Otomotiv kenti Bursa, savunma sanayinde de söz sahibi olmak istiyor

Gazetemizde aylık olarak yayınlanan ve hayli ilgi gören yeni yatırımlar sayfasının bu ay ki bölümünde de görüleceği üzere Bursa, büyümesini otomotivle sürdürüyor. Kente gelen yatırımların yüzde 90’ı otomotiv endüstrisi ile ilişkili. Son yatırımların tutarı da 69 milyon TL. Bir kentin tek bir sektöre bağımlı olması bir handikap. Kenti yönetenler de bunun farkında ve arayış içerisinde. Bu bağlamda taşıt araçları ile ilişkili farkı sektörlere dönük çabalar var. Bunların başında savunma sanayi ve havacılık geliyor. Bursa Ticaret Sanayi Odası bünyesinde oluşturulan savunma sanayi ve havacılık kümesi bu bunlardan biri. Kümenin 3 yıllık çalışmaları meyvelerini vermeye başladı. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin verilerine göre, Bursa’nın savunma ve havacılık sektörlerindeki ihracatı, 2017 yılının ilk 7 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 388,27 oranında yükseldi. Böylece Bursa’nın bu yılın 1 Ocak-31 Temmuz tarihlerinde savunma ve havacılık sektörlerindeki ihracat değeri 7 milyon doları aştı. İhracat rakamı küçümsenebilir ama bu bir başlangıçtır ve devamı gelecektir. Bursa otomotiv ve makine gibi stratejik sektörlerdeki tecrübesini rahatlıkla savunma ve havacılık sektörlerine kanalize edebilir. Bu yeni bir sektörün önünü açarken diğer yandan sektörel çeşitliliği getirecektir. BTSO öncülüğünde bir araya gelen Bursa’da bazı firmalar Türkiye’nin milli projelerinde de görev almaya başladı.

Bursalı firmaların ilgi ve iştahı Savunma Sanayi Müsteşarlığını da harekete geçirdi. BTSO Uzay Havacılık ve Savunma Konseyi ve Kümelenmesi üyeleri önceki gün düzenlenen çalıştayda ‘Yeni Nesil Hafif Zırhlı Araç’ projesini tartıştılar. Kara Kuvvetleri Komutanlığının ihtiyacı doğrultusunda başlatılan projede ana yüklenici adayı firmalar ASELSAN, BMC, FNSS, Katmerciler ve OTOKAR firmalarının temsilcileri ile bir araya gelindi. Bu araçlar başta Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı için üretiliyor. Sektörün gelecek 10 yıl içinde yoğunluğunun daha da artacağı öngörülüyor. SSM da 2020’li yılların ihtiyacını karşılamak üzere çalışmalarını sürdürüyor. Projede motor, yürüyüş takımı, süspansiyon sistemleri ve zırh konusunda yatırımlar planlanıyor. SSM projede tüm alt sistemleri yan sanayi ve KOBİ’lerle karşılamak istiyor ki bu bizim için büyük fırsat. Bursa sanayisinin potansiyeli ve son dönemde bu alanda yakaladığı başarı da projede kentin iddiasını ortaya koyuyor. Bursa iş dünyası, sanayi ve üretimdeki tecrübesiyle, hafif zırhlı araç üretiminde başlatmış olduğu bu projeye önemli katkılar sağlayacaktır. Bursa’nın en büyük avantajı otomotiv ve imalat sanayilerinde büyük yabancı ortaklarla birlikte uluslararası standartlara uyum sağlama konusunda deneyim kazanan KOBİ’lere sahip olması. İnanıyorum ki Ar-Ge ve tasarım faaliyetlerine büyük önem veren Bursalı firmalar savunma sanayi ve havacılık sektörlerinde de yakın zamanda adından söz ettirecektir.