Nükleerin yükünü güneşe çektireceğiz
Türkiye’nin ilk nükleer santralinin temeli önceki gün atıldı. Rusya Lideri Vladimir Putin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı temel atma töreni, sadece Türkiye’de değil, uluslararası medyada da geniş yankı buldu. İki ülke, aralarındaki köklü ve yoğun enerji ilişkilerine yeni bir boyut ekleme yolunda önemli bir adım daha atmış oldu.
Nükleer güvenli mi? Atıklarını nasıl bertaraf edeceğiz? Çevreye etkisi ne olur? Bunlar geniş kamuoyunda en çok sorulan sorular arasında. Bu konuda görüşler muhtelif ve uzlaşma noktası bulmak kolay değil.
Ancak nükleer santrallere enerji, daha doğrusu elektrik piyasası çerçevesinden bakılırsa belki farklı bir noktaya gidilebilir. O halde bunu yapmaya çalışalım.
Şimdi her biri 1200 MW’den toplam dört üniteden oluşacak 4800 MW’lik bu yeni kapasitenin Türkiye elektrik sisteminde önemli bir baz yük kurulu gücü temsil edeceği ortada. Hesaplamalara göre Türkiye’nin bugün itibariyle ürettiği elektriğin yaklaşık yüzde 10’una karşılık gelebilecek bir miktardan söz ediyoruz.
Şimdi de kurulacak bu santralde üretilecek elektriğin maliyetine gelelim. Devlet bu santralde üretilecek elektriğe ilk 15 yıl boyunca kilovatsaat başına 12.35 dolar/cent’lik fiyat alım garantisi sundu. Şu anda piyasada elektrik fiyatları 4 dolar/cent’ler mertebesinde. Bu durumda Akkuyu Nükleer Santrali ekonomik açıdan çok da akıl kârı görünmüyor. Üstelik elektrik fiyatlarının ileride artacağı gibi bir öngörüde bulunmak da kolay değil. Çünkü yerli ve yenilenebilir kaynaklar teknolojik gelişmelerin de katkısıyla elektrik üretim maliyetlerini aşağı çekmeye devam ediyor. Bu düşüşün devam etmesi de bekleniyor. Öyle ya, çok değil daha geçtiğimiz yıl boyunca Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynak alanı ihaleleri ile rüzgar santrali bağlantı kapasitesi ihalelerinde “ne kadar ucuza elektrik üretilecek” diye konuşuluyordu.
Yani güneş, rüzgar, biyokütle ve jeotermal gibi hem yerli hem de yenilenebilir kaynaklardan ucuza elektrik üreterek, daha yüksek fiyatlardan üretim yapacak nükleer santrali finanse etmiş olacağız.
Olaya bir de bu cepheden bakmakta yarar var. Ha, tamam, nükleer teknoloji alanında bilgi birikimi ve yetişmiş insan kaynağı gibi kazançlarınız olabilir. Ama nereye kadar?