Öngörme ve önlem almanın aracı fizibilite çalışmaları

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ [email protected]

Şişecam Topluluğu'nda kağıt-karton ambalaj sorununu çözmek için yapılan yurtiçi ve yurtdışı incelemeleri fazla ayrıntıya saplanmadan daha önce aktardım. Çalışmaların bir başka boyutunu daha paylaşmak istiyorum: İnsanları diğer canlılardan ayıran en önemli özellikleri "öngörme ve önlem alma yeteneklerinin" gelişmiş olmasıdır. Öngörme ve önlem almanın araçlarından biri de "fizibilite çalışmaları"dır. Fizibilite çalışmaları sadece ilk yatırım aşamasının aracı değildir; genişletme ve modernizasyon yatırımları, işletme dönemi verimlilikleri, potansiyel olanaklar ile hedeflenen sonuçlara erişebilmenin de gereğidir.
Fizibilite çalışmaları açısından Uzun Vadeli Plan alt-üst komite toplantılarının en büyük yararı, genel müdürden uzmanına kadar herkesin faktör koşullarını, talep koşullarını, karşılıklı-bağımlılık ilişkilerini ve yaratmak istenen sonucu açık ve demokratik bir ortamda tartışabilmesi idi. Plan toplantılarının bu çok önemli işlevi; özgüveni olmayan, makam rantına saplanmış, kibir ve üstünlük inancını aşamayan, toplantıları "gereksiz zaman kaybı" olarak niteleyen yetmezliğin itişi, ihtirasın çekişi nedeniyle hayatın öz gerçeği yerine, kendi kişisel gerçeklerine odaklanan şark kurnazı bazı yöneticiler tarafından hedef haline getirilmiştir. Planının demokratik işlevinin sulandırılmasına, plana birinci derecede sahip çıkma sorumluluğu taşıyan, iddia ve enerjiden yoksun, bir avuç seçkin azınlığın her şeyi bileceğini sanan bazı insanların da katkıları olmuştur.
Stratejik planı önemseyenlerin o dönemde "rakiplere göre farklılık yaratma-odaklı" plan anlayışı konusunda yapılan çevirilere, orijinal raporlara, tartışmalara , tutanak özetlerine , belgelere göz atmalarını ve uygulamaları anlamaya çalışmalarını öneririm.
Kurumlarda "kaynak yönetiminin geriye dönük analizi" net ölçüler konarak yapılmıyorsa, yapılan doğrular unutulacağı gibi gibi, yanlışlar da yapanın yanında kâr kalır. O zaman kaynak israfının önüne geçmek mümkün olmaz. Böylesi bir ortamda anlatılan "başarı öyküleri" bir illüzyona dönüşür.
Öngörülen potansiyeli bilmiyorsak, 100 birimlik başarı yerine 25 birimlik pozitif sonuç yaratmayı abartarak anlatan kurnazlara inanmak zorunda kalırız. Fizibilite çalışmalarının geriye doğru sorgulaması mutlaka yapılmalıdır ki, yapılan yanlışlar durmadan tekrarlanıp durmasın.
IFC kredisi için uzmanlar geliyor: Fizibilite çalışması uzmanlığın namusudur. Bu temel yaklaşımı benimsiyorsak, bilerek ve seçerek hiçbir eksik ve yanlışa yer vermeyiz. Bir temel ilkeden, merkez düşünceden yoksunsak, niyetimiz ne olursa olsun yanlış yapma olasılığı artar.
Kağıt-Karton Ambalaj üretimine ilişkin fizibilite çalışmasının çevirileri yapıldı; IFC'ye gönderildi.
Bir süre sonra IFC'den üç uzman inceleme için geldi… Peter White diğer kredileri inceliyordu. Kağıt-Karton Ambalaj Projesi'ni L. Chip ve M. Chung adında iki uzman değerlendirdi. Biri Hintli diğeri Güney Koreli idi.
Makine-donanımların kapasite ve teknik olanaklar hakkında başka ülkelerde yaptıkları incelemelerden bilgileri vardı. İlk toplantıda tepe göz kullanarak "kapasite bütünlüğünü" nasıl gözettiğimizi anlattık. Kapasite bütünlüğünün üretim hatlarının oluşturulmasında ve iş süreçlerinin hızının belirlenmesinde etkilerine ilişkin kuramsal bilgelerimizle, uygulamacıların aktardıklarını pratik bilgileri sunduk.
Talep koşullarına ilişkin ülke içinde ve yakın çevresinde oluşumlara ilişkin değerlendirmelerimiz oldu. Özellikle Avrupa Ülkeleri'nde "tekli ürün ambalajlanmasına" ilişkin gelişmeler ile cam ev eşyası satışları arasındaki ilişkiyi açıklamaya çalıştık. Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerindeki "satın alma kalıbındaki değişme" üzerine pazarlamacıların saptamalarını ve kendi gözlemlerimizi paylaştık.
Faktör koşullarını da, yurtiçi ve yurtdışı bağlamı ile ortaya koyduk. Literatürden derlediğimiz bilgilerle, kağıt-karton üretimi, arz yapısı, firmaların oluşumu, rekabet yapısı ve olası gelişmelere ilişkin öngörülerimizi paylaştık.
Yurtiçinde kağıt-karton ambalajla ilgili tesislerin kapasite ve teknik olanaklarının listesini fizibilite çalışmasına ekledik.
