Ödemeler dengesi ocakta beklendiği gibi, ama önemli olan sonrası

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Cari işlemler dengesinde geçen yıl ocak ayında 5 milyar dolar olan açık, bu yıl 2 milyar dolarda kaldı. Tam 3 milyar dolarlık bir iyileşme var. Bu farkın kaynağı da büyük ölçüde ithalat. Ödemeler dengesindeki tanımıyla geçen yılın ocak ayında 18.7 milyar dolar olan ithalat, bu yıl 16.1 milyar dolarda kaldı. Yani cari açıktaki 3 milyar dolarlık azalmanın 2.6 milyarı ithalattaki gerilemeden kaynaklandı. 

Ocak ayları itibariyle ihracat ise neredeyse aynı düzeyde. Bu yıl, geçen yıla göre yalnızca 61 milyon dolarlık bir artış var.

İhracat ve ithalata ilişkin rakamları yeni öğreniyor değiliz aslında. TÜİK, bu verileri daha önce açıkladı. Ama dış ticaret verileri ödemeler dengesi kapsamında daha değişik bir yöntemle dikkate alındığı için bu rakamları da aktarmak istedik.

Altının etkisi  

Cari açığın, ocak ayları itibariyle 3 milyarlık düşüşle 5 milyar dolardan 2 milyar dolara gerilediğini belirttik. Bu gerilemeyi yalnızca enerji faturasındaki hafifleme ya da ekonomik büyümenin yavaşlamasına dayalı bir ithalat azalmasıyla açıklama şansımız yok. 

Kimi yıl ihracatı, kimi yıl ithalatı yukarı iten ve bağlı olarak cari dengeyi de etkileyen altın var ya altın... Bu yılın ocak ayı itibariyle de altın yine devreye girmiş görünüyor.

Geçen yılın ocak ayında 212 milyon dolar olan altın ihracatı bu yıl 1.3 milyar dolara çıktı. Altın ithalatı ise 387 milyon dolardan 222 milyon dolara geriledi. Bir başka ifadeyle ocak ayları itibariyle geçen yıl net 175 milyon dolarlık ithalat yapılmışken, bu yıl net 1 milyar 76 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilmiş oldu. Yani, 175 milyon doların sıfırlanması ve 1 milyar 76 milyon dolar artıya geçilmesiyle altın, cari işlemler dengesine 1 milyar 251 milyon dolarlık bir katkıda bulundu.

Cari açık, tam ifade edersek 2 milyar 980 milyon dolar geriledi. İşte bu gerilemenin 1 milyar 251 milyon doları altından kaynaklandı. Yani cari açıktaki altın hariç gerileme 1 milyar 729 milyon dolar oldu.

Ocakta çok para geldi 

Ocak ayında 2 milyar dolar cari açık verdik; ama finans hesabından gelen para açığın çok üstünde gerçekleşti. Ocakta 1.6 milyarı doğrudan yatırımlar, yine aynı miktarı portföy yatırımları, 4.3 milyarı da diğer yatırımlar için olmak üzere toplam 7.5 milyar dolarlık döviz girişi oldu. Gelen döviz, ihtiyaç duyulandan öylesine fazlaydı ki, Merkez Bankası bu dövizin 4 milyar dolarını kasasına koydu. Ocakta, net hata ve noksan kalemi de negatif 1.5 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Önemli olan ocak sonrası

Altın ihracatı devreye girdi, az cari açık verdik. Henüz iç piyasada çalkantı başlamamış, faiz tartışması ayyuka çıkmamıştı, çok para girişi oldu. Geçen yıl ocakta dövizin tırmandığı, Merkez Bankası'nın ara toplantıya giderek faiz artırdığı bir süreç yaşamıştık ve o ay Merkez Bankası rezervinden 5.8 milyar dolar kullanmak zorunda kalmıştık, çünkü dışarıdan para gelmemişti. 

Şimdi bu yıl ocakta tam tersi bir tabloyla karşı karşıyayız. Piyasalar açısından her şey çok iyi gitmedi, ama öyle dramatik bir kötü gidiş de söz konusu değildi. Ne var ki ocak ayı geride kaldı. Geçen yıl ocakta ortaya çıkan tartışmalar, bu yıl şubatla birlikte gündeme gelmeye başladı. Dolayısıyla, bire bir aynı olacağı söylenemez elbette ama, geçen yılın ocak ayındaki sıkıntıları bu yıl şubat ve bugüne kadarki dönemi itibariyle martta yaşadığımızı söyleyebiliriz.

Dolayısıyla ödemeler dengesinde ocak ayı gerçekleşmesini güzel bir veri seti olarak bir köşeye koyalım; ama şubat ve mart aylarını biraz kaygıyla bekleyelim. Bu aylarda da ocakta olduğu gibi yine çok büyük cari açıklar vermeyebiliriz. Ne var ki, finans hesabında da öyle yüklü girişler görmeyebiliriz. Hem zaten rahat nefes almamıza yetecek ölçüde döviz girişi olmazsa, hangi parayla cari açık vereceğiz ki?  

aktas-015.png

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar