Orman yangınlarının hatırlattığı
1950’li yıllarda ilkokula giderken kitabımızda “Baltalar elimizde/ uzun ip belimizde/ biz gideriz ormana hey ormana” diye bir şarkının sözleri vardı. Şimdi her orman yangını haberini aldığımda bizim çocuklarımıza orman sevgisini değil, kıyamını öğrettiğimizi düşünüyorum. Neyseki son çeyrek asırda ÇEKÜL, TEMA, Ege Orman Vakfı, DOÇEV gibi vakıflar ve bir çok kuruluş doğayı koruma çalışmaları ve fidan dikmeleri yapıyorlar. Bakanlık da yanan alanlarda ağaçlandırmalar yapıyor. Böylece içimize su serpen bir sonuçla karşılaştığımızı rakamlar ortaya koyuyor.
1973 yılında yurdumuzda 20 milyon 200 bin hektar orman alanı varken, 2019’da orman alanı toplam 22 milyon 322 bin hektara yükselmiş. Bu madalyonun olumlu yüzü. Olumsuz yüzünde ise orman yangınları “Ciğerimiz yanıyor” haberleri yer alıyor. Ve bunların çıkış nedenleriyle ilgili çok iyi bir bilgi birikimi de yok.
Son beş yılda 10 bin 130 orman yangını çıkmış. Bunların yüzde 6.5’i tarla açma, konut yapma gibi kasıtlı çıkarıldığı, yüzde 5.6’sı yıldırım gibi doğal afetlerden zarar gördüğü, yüzde 57.8’i nedeninin bilinmediği belirtiliyor. Dönemin Orman Bakanı Veysel Eroğlu 2018 yılında yaptığı açıklamada, “Son 5 yılda 13 bin yangında 39 bin hektar orman alanı yandı” bilgisini vermişti. Uzmanlar Türkiye’de ortalama 4 bin orman yangını olduğunu ve yaklaşık 10 bin hektar ormanın yandığını söylüyorlar.
Yanan orman alanlarından çam ormanları kendisini yenileyebiliyor, Ayrıca bakanlıkta orman yenileme çalışmaları yapıyor. TEMA Vakfı son beş yılda 81 ile 81 orman projesiyle 2 milyon 205 bin fidan dikerek ormanlaştırma çalışması yapmış. ÇEKÜL Vakfı ise 25 yıl önce başlattığı 7 ağaç orman çalışmasıyla 4 milyon ağaç dikimini ve bakımını sağlamış. Birçok şirket ve askeri birlik ve valilikte ağaç dikme kampanyaları yaptı ve yapıyorlar.
Bunun sonucunda bir yandan her yıl yanan orman yangınları üzüntü verirken bir yandan da yapılan dikimlerle orman varlığımız artıyor.
Bu konuda son yangınlar döneminde sorunlara neden olan ihaleler konusunda CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması için konuyu Meclis gündemine taşıdı. Son 10 yılda orman yangınlarının bölgelere göre dağılımını, yangın sonrası imara açılan alan olup olmadığını, çıkan yangınlarla ilgili kaç kişi hakkında idari ve adli işlem yapıldığını sordu. Ayrıca, orman yangınlarında etkili araç olan Türk Hava Kurumunun işlettiği Bombardier uçaklarının Orman Bakanlığının yangın söndürme ihalesinde yüksek fiyat verdiği için ihaleye alınmamasının son yangınların söndürülmesinde eksikliğe neden olup olmadığını da sordu. Son yangınların hızla yayılmasında ve kontrol altına alınmasının uzun sürmesinde THK’nın devre dışı kalmasının etkili olup olmadığı konusunda da bilgi talep etti.
Dünyada orman varlığı azalırken Türkiye’de artıyor. Son yıllarda Bakanlığın ve özel kuruluşların çalışmalarıyla Türkiye’de ormanların kapladığı alanın bu yıl içinde yüzde 29’a çıkacağı belirtiliyor.
Orman varlığımızın korunması ve hatta artması haberleri olumlu ve mutluluk verici.