Not artırımının bankalar üzerine olası etkileri
Sadrettin Bağcı / Yatırım Finansman
18 yıl aranın ardından Türkiye Fitch Ratings tarafından tekrar "yatırım yapılabilir ülke" seviyesine yükseltildi. Umarız diğer rating kuruluşları da Fitch'in izlemiş olduğu yolu takip ederler.
Fitch'in diğer rating kuruluşlarına göre daha hızlı aksiyon alabileceğini bekliyorduk ama açıkçası beklentimiz not artışından ziyade görünümün yükseltilebileceği şeklindeydi. Bu nedenle de bankacılık sektörü ile ilgili beklentilerimizi gözden geçirdik.
Ekonomi tarafındaki olası etkilerin detaylı analizini değerli ekonomistlerimize bırakmakla birlikte aşağıdaki ana başlıklar doğrultusunda bankacılık sektörüne olası etkilere değinmek istedik.
i. Yurtdışından gelen sermayenin miktarında bir artış ve kalitesinde (daha uzun vadeli portföy yatırımları ve doğrudan yabancı yatırımlarda artış) ise bir iyileşme olabilir
ii. Türk Lirası değerlenme baskısı yaşayabilir
iii. Bu değerlenme etkisi ile enflasyonun aşağı meyli belirginleşir
iv. Faizlerin aşağı yönlü eğilimi güçlenir
Bu gelişmelerin bankacılık sektörüne olası etkilerini ise aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz.
i. Fonlama maliyetlerindeki aşağı yönlü trend kısa vadede devam eder. Bu nedenle de kredi / mevduat faiz farkı arasındaki olumlu gelişme 2013 yılı ilk çeyreğine taşınır. Biz not artırımı öncesinde bunun 2012 yılının son çeyreğinde zirve yapabileceğini düşünüyorduk
ii. Kredi talebinde, hemen olmasa da, önemli bir kıpırdanma olabilir. Özellikle Türk Lirası'nın güçlü seyri ithal ürünlerin fiyatlarının cazip kalmasını sağlayarak özellikle 2013 yılı başlarından itibaren kredi artış hızını ivmelendirebilir
iii. Aktif kalitesi kısa-orta vadede güçlenebilir. Beklenenden hızlı kredi büyümesine bağlı olarak sorunlu kredi oluşumu gerileyeceği gibi tahsilat tarafında iyileşme yaşanır ve bu da banka karlarının daha hızlı artmasına olanak sağlayabilir
iv. Sermaye yeterliliğinin artması söz konusu olacaktır. Bazı aktiflerin risk ağırlığının ülke notunun artması ile birlikte düşmesi ve bunun da bankaların sermaye yapılarına olumlu katkı sağlayarak büyüme trendine destek vermesi beklenir
Bahsedilen etkiler kısa vadede banka hisselerindeki pozitif ayrışmanın devam edebileceğini teyit eder niteliktedir. Bankacılık sektörü hisseleri bizim tahminlerimize göre mevcut durumda 9.88x F/K ve 1.35x F/DD değeri oranları ile işlem görmekte. Yakın dönemde faiz oranlarının %7 seviyesinin altında sarktığında F/K oranlarının 11x, F/DD oranlarının ise 1.6x seviyelerine yaklaştığını görmüştük. Mevcut durumda değerleme oranlarının yine bu seviyelere yakınlaşabileceğini düşünüyoruz. Bu nedenle de 2013 yılı ortalarına kadar portföylerdeki banka hissesi ağırlığının görece daha yüksek tutulabileceğini düşünüyoruz.
Orta-uzun vadede ise (2013 yılı ikinci yarı), Orta Vadeli Program'ın bir not artırımı doğrultusunda dizayn edildiğini varsayamından yola çıkarak, fon akımlarının cari açık üzerinde bir tehdit olmaktan çıkartacak "ılımlı büyüme" senaryosunun devreye girmesi beklenebilir. Bu da sıkılaştırıcı politikalar manasına gelir ki, 2013 yılının ikinci yarısında faizlerin yukarı yönlenebileceğini ve banka hisseleri için çok da cazip olmayan bir dönem olarak adlandırılabilir.