Nohut ve mercimeğe devlet müdahalesi ithalatı durdurur mu?
Yaklaşık 25 yıl önce bakliyat ürünleri devlet destekleme alımı kapsamından çıkarıldı. Türkiye'nin bakliyat üretimi hızla düştü. O yıllarda mercimek üretiminde ve ihracatında, nohut ihracatında dünya lideri olan Türkiye, uygulanan yanlış politika nedeniyle bu ürünlerde net ithalatçı yani dışa bağımlı hale geldi.
O yıllarda yapılan hatanın faturasını 25 yıldan beri bu ülkede yaşayan herkes ödedi. Ödemeye devam ediyoruz.
Bakliyat ürünleri devlet destekleme alımı kapsamındayken, 1980'li yıllarda dünya mercimek üretiminin yüzde 40'ı Türkiye'de üretilirdi. O dönemde mercimek ihracatının yarısı Türkiye'den yapılırdı. Nohut üretiminde ise yüzde 14 paya sahip olan Türkiye, ihracatın yüzde 60'ını gerçekleştiriyordu. Yıllık bakliyat üretimi 2 milyon tonun üzerindeydi. Bunun yaklaşık yarısı tüketilir, diğer yarısı ihraç edilirdi.
Hatırlayanlar olacaktır arz fazlası mercimeğin tüketimi için Prof. Dr. Ayşe Baysal televizyonda mercimeğin yararlarını, neden tüketilmesi gerektiğini anlatırdı.
Dünyada üretim artarken, Türkiye'de düştü
Türkiye, nohut,mercimek,fasulye üretimini azaltırken dünyada bu ürünlerin üretimi arttı. Bir örnek vermek gerekirse, Birleşmiş Milletler Dünya Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, 1980 yılında dünya mercimek ekim alanları 2.1 milyon hektar iken 2016'da 5.4 milyon hektara ulaştı. Sadece ekim alanı artmadı.Verimlilikte de yüzde yüzü aşan oranlarda artış oldu. 1980 yılında 1.2 milyon ton olan dünya mercimek üretimi 2016 yılı itibariyle 6 milyon 316 bin tona ulaştı.
Türkiye, yanlış politikalarla bakliyat ekiminden uzaklaşırken o yıllarda mercimek üretimi olmayan Kanada, doğru ve akılcı bir devlet politikası ile mercimek üretimine girdi. Bugün dünya mercimek üretiminin yüzde 50'sinden fazlasını Kanada üretiyor. Yaklaşık yüzde 17'sini Hindistan üretirken, Türkiye yüzde 5 civarında bir paya sahip.
Rusya ve Kazakistan üretimi destekliyor
Son yıllarda Kazakistan mercimek üretimine, Rusya ise nohut üretimine girdi. Kazakistan'da 150 bin ton civarında kırmızı mercimek üretiliyor. Rusya'nın ise 200 bin ton civarında nohut üretimi var. Fakat bu ülkeler hububat ürünlerinde olduğu gibi bakliyatta da üretimi ciddi olarak destekliyor ve dünya piyasalarında etkin bir konuma gelmek istiyor. Yakın gelecekte "Kazak mercimeği", "Rus nohudu" diye piyasada daha yoğun olarak yer alacaklar.
Türkiye'nin ithalatta diretiyor
Dünya bakliyat üretimi artarken,Türkiye üretim yerine ithalatta diretiyor. İthalatın en çok yapıldığı ürün olan mercimeğe bakıldığında Türkiye, 2012 yılında 144 bin ton kırmızı, 24 bin ton yeşil mercimek ithal ederken, 2017'de kırmızı mercimek ithalatı yaklaşık 343 bin tona, yeşil mercimek ithalatı ise 26 bin tona ulaştı. İthalata ödenen döviz bu dönemde 100 milyon dolardan 240 milyon dolara yükseldi. İthal edilen mercimeğin önemli bölümü işlenerek ihraç ediliyor. İhraç edilen mercimek Türkiye'de üretilse hem ülkeye katma değeri yüksek olur, hem üreten çiftçi hem de ihraç edenler kazanır.
Diğer iki önemli bakliyat ürünündeki ithalata bakıldığında, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre nohut ithalatı 2016'da 71.2 bin ton iken 2017'de 90.2 bin tona ulaştı. Kuru fasulye ithalatı ise aynı dönemde 56.6 bin tondan 30.5 bin tona geriledi.
Destekler üretimi hareketlendirdi
İthalatın hızla artması nedeniyle üretimin yeniden teşvik edilmesi için 2008 yılında nohut,mercimek ve kuru fasulye üreticilerine fark ödemesi, prim verilmeye başlandı. 2008'de kilo başına 10 kuruş olarak belirlenen prim, 7 yıl boyunca artırılmadı. 2015 yılında üç üründeki prim desteği kilogram başına 10 kuruştan 20 kuruşa çıkarıldı. 2016'da 30 kuruşa, 2018'de ise 50 kuruşa yükseltildi.
Destekleme priminin başlangıçta düşük olması üretimi çok fazla etkilemedi. Ancak kilogram başına prim 50 kuruşa yükselince özellikle nohut üretiminde ve yeşil mercimekte üretim artışı oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun 2018 Bitkisel Üretim 1.Tahmini'ne göre, 2017'de 30 bin ton olan yeşil mercimek üretimi 2018'de yüzde 26.7 oranındaki artışla 38 bin tona ulaşması bekleniyor. Kırmızı mercimek üretimi ise aynı dönemde 400 bin tondan yüzde 12.5 düşüşle 350 bin tona geriledi. Nohut üretimi yüzde 17 oranındaki artışla 470 bin tondan 550 bin tona çıkması tahmin ediliyor. Kuru fasulye üretiminde yüzde 3.8 düşüşle 239 bin tondan 230 bin tona düşecek.
Devlet müdahalesi piyasayı nasıl etkiler?
Nohut ve yeşil mercimek üretiminin artması ile piyasada fiyatın düşmesini önlemek ve çiftçilerin mağdur olmaması için devlet bu iki ürüne müdahale etti.Toprak Mahsulleri Ofisi, yaklaşık bir ay önce tonu 3 bin 250 liradan nohut ve dün itibariyle tonu 3 bin liradan yeşil mercimek alımı yapmaya başladı. Devletin bu müdahalesi üreticinin maliyeti üzerinde bir fiyat oluşumunu sağlarsa ve çiftçi bakliyat ürünlerinden para kazanırsa üretime devam eder. Üretici zarar ederse,para kazanamazsa üretimi sürdüremez.
Özetle, Türkiye ithalat bağımlılığından kurtulmak için bakliyat ürünlerini daha çok desteklemek zorunda. Çiftçi para kazanırsa üretim sürer. Kendi çiftçinize vermediğiniz parayı,desteği başka ülke çiftçilerine öderseniz ithalat daha çok artar. Bunun faturasını herkes öder.