Ne zaman 15 bin olur derken, 10 binin altına indik
Geçen hafta Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2015 yılının büyüme rakamlarını açıkladı. Türkiye ekonomisi 2015 yılında yüzde 4 civarında büyüdü. Şimdi herkes meşrebine göre değerlendirme yapıyor. Bazıları Türkiye’yi bir dizi ülke ile kıyaslayıp yüzde 4’ün neden başarı olduğunu anlatıyor. Kimileri ise Türkiye’nin uzun dönem ortalamasının altında bir hızla büyüdüğünü söylüyor. Her ikisi de doğru. Mesela portföy yöneticileri Türkiye’ye bakarken bizi Brezilya, Rusya, Güney Afrika ile kıyaslıyor. Bakın şimdi onların hepsinden daha iyiyiz. Hani biri çıkıp da “Şimdi bizim gibi ülkelere fon yatıranlar, Türkiye’ye gelmeyip de ne yapacaklarmış? Güney Afrika, Brezilya ya da Rusya’ya mı gideceklermiş?” dese, haklı. Ben bunun Türkiye’nin şansı olduğunu düşünüyorum. Yine aynı biçimde “Türkiye artık uzun dönem ortalamasının altında bir hızla büyüyor” dediğinizde de doğruyu söylüyorsunuz aslında. Ama ben geçenlerde açıklanan 2015 yılı milli gelir rakamının bir başka konuyu gündeme taşıdığını düşünüyorum: Daha kısa bir süre öncesine kadar 15 bin dolar kişi başına gelir hayal ediyorduk, şimdi 10 bin doların bile altına düştük. Ben kendimi bir nevi Dimyat’a pirince giderken, eldeki bulgurdan da olmuş gibi hissediyorum doğrusu. Gelin neden böyle düşündüğümü anlatayım bugün size.