Ocak ayı fon performansları ve beklentiler
2024 yılının ilk ayını tamamladık. Piyasalar yılın sonunda daha sakin ve hacimsiz geçti ancak ocak ayı ile birlikte hareketlenmeyi hem yurt içi hem de yurt dışı piyasalarda izliyoruz. Genel olarak değerlendirdiğimizde; yerel varlıklar için Kasım-Aralık döneminden farklı olarak artan risk iştahını gözlemliyoruz. Yılın başında yabancı yatırım bankaları ve kredi derecelendirme kuruluşlarından gelen olumlu değerlendirmeler ile başta bankacılık sektörü, sonrasında teknoloji ve sınai endeks ile birlikte Borsa İstanbul’da %14’e yakın getiri mevcut.
Globalde ise yeniden yükselmeye başlayan ABD tahvil faizleri ve güçlenen dolar endeksi başta kıymetli madenler olmak üzere riskli varlıklarda baskı yaratıyor. Yurt dışı endekslerin yapay zeka ve çip teknolojilerindeki beklentiler ile güçlü kalmaya çalıştığını takip ettik. Ayın son günü kritik Fed faiz kararını izledik. Beklentilere paralel şekilde faiz sabit bırakıldı ancak karar metninde yer alan ifadeler ve Fed Başkanı Powell’ın değerlendirmeleri piyasalarda volatiliteye neden oldu. Fed Başkanı Powell’ın enflasyon ve faiz indirimleri hakkında “Yüzde 2'lik hedefe sürdürülebilir şekilde ulaşmak için biraz daha güvence görmek istiyoruz” ve “Yakın vadede Komite'nin faizleri azaltma yönünde bir kararlılığa geleceğine düşünmüyorum, riskleri değerlendireceğiz ve kararımızı önümüze çıkar verilere göre vereceğiz” mesajıyla birlikte Mart ayında faiz indirim beklentilerinin gerilediğini görüyoruz. Bu durum faiz indirimine dair tarih beklentisi içindeki piyasaların risk iştahını bozdu ve endeksler ayın son günü negatife döndü.
Fonların aylık performansına baktığımızda da yukarıda bahsettiğimiz seyri görmek mümkün. Ocak ayının getiri lideri yerli teknoloji hisse senedi fonları oldu. Bu fonlarda ortalama getiri %25 üzeri olarak gerçekleşti ve %13,7 getiri sağlamış olan BIST100 endeksi üzerinde performans gösterdi. Getiri sıralamasında ilk 50’nin çoğunluğu hisse senedi fonlarından oluşuyor. Tefas’ta işlem göre hisse senedi fonlarına detay baktığımızda 98 fonun tamamı pozitif getiri ile ayı kapatırken, 56 fonun BIST100 getirisi üzerinde getiriyi yatırımcılarına sağladığını görüyoruz. Borsa İstanbul’a yatırım için fonların neden önemli olduğunu bu rakamlardan değerlendirmek mümkün. Yabancı yatırımcı ilgisinin devamı Borsa İstanbul’u bu sene içinde önemli bir yatırım teması yapıyor. Yerli hisse senedi fonları akabinde yabancı teknoloji içerikli fonların getiri sıralamasında öne çıktığını görüyoruz. Teknoloji içerikli fonlar içinde çip/robotik ve oyun temasına yatırım yapanların yılbaşından itibaren getirileri %5-10 arasında değişiyor. Kısa vadeli beklentilerde bozulma olsa da Fed’in yıl içinde faiz indirimlerine başlayacağı söylemi ve dolar/TL kurunda artış beklentileri yabancı hisse içerikli fonlarda orta-uzun vadede getiri görmek mümkün.
Yabancı hisse/ETF ağırlıklı fonlar içinde düşük ve negatif getirileri ise temiz enerji, tarım/gıda ve elektrikli araçlar temalı fonlarda görüyoruz. Maalesef özellikle temiz enerji temasının, Rusya-Ukrayna savaşı ve akabinde ortaya çıkan enerji tedarik sıkıntıları ile ikincil öneme düştüğü ve buna yatırım yapan şirket hisse performanslarının vasatın altında kaldığını söyleyebiliriz. Ocak ayının düşük performanslı fonları, dolar endeksindeki yükseliş ile fiyatı baskılanan altın/gümüş fonları ile artan CDS ile döviz bazında negatif getiriye sahip Eurobond/ Döviz Sukuk fonları oldu. Bu fonları da orta/ uzun vade değerlendirmek önemli olacaktır. Daha düşük riskle yatırımını değerlendirmek isteyen yatırımcılar için para piyasası fonları, mevduatın üzerinde getirilerini devam ettirdi. Kategori bazlı getiri sıralamasından ilk 15 içinde olan para piyasası fonlarında, mevduata denk getirilerin %44-45 bandında olduğunu söyleyebiliriz. Yatırımcı tercihlerini değerlendirdiğimizde, para girişinin özellikle döviz mevduat/ katılma hesabı ağırlıklı serbest döviz fonlarında olduğunu görüyoruz. Bu fonlar döviz birikimler için düşük volatilite ile mevduat üzeri getiriyi sağlar durumda. Yatırımcı adetlerine baktığımızda ise ağırlıklı yabancı teknoloji fonlarına girişleri görüyoruz. Son olarak bir önemli noktayı vurgulamakta yarar var; piyasalarda kısa vadede değişkenlik çok yüksek olabiliyor. Yukarıda örneklerini paylaştığım gibi aylık bakıldığında güçlü getiri sunan fon veya finansal varlıklar, yıl içinde negatife dönebiliyor. Bu nedenle portföyde farklı varlıkları bulundurup ve kısa vadede ihtiyaç duyulabilecek miktarları dışarda bırakıp uzun vadeli yatırımı değerlendirmek önemli.