Opel fırsatı kaçmasın

Gültekin KARA
Gültekin KARA OTOSTOP gultekin.kara@dunya.com

 

Geçtiğimiz hafta içinde Derindere Motorlu Araçlar’ın ürettiği elektrikli aracın tanıtım toplantısında sektörün üst düzey isimleri bir araya gelmişti. Burada yaptığımız sohbetlerden bir tanesinde oldukça ilginç bir fikir ortaya atıldı.

Sektörü çok iyi tanıyan isimlerden bir tanesi, Türkiye’deki girişimcilerin devlet desteğini de arkalarına alarak Opel’i satın alabileceklerini vurguladı.

Çok zor günler geçiren Opel’in durumunun girişimciler açısından bir fırsat yarattığını belirten ancak off the record söylemleri nedeniyle ismini vermek istemediğim yetkilinin tespitleri şu şekilde:

“…Opel’in en önemli sorunu, Avrupa Kıtası’na takılı kalması oldu. Ürün kaliteniz, tasarımlarınız, çeşitliliğini ne kadar iyi olursa olsun Avrupa tek başına bir üreticiye yetemiyor. Opel aynı zamanda General Motors’un içinde bulunduğu sıkıntılar nedeniyle de çok darbe yedi. Bağımsız hareket etseydi belki çok daha iyi durumda olabilirdi.
Alman markanın içinde bulunduğu bu durum çeşitli fırsatlar da içeriyor. Eğer Türk Hükümeti’nin de desteğini alan bir girişimci çıkarsa, bu markayı çok rahat satın alabilir.

Fazla kapasite sorununu yabancıların çözmesi çok daha kolay. Kapasite sorunu çözülür, oradaki patentler ve fabrikanın kritik bantları Türkiye’ye taşınır ve üretim burada yapılır…”

İlginç bir öneri gibi duruyor. Belki ilk bakışta ayakları yere basmıyor gibi.
Ama Hintli Tata’nın Jaguar ve Land Rover’ı alma operasyonunu hatırlatmak isterim.
İngilizler’in yarattığı en önemli iki markanın Ford’dan devralan Tata, bugün her iki marka da kar elde etmeyi başardı. Devirden kısa bir süre sonra Hindistan’da konuştuğumuz Tata’nın ikinci adamı bize neden böyle bir operasyon yaptıklarını şu sözlerle açıklamıştı:

“Biz onlardan nasıl iyi otomobil yapılır onu öğreneceğiz, onlar da bizden nasıl ekonomik otomobil üretilir, kar edilir onu öğrenecekler…”

Bugün Opel’in önündeki en önemli engel atıl kapasite sorunu olarak duruyor. Ürün ve tasarım anlamında geçmişte yaşadıkları sıkıntıları aşmış durumdalar. Pazardaki talebi rahat karşılayabiliyorlar. Fakat pazar çeşitliliği konusunda rakiplerinin çok gerisinde kaldılar.

Aynı zamanda özellikle başta Almanya olmak üzere Avrupa’daki üretim tesislerinde de maliyetleri çok yüksek. Dolayısıyla bu işçi yükünü azaltacak bir operasyonla, Opel çok cazip bir marka haline gelebilir. Bağımsız olarak hareket ettiği taktirde de GM’in bazı bölgelerde bilinçli olarak bastığı frenden kurtulacaktır.

Nitekim, GM kendi çıkarı için bazı ülkelerde Opel’in önünü bilinçli olarak kapatmış hatta Opel markası yerine Chevrolet’yi öne çıkarmıştı.

Geçmişte, Audi ile aynı seviyede olan hatta bir ara imaj/ürün anlamında bir adım öne bile geçmeyi başaran Opel, bugün GM çapasının getirdiği atalet nedeniyle vatandaşının çok gerisinde kaldı. Bana göre kurtuluşu ise GM’le kendini bağlayan ipleri kesmesinde.

Bu ipleri kesmeye talip olacak bir yatırımcı için Opel çok iyi bir fırsat olabilir. Peki o zaman bu kişi neden Türkiye’den çıkmasın…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Hep bana… 18 Mart 2019
Baskınla olmaz 21 Ocak 2019
Rotası olmayan gemi 07 Ocak 2019
Umuda yolculuk 31 Aralık 2018
Otomobile soğan muamelesi 10 Aralık 2018
Feragat edilmiş 19 Kasım 2018
Nereye koşuyoruz… 12 Kasım 2018
Rica ederim yapmayın 05 Kasım 2018
Kurcalama arabayı 22 Ekim 2018
Çelik bile erir 08 Ekim 2018