Önemi yeniden gündeme gelen sektör: Tekstil, konfeksiyon
12-17 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek 8. İstanbul Moda Konferansı için 40 büyük alım grubunun İstanbul’a gelmesini beklediklerini belirten TGSD Başkanı Şeref Fayat , konferans sırasında yapılacak iş görüşmelerinin orta ve uzun vadede 2 milyar dolarlık bir iş hacmi yakalanmasına yol açacağını söyledi.
Fayat, “Bu kadar kötü haberlerin geldiği bir dönemde amacımız eğlenmek değil, iş konuşmak. O hafta modanın, tekstilin ve işin konuşulacağı bir hafta olacak. Türkiye’nin tekstil ve konfeksiyonda kendi pazarlamasına ihtiyacı var. Önemli ihracat pazarlarına yakınız. Ancak, modayı ve kaliteyi üretmeliyiz. Türkiye’nin ihracat potansiyelini daha da artırabiliriz” değerlendirmesini yapıyor.
Fayat, moda haftasında gerçekleşecek panelerden en önemlisinin ABD-AB arasındaki transatlantik anlaşması TTIP konusunda olacağını belirterek, “ABD’deki paydaşlarımıza Türkiye’nin TTIP anlaşmasına neden taraf olması gerektiğini anlatacağız. Türkiye’nin taraf olması ABD tekstil ve hazır giyim sektörüne de önemli katkıda bulunacaktır. Konferansta bunu iyi anlatmalıyız. Önümüzdeki bahar bu konuda Amerika’nın belirli eylaletlerinde de road-show’lar yaparak sektörümüzü daha iyi tanıtacağız” bilgisini de veriyor.
Tekstil-konfeksiyon sektörü ülkemiz istihdamı ve ihracatı açısından önemini koruyor. Birkaç yıl önce, bazı bakanlarca “Düşük ihraç ürünü tekstili terk edelim” tartışması yapılıyordu. Bugün bir yandan kilo ihraç değeri daha yüksek olan, teknik tekstil ve özel alan savunma sanayii, avcılık ve hafta sonu kıyafetleri alanlarındaki konfeksiyon ürünlerinin üretimlerinin artması ve ihracatı sektörün önemini yeniden ortaya koyuyor.
Sektör hem ihracat içindeki payı, hem istihdamdaki yoğunluğu, hem de kadın istihdamı oranının yüzde 50’lerde olması ile önemini ortaya koyuyor. İhracat açısından baktığımızda, ihracatta ilk sırayı yüzde 15 pay ile otomotiv sektörü alırken onu yüzde 13’lük payıyla tekstil-konfeksiyon izliyor. Kimya sektörünün payı ise yüzde 12. GSMH ‘da toplam üretim içersinnde de tekstil-konfeksiyon yüzde 11’lik paya sahip.
İstihdam açısından baktığımızda sektörün kayıtlı ve kayıtsız istihdamı toplam istihdamın yüzde 11’ini oluştururken, 2014 yılında en çok yeni istihdama neden olan sektör de tekstil. Tekstil sektöründe istihdamın yarısını kadın işçilerin oluşturuyor olması da kadın emeğini en çok kullanan sektörün tekstil-konfeksiyon olduğu gerçeğini ortaya koyuyor.
Tasarım moda ve yeni ürün geliştirmede de önemli gelişmeler sağlayan sektör, bir dönemin tartışmalarının uzağında üretim, ihracat ve istihdam açısından önemi yeniden gündeme gelen bir sektör oldu. 12-17 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirilecek 31. IAF Moda Kongresi yaratacağı yeni imkanlar açısından büyük önem taşıyor.
Saygıdeğer okurlarımın Kurban Bayramı’nı kutlarım.