Naylon poşetler çevre sağlığını tehdit ediyor

Yavuz DİZDAR
Yavuz DİZDAR yavuz.dizdar@dunya.com

Modern yaşamın bize sunduğu nimetlerin yanında getirdiği bir de ciddi külfet var ki, bu da çöp sorunudur. Zira daha sağlıklı olmak, daha iyi ambalaj anlamına geldiğinden beri, dışarıdan aldığımız ürünlerin ambalaj miktarı da giderek artmaya başladı. Çok değil 15-20 yıl öncesine dek kese kağıda doldurduğumuz ürünlerin çoğunu, hatta manavdan alsak bile, plastik ambalajlar içerisinde satın alıyoruz. Dahası camın ambalajdaki kullanımı giderek azalmakta. İçeceklerin büyük bir bölümü plastik ya da metal ambalajlarda sunulmakta. Bütün bunlara bir de pil gibi, ağır metal içeren ambalajları eklediğimizde, işin çevre kirliliği açısından maliyeti artık üstesinden gelinemez boyutlara çıkıyor. Zira ağır metaller aslında yeryüzünde bulunan maddeler değiller. Pillerin çöp kutularına atılması durumunda bile, bunlardan sızan kurşun gibi ağır metaller yağmur sularının etkisiyle toprağa ve oradan da yer altı sularına taşınmaktalar. İşin en tehlikeli boyutu da bu ağır metallerin bütün kaynak (içme) sularına bulaşmaları. Bu durumda sağlıklı su bulmak artık olanaksız hale geliyor.

Poşet kullanımını azaltmak zorundayız

8 Kasım'da Samsun Yerel Gündem 21'in konuğu olarak iki panele katıldık. Panellerden birinin konusu genetiği değiştirilmiş organizmaların gıda olarak kullanılmalarının sakıncalarıydı, ki sık sık dile getirdiğimiz bu konuya bugün değinmeyeceğiz. Buna karşılık diğer panelin konusu naylon poşet kullanımının getirdiği sakıncalardı. Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden iki değerli arkadaşımızın verdiği bilgilere göre dünyada yılda 500 milyon ila bir milyar arası plastik poşet kullanılmakta. Rakam çok büyük görünse bile, biraz düşündüğünüzde gerçeği yansıtmadığını siz de fark edeceksiniz. Bir hafta içerisinde yaptığınız market ve bakkal alışverişini hesaplar ve bunu alışveriş yapan nüfusla çarparsanız 500 milyon poşetin Türkiye'de bile küçük bir rakam olduğu ortaya çıkıyor. Söz konusu poşetler hepimizin evlerinde bir yerlerde biriktirilmekte. Bunların büyücek olanları çöp ambalajı olarak kullanılmakta, ancak küçük olanları birike birike sonunda atılmakta. Bu naylon poşetlerin doğal yıkımı ne yazık ki söz konusu değil. Yani siz bunu çöplüğe atsanız bile, mekanik aşınma ve yanma olasılıklarını dışlarsanız yüzlerce yıl orada kalacaklar demektir.

Naylon poşetlerin yakılarak ortadan kaldırılması da bir yere kadar çözüm sunmakta. Çünkü yakılarak imha edilmeleri atmosfere son derece zehirli bazı maddelerin salınması anlamına geliyor. Öyle ki, bazı araştırmalar bu tür yakım merkezlerinin çevresinde oturanlarda bazı kanser türlerinin arttığını ortaya koymakta. Dolayısıyla, naylon poşetlerin imha edilmek amacıyla yakılmaları, filtrasyon sistemleri yeterli tesislerde yapılmak durumunda. Dolayısıyla sorunun çözümü daha az naylon poşet tüketilmesinden geçiyor. Bize düşen file dönemine geri dönmek ya da sürekli kullanacağımız bez alışveriş torbalarına geçmek.

Geri dönüşüm büyük önem taşıyor

Çöplerin ortadan kaldırılmasının en doğru yolu kuşkusuz geri dönüşüm olarak adlandırılan süreç. Geri dönüşümün mantığı metal, cam ve plastik atıkların ayrı ayrı toplanması ve yeniden işlenmesidir. Ancak böyle bir geri kazanma süreci uygulanırsa, çevre zararları en aza iner ve ekonomik girdi sağlanabilir. Buna karşılık ayrıştırma zahmetli bir süreç. Vatandaşlar bireysel duyarlılık göstererek atıkları ayrı ayrı tasnif ederlerse bu işlem kolaylaşır. Aksi takdirde ise, belediyelerