün kılacak bileşenlere olan talebin arttığı bir ortamda, yazılım endüstrisine yapılacak yatırımlar da öne çıkacak.