OAİB ve çocuklarımız...
Ferit Barış PARLAK
AYRINTI
[email protected]
Geçtiğimiz Cumartesi...
Rahmi Koç Müzesi'nde...
Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri'nin (OAİB) altıncısını düzenlediği 'Ulusal Mobilya Tasarım Yarışması' ödül törenindeydik.
Ödül töreni enflasyonu yaşanıyor memlekette ama o ödül töreninin bir ayrıcalığı vardı...
* * *
Zenginlik...
Kişiye göre, topluluğa göre, ülkeye göre yüzlerce tanımı var zenginliğin...
İşte o tanımlar arasında, soruyla karışık bir ikisi var ki...
Şöyle:
"Fakirinin altında dahi otomobil olan ülke mi zengindir, varlıklısı da toplu taşımayı kullanan ülke mi?"
"Genç nüfusa sahip bir ülke mi zengindir; çalışkan, araştırmacı, üreten ve eğitimli nüfusa sahip bir ülke mi?"
* * *
Ciddi bir araştırmanın sonuçları şöyle diyor:
Kişi başına düşen gelirin 2 bin 500 doların altında olduğu ülkelerde, sokakların temizliğinde çalı süpürgesi kullanılıyor...
Gelir 5 bin doları bulup aştığında, süpürgenin cinsi plastiğe dönüyor...
Gelirler 10 bin dolara yaklaştığında küçük ama gürültülü makineler işi devralıyor...
15 bin dolarda ise büyük makineler kullanılmaya başlıyor...
Gelirin 25 bin doları aştığı ülkelerde ise makineye de gerek duyulmuyor, çünkü insanlar sokakları kirletmiyor!
(Çankaya'nın dahi ara sokaklarında çalı süpürgesi kullanılıyor, şahidim!)
* * *
Zenginlik, gelir, refah, büyüme, kalkınma...
Bunlar için üretmeye; sadece üretmeye değil, katma değeri yüksek ürünleri üretmeye ihtiyaç duyuluyor.
Katma değeri yüksek ürünlerin üretimi ise 'teknik bilgi' den geçiyor.
Tasarımdan geçiyor...
Kalıptan geçiyor...
Patentten geçiyor...
Araştırmadan, geliştirmeden, yetenekten, bilgiden geçiyor...
Bunların tamamına sahip olmak ise çocuklarımızı eğitmekten, yetenekleri zamanında fark etmekten ve yönlendirmekten geçiyor.
* * *
Hep diyoruz ya, bizim ihraç ürünlerimizin kilosu 1 birimken, Almanya'nın ki 4 birim, ABD'nin ki 7 birim, Kore'nin ki 8 birim diye...
OAİB'nin ödül töreninde Bakan Çağlayan'da söyledi:
"Biz mobilyanın kilosunu 2.4 dolara satıyoruz.
İtalya 6 dolara satıyor.
Almanya ise 6.5 dolara satıyor."
OAİB Başkanı Ahmet Kahraman ekledi,
"Bu gençlerle kısa zamanda onları geçeriz."
* * *
Dedim ya, "Farklıydı bu ödül töreni..."
Müzeyi, hem de bir tatil sabahında, ilkokul ve ortaokul çağlarında onlarca çocuk doldurmuştu...
O çocuklardan bazıları ödül de aldı...
Ödül alan çocuklardan bazıları ise yurtdışına gönderilecek, mobilya tasarımı konusunda marka olmuş okullarda eğitim alacak.
İşte o çocuklardan hemen arkamda oturanı ödül almadı ama ödülü hak ettiğini anladı.
Çağlayan'ın, "Almanya mobilyanın kilosunu 6.5 dolara satıyor." cümlesinden sonra, annesine dönüp, "Benim mobilyanın fiyatı Almanya'yı geçmiş anne. Kilosu 15-20 dolar eder." tahmininde bulundu.
Diğer çocuk kahve arasında, "Daha çoooook çalışmamız lazım!" diye söyleniyordu.
Bize ise, bugün, bu köşede, "Bu çocuklarımıza biraz daha fazla destek verelim." çağrısı yapmak düştü.
Yazara Ait Diğer Yazılar
Tüm Yazılar