OSB zihni modelinin varsayımları: 4 / Yeni dünyanın OSB'lerini tasa
OSB'lerdeki gelişmelerin arka planındaki varsayım ve zihni modellere ilişkin özet bilgiler 16, 23 ve 30 Ocak 2016 günlerindeki yazılarımızda paylaşıldı. Bu yazıda, üretim, bölüşüm ve rekabet sistemindeki değişmeleri, geçersiz hale gelen varsayımların yetersizliğini, yeni varsayımlarla yeni bir zihni modelle OSB konularına çözümler üretmemiz gerektiğini tartışmak istiyoruz.
Üretim koşulları değişiyor
Ülkemizde OSB'ler kurulurken "mekanik ve elektrikli parçalara" dayanan üretim odağından bakarak düşünce üretiyorduk. Bugün, bütün ülkeler gibi ülkemiz de bir dizi donanım sensörünün devreye girdiği, otomasyonun hızla yayıldığı, akıllı üretimin gündemde olduğu aşamadayız. Bilgi- sayarların üretimde egemen olduğu, mikroişlemciler olmadan bir ürünü piyasada tutundurmanın mümkün olmadığı bir evreden geçiyoruz. Her ürün için bir yazılım gerektiği, kablolu ve kablosuz bağlantılar kurmadan bir başka anlatımla internetin dijital olanaklarından yararlanmadan üretim yapmanın, ürettiklerimizi satmanın sürdürülebilmesinin zorlaştığı bir süreç söz konusu. Gelişmeleri yakından izlemeden, eğilimlerin fırsat ve tehditlerini değerlendirmeden uzun dönemli geleceği güven altına almak hemen hemen imkansız gibi.
Bir şey daha eklemek gerekiyor: Sektör yapılarının değiştiği, rekabet doğasının köklü biçimde farklılaştığı, yeni fırsat alanları kadar ciddi tehlike boyutlarının ortaya çıktığı da herkesin farkında olduğu bir gelişme. Değişimlerin yakalanması, değişmelerden yararlanma, verilerin derlenmesi, değerlendirilmesi ve veri yönetimi çok önemli girdiler arasında konumunu giderek güçlendiriyor. Geleneksel iş ortaklıkları değişiyor, örgütlerin rolleri farklılaşıyor.
Ülkemizde OSB'lerle ilgili yeni varsayımları hangi gelişmeler çerçevesinde ele almalıyız? Sorunun yanıtı gündemimizdeki ilk sorunu oluşturmalı, hep birlikte hayatın öz gerçeklerine yakın yanıtları bulmalıyız.
Çağın dili bir numaralı sorunumuz
Bilgi üretme hızının alabildiğine arttığı, bilgi okyanuslarından, bilgi göllerinden, bilgi kalıplarından ve bilgi güvenirliliğinden sıkça söz edilen bir aşamadan geçiyoruz. Toplam çalışanların hizmet kesimindeki payı artıyor; hizmet üretimi içinde de bilgi üretiminin pastadaki payı hızla büyüyor. Bilginin hızla üremesi, yayılması insanlık için bir fırsat olduğu kadar tehlike de. Bilgilerin ayıklanması, anlama derinliğinin sağlanması daha dönemlisi idrak edilmesi "analitik yetenekleri" temel girdi haline getiriyor.
Veri üretimi yeterli olamıyor; insanlığın hep birlikte ürettiği verileri ayıklayarak işe yarayanlarını seçmek gerekiyor. Seçilen verileri bir iş yapma metoduna, bir ürüne ve hizmete gömerek farklı bir ürün ortaya çıkarmıyorsak, rekabet gücümüz hızla geriliyor.
Ülkemizde ilk OSB'ler kurulurken, üretim kararları verilirken veri, enformasyon, bilgi, anlama ve idrak konusu bugünkü kadar yaşamı derinden etkilemiyordu. Bugün OSB'lerin niteliklerini artırmak, yeni OSB'ler kurmak ve geleceğe dönük OSB zihni modelleri oluşturmak istiyorsak, analitik yeteneklerimizi farklı donanımlarla beslememiz gerekiyor.