IFC uzmanları dikkatle dinliyorlardı; değişik yapıda bir insan olan Hintli uzman gerçekten bıktıran sorular yöneltiyordu. Aynı soruları tekrar tekrar soruyor; çapraz yoklamalar yapıyor; en küçük bir çelişkinin farkına varırsa üstüne gidiyordu.
IFC uzmanları görüşmelere bir hafta ara verdiler. Biz de bu aradan istifade ederek Mersin'e giderek Soda Sanayi'nin yatırımlarına ilişkin görüşmeler yaptık.
M.Chung'la Şakir Paşa Havaalanında karşılaşıyoruz: Soda Sanayi'den İstanbul'a dönerken Adana'da Şakir Paşa Havaalanında IFC Uzmanı Chung'a rastladık. IFC'den bir başka kredi talebini incelemek için Adana'ya geldiğini söyledi… Elindeki torbadan Gaziantep'e gittiğini anladım. Bizim fizibilite çalışmasında ülke içi kapasite ve teknik olanakları anlatırken kullandığımız haritada Gaziantep'te Torkut Ambalaj'ı da incelediğimiz yazılmıştı. Üstüne gittim, telefon ederek soracağımı söyledim. Hemen çözüldü, bir fizibilite çalışmasını nasıl test ettiklerine ilişkin bilgi notunu gösterdi. Haritaya bakmış, en uzak yer olan Torkut Ambalajla ilgili yazdıklarımızı test etmek istemiş.
Duygusal, biraz da kibrimizin etkisiyle " Bay Chung biz o fizibiliteyi kendi kurumumuzun ve toplumumuzun kıt kaynaklarını bilerek hazırladık. Bizim gibi bir kurumun IFC gibi bir kredi kurumunu yanıltmada ne çıkarı olabilir? Bir ABD'li olsaydınız, bizi Tanzanya yurttaşı gibi görmenizi anlar; hoş görürdük. Siz Korelisiniz, Batı'nın kibir ve üstünlük inancını bilirsiniz. Sizin de o tavra karşı rahatsız olmanız gerekir. Bizim böylesi bir güvensizliği hak etmediğimizi sanıyorum; çok alındım" dedim…
Çeviriyi yapan arkadaşım, bazı cümleleri yumuşatıyordu; hemen düzelttiriyor; aynen söylemesini istiyordum.
Uzman çok olgun davrandı; kendisinin profesyonel bir uzman olduğunu, çalıştığı kurumunun ilke ve kurallarına uymak, kendini güven altına almak durumunda bulunduğunu; kendisini anlamaya çalışmamı istedi…
Görüşmeler tekrar başladığında Hintli uzman katılmadı… Koreli daha dengeli, gönlümüzü alan bir tutum sergiledi.
Çıkardığımız dersler: Her zaman olduğu gibi, akşamları yaşadıklarımı günlüklerime not etmişim. "Düşmanını öğretmen yap" başlığı altında şu hususları not etmişim:
1.Sosyal sorumluluk, insanın kendi işini en iyi yapma noktasından başlar. Alınganlık etmemelisin; adam kendi işini tam ve doğru yapmaya çalışıyor. Tam tersine seni sorgulayanlara saygı duymalısın.
2.Bundan sonra yapacağın her işin en ince ayrıntısına kadar denetleyen ciddiyette insanların bir yerde herhangi bir biçimde karşına çıkacağını her zaman göz önünde tutmalısın.
3.Kurumun ve ülkenin kaynağını etkin kullanmanın net bilgi alışverişinden geçtiğini, insan kaynağı, sermaye ve teknolojiyi iyi değerlendirmek gerektiğini biliyorsun. Yaptığın çalışmaları irdeleyenlerin gerçek dostların olduğunu düşüneceksin.
4.Önemli olan kendine hesap vermektir: Tüy bitmemiş yetim hakkı olan her kuruşun vebalını hissetmelisin. Kendi akıl terazinde kendi iç dünyanı rahatlatmayan işler yapmayacaksın.
5.Bildiklerinin çok az, bilmediklerinin çok fazla olduğunu biliyorsun. Bu söylemi içselleştirmelisin. Herkesten, her koşulda öğrenmelisin. "Düşmanını öğretmen yap" diyen Tibet Atasözünü akıldan çıkarmayacaksın.
Kağıt-Karton Ambalaj Projesi çalışmaları sırasında BİKSAN'ı incelettiğimiz Eric Carlson'dan, Chung'dan inceleme metodu öğrendim. Her iki uzmanı da şimdi saygıyla anıyorum.
Saha araştırması ve gözlerin tanıklığı: Şişecam'da çalıştığım her kademede, en küçüğünden en büyüğüne 'saha araştırmaları" yapmaya özen gösterdim. Saha araştırması ve gözlerin tanıklığından daha etkin bir öğrenme kanalı yok. Bir kurum saha araştırmasına ve çoklu katılımla sağlanan bilgilere dayalı "fizibilite-odaklı iş yapma" geleneği oluşturmamışsa, kaynak israfı kaçınılmazdır.
Saha araştırmaları konusunda özenin, kararlılığın ve katılımcılığın kuruma ciddi değerler kattığını düşünürüm.
Kağıt-Karton Ambalaj üretimine başlandıktan sonra sorunlar yaşandı; radikal kararlar alındı, geri dönüşler yapıldı. Kendi bakış açımdan, tesisin kuruluş kararlarını yönlendiren temel yaklaşımları, varsayımları ve zaman içinde gelişmeleri de bir sonraki yazıda ele alacağım.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar