New York’a bedava Wi-Fi
Bizim, “New York” olarak bildiğimiz, ama New York şehrinin 5 bölgesinden en medyatik olanı Manhattan’da belediye, bedava ve hızlı Wi-Fi (kablosuz internet) hizmeti sunmaya başladı. İndirme hızı 280 Mb, yükleme hızı 317 Mb. Bu hız, aynı bölgede ev ve iş yerlerine sunulan internet hızının 10 katı. Ve bedava. Ancak bu hız, aynı anda kaç kişinin ne tür indirme-iletme yaptığına bağlı.
LinkNYC Wi-Fi noktalarının yerleri bir yıldır saptanıyordu. Eskiyen ve kullanılmayan telefon kulübelerinin yerine yerleştirilen Wi-Fi hotspot’ları şimdi şehirde çoğalmaya başlayacak. İnce uzun dikdörtgen prizma şeklindeki hotspot’un iki yüzünde dijital ekranda reklamlar, şehirle iligili bilgiler, duyurular yer alacak.
Temmuza kadar 500 Wi-Fi noktası hizmete girecek. 2020 yılında en az 4 bin 450 nokta çalışıyor olacak. Buradaki Mb, indirme, iletme gibi kavramları somutlaştırmak için:
3Mb boyutunda bir e-kitabı 56 Kb hızda “indirmeye” çalışırsanız, en uygun koşullarda, 9 dakika 45 saniye sürer. Yani, internete o sırada büyük bir hücum yoksa, teknik koşullar uygunsa... Ama 1.5 Mb hızınız varsa, süre sadece 21 saniye 3 salise’dir. 6 Mb hızınız varsa 5 saniye 3 salisede kitap ekranda! Gigabit hızda bu, tıkla, hop, indi...
10 Mb boyutunda bir paketi, 56 Kb hızda indirmek 32 dakika 30 saniye 4 salise sürer (yine en ideal koşullarda tabii). 1.5 Mb hızınız varsa 1 dakika 11 saniye 1 salise’de paket, ekranda hazır. Gigabit hızda bu, yine o an ekranda!
Megabit, saniyede 1 milyon bit hız anlamına. Gigabit, saniyede 1 milyar bit hız anlamına. Yani, sanki 24 şeritli otoyol gibi bir şey.
2 saatlik bir HD film, işte bu hızlı indirme sayesinde 30 saniyede ekrana çıkacak.
ABD’nin, ilan edilmiş genişbant hedefi 2020’ye kadar en az 100 milyon haneye, en az 100 Mb indirme, 50 Mb yükleme hızını “uygun fiyatla” sağlamak. Bu hedefin gerekçesi şu: “ABD, diğer ülkelerle kıyaslandığında hem en kapsamlı, hem en hızlı kablosuz ağ, hem mobil inovasyon konusunda dünya lideri olmalıdır.”
Türkiye’nin hedefi: Bilgi Toplumu Strateji Taslağında 2018’e kadar hanelerin en az yarısında en az 70 Mb, hanelerin tümünde en az 20 Mb hız sağlamaktı. Ama, Strateji’nin 2015-18 Nihai Belgesi’nde Eylem 14 başlığı altında şu yazılı: “2018 yılı için ülke genelinde minimum genişbant erişim hızının tespit edileceği, hanelerin belirli bir bölümü için yüksek hızlı erişim hedefinin ortaya konacağı ve belirlenen bu hedefler doğrultusunda uygulanacak politikalar ve hayata geçirilecek uygulamaların yer alacağı ulusal genişbant stratejisi hazırlanacaktır.” (s.102)
Zaten, ülkemizde sabit hat üzerinden genişbant kullananların üçte biri, “varla yok arası” 4-8 Mb bağlantı kuruyordu. 10-30 Mb bağlantı kuranların oranı % 58. Mobilde durum daha iyi: 100 Mb ve üzeri kullanıcı oranı yüzde 82. (BTK, Pazar Verileri, Haziran 2015).
Veriler, OECD’ye bakınca iyi değil: Bizde nüfusa göre sabit genişbant kullanım oranı yüzde 11, ama OECD ortalaması yüzde 28. Mobilde bizdeki oran yüzde 45, OECD’de yüzde 81.
Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) ile UNESCO tarafından kurulan Digital Gelişme İçin Genişbant Komisyonu’nun 2015 Raporu, bizim için karamsar verilerle dolu: Sabit hat internet sahipliğinde 73’üncülüğe düştük. Mobil internet sahipliğinde ise 75’inciyiz.
Bütün bu veriler önemli. Eğer vatandaşımız, şirketlerimiz, dünya ile hızlı ilişki kurmak istiyorsa, ürün ve hizmetlerini bol resimli, videolu iletmek istiyorsa illa ki 100 MB üzeri genişbant kullanmaları şart. Bu genişbantı kim sağlayacak? Telefon operatörleri. Bazı ülkeler, genişbant erişimi bir insan hakkı olarak kabul ediyor. Finlandiya bunu yasal hak olarak kabul eden ilk ülke olmuştu (2009). Zamanla başka ülkeler de benzer yasal düzenlemeler yaptılar.