Ocakta İŞKUR’a kayıtlı işsiz sayısında artış nereden kaynaklanıyor?
Arkadaşımız Mehmet Kaya’nın haberinde İŞKUR verilerine göre ocak ayında kayıtlı işsiz sayısında artış olduğu, toplamda kayıtlı işsizin yüzde 43’ü geçtiği bilgisine yer veriliyor. Bu artışın nedeni olarak istihdamın artırılmasına yönelik politikalarda, desteklerde İŞKUR’a kayıtlı olunması koşulunun getirilmesi olduğu bilgisi haberde yer alıyor.
İstihdam seferberliği beklenirken özellikle yeni işe alınacakların vergi ve sigortalarının tamamının karşılanmasına yönelik program, sadece İŞKUR’a kayıtlı işsizlerin istihdamında geçerli olacağı şartı, İŞKUR’daki kayıtlı işsiz sayısının artması sonucunu getirdi.
Kayıtlı işsizlik toplamda yüzde 43’ü aşarken, erkeklerde kayıtlı işsizlik yüzde 38.77, kadınlarda ise yüzde 49.67 düzeyine ulaştı.
TEPAV’ın Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına dayalı hesaplamalarında 2016 Haziran ayında zirve yaparak en yüksek seviyesi olan 3 milyon 949 bin tepe noktasını gören kadın istihdamı, 2016 yılı Kasım ayında 140 bin 363 azalarak 3 milyon 809 bin 271’e geriledi. Bu önceki yıllarda görülmedik önemli bir kadın istihdam kaybı olduğunu ortaya koyuyor. Bunda bankacılık sektöründe istihdam azaltışının önemli rol oynadığı belirtiliyor.
Kaya’nın haberinde yer alan bir diğer bilgi de 2016 yılı Kasım ayında aktif sigortalı sayısındaki gerileme. 2015 yılının Kasım ayında 14 milyon 802 bin olan ücretli çalışanlar sayısı, 2016 Kasım'ında 14 milyon 731 bine gerilemiş durumda.
Bütün bu rakamlar istihdam artışı konusunda bir seferberliğin başlatılması gerektiğini ortaya koyuyor. İşsizliğin yüzde 12.1’e yükselmiş olması da bunun gerekliliğini ortaya koyan bir başka gösterge olarak karşımıza çıkıyor.
İŞKUR’a kayıtlı işsizlerin işe alınması halinde verilen destekler işsizliği azaltıcı sonuçlar verebilecektir. Kapasitelerini artırmak isteyen işletmeler bundan yararlanarak yeni işçi alımları yapacaklardır. Bu konuda yeni işçi alımlarının yapıldığı konusunda da haberler alıyoruz.
Ama istihdam artışı ve işsizliğin yüzde 10’ların altına çekilebilmesi için bunun yanı sıra yeni yatırımlara ve üretim artışına ihtiyaç vardır. Turizm sektörünün canlanması ise hizmet sektöründeki istihdam artışı ile işsizliğin azalmasına kapı açacaktır. Türkiye yeniden yüzde 5 seviyesinde büyüyerek, her yıl nüfusa bağlı olarak emek piyasasına arz olan 1 milyon yeni iş talebini karşılayabilir. İşsizliğin doğrudan yatırım, üretim ve büyümeyle bağlantısı olduğu unutulmamalıdır.