Yeni OSB'lerin rekabet edebilir alan seçimleri yapıp kümelenmelerle sinerji yaratmasını istiyorsak, geleceği hangi stratejiyle yaratacağımızı zihinlerimizde netleştirmeliyiz.
Çağın gelişmelerini anlatan dilin ilk temel kavramı "analitik düzey" ise ikinci kavramını da "akıllı imalat" kavramı oluşturmaktadır. Bilgisayarların gelişmesi, değişik sensör ve trandüserlerle akıllı ürünler üretilmesi, kablolu ve kablosuz bağlantıların internet üzerinde yapılanması, bulut bilişim olanaklarını yarattığı yaygınlaşma, yoğunlaşma ve derinleşme OSB'lerin varlıklarını sürdürmesinin temel belirleyici haline geliyor.
Üç boyutlu baskı ve eklemeli üretim tekniklerinin gelecek 20 yıl içinde "ana akım üretim teknikleri" haline geleceği hesaplanıyor. Bireye göre üretim imkanlarını genişleten, küçük ölçekli, hızlı, esnek, ulaşabilirliği ve erişebilirliği olan üretim mekanizmalarının bugünkü fabrika-odaklı üretimin yerini alacağı düşünülüyor.
Çağımdaki gelişme dinamiğinin itici gücü olan analitik, akıllı imalat, akıllı ve bağlantılı ürünler, üç boyutlu baskı ve eklemeli üretim tekniklerinin üretim ve bölüşüm ilişkilerini, üretimin mekan örgütlenmesindeki yapılanmayı nasıl etkileyeceğini net bilgilerle açıklamadan kaynak koordinasyonu yapamayız. Kaynakları etkin koordine edememek, aynı zamanda öncelikleri belirleyerek en uygun alana odaklanmayı becerememek anlamına geliyor.
Bilim ve teknolojinin yarattığı yeni eğilimler, yeni fırsatları ve yeni tehlikeleri, kendi olanak ve kısıtlarımızla dengeleme anlamını taşıyan "akılcı tutum", bugünkü aşamada üretimin kalbi olan OSB'leri de yakından ilgilendiriyor. Bunun için girişimcinin kendine, çalışanlarına ve müşterilerine yatırım yapmadan birikim yeteneklerini koruyarak uzun soluklu geleceğini güven altına alamayacağını net bir biçimde anlamış olması gerekiyor. Bu açıdan insan kaynaklarına ilişkin yeni yaklaşımları OSB'lerin odak konu seçmesi gerekiyor.
OSB'lerin tartışma gündemi
Ülkemizdeki OSB'lerin zenginlik üreterek insanımızın refahını artırmanın aracı olmasını istiyorsak, atılacak adımlar çok net: Birincisi, "TOKİ benzeri OSB arzı yaratan" bir yapı oluşturularak, iyi analiz edilmiş ihtisas OSB'lerini uygun bölgelerde hızla tamamlayarak yatırımcının hizmetine sunmalı.
OSB'lerde "kişisel mülkiyet" yerine, " üretim mülkiyetine dayalı yer tahsis" uygulamasına hızla geçilmeli, OSB'lerin ulaşım ve iletişim bağlantıları günün gereksinimlerine uygun hale getirilmelidir.
Bir yandan mevut OSB'lerde "nitelik geliştirme çalışmalarına" hız verirken, yeni kurulacak bölgelerin "rekabet edebilir alan önceliklerine göre tasarlanması" aşamasına geçilmelidir.
OSB'lerde yapılacak yatırımların siyasi ve ekonomik istikrar ayağında güven yaratacak makro ve mikro reformlar hızla hayata taşınmalıdır. Bu konuda yasa önerilerini hazırlamada OSB'de etkinlik sürdüren girişimcilerin sözü olmalıdır.