Önümüzdeki dönemde talep kompozisyonu değişecek

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ [email protected]

Yatırım Finansman

Genelde pozitif getiri sağlama özelliği ile öne çıkan Aralık ayının ilk haftası, tüm piyasalarda sert satıcılı geçti. Özellikle lokomotif Dow ve Dax Endekslerinin 8 hafta üst üste değer kazanmalarının ardından geçtiğimiz haftanın ilk dört gününde kâr satışlarıyla peş peşe değer kaybetmesi, piyasaları hafta boyunca baskıladı. Avrupa’nın merkez ülkelerinden Fransa ve Almanya USD bazında %3.0 ve %2.0 değer kaybederken, çevre ülkelerinden İtalya ve İspanya’da ise kayıplar %4.0’ü aştı.

EMEA gelişen ülke borsalarının USD bazında ortalama %2.1 düştüğü haftada Türkiye de %3.5 değer kaybetti. Cuma günü açıklanan “kritik” ABD Tarım-dışı istihdam verisinin ardından hızla toplanan piyasalarda ise ikinci haftanın nispeten daha olumlu başladığı gözleniyor, ancak Fed’in 17-18 tarihindeki toplantısına kadar dalgalı seyrin sürmesi bekleniyor.

Yurtdışı veri takviminin bu hafta sakin olması nedeniyle, piyasaların yurt içinde açıklanacak verileri takip edeceğini tahmin ediyoruz. Bu çerçevede dünkü 3Ç13 dönemi büyüme verisinin ardından, bugün de Cari Açık verisi beklenecek.

TÜİK tarafından  dün açıklanan 3Ç13 büyümesi %4.4 ile %4.1 olan beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Böylece ilk dokuz aylık GSYH artışı %4.0 olurken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH de bir önceki çeyreğe göre %0.9 arttı. Üretici fiyatlarıyla hesaplanan GSYH’de sektörel  detaylara bakıldığında %5 artış gösteren sanayi sektörünün büyümeye  katkısının önceki çeyreklere göre artması beklentilerin üzerinde gelen büyümenin açıklayıcısı oldu.

Diğer yandan, finansal kuruluşların faaliyetleri  3. çeyrekte %11 büyümeyle büyümenin 1.3 puanlık kısmını tek başına karşılayarak en çok artış gösteren kalem oldu. Harcamalar yöntemiyle hesaplamada, %5.1 artış gösteren özel tüketim harcamaları  büyümenin tek başına %75’ini açıklarken özel sektör yatırımları 7 çeyrek sonrası ilk defa  büyüme gösterdi.

Kamu harcamaları ve yatırımlarındaki büyüme hızı düşerken, ihracatın %2.2 düşmesi ve ithalat büyümesinin altın ticaretindeki bozulmanın da etkisiyle  büyümeyi sürdürmesi, net ihracat ve ithalatın büyümedeki negatif katkısını %2.2’ye çekti. Açıklanan verilerin beklentimizin üstünde gelmesi, %3.7 olan 2013 büyüme tahminimiz için yukarı yönlü riskler oluşturuyor. Ancak toparlanmaya işaret eden ilâve sinyallerin gelmesi gerektiğini düşünüyoruz.

TCMB’nin sıkılaşan para politikası duruşunun etkilerinin özellikle 2014 1. çeyrek döneminde büyümeye baskı yaratacağı  tahmin ediyoruz. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde talep kompozisyonun değişeceği öngörüsüyle %3.8 olan 2014 büyüme tahminimizde bir değişikliğe gitmiyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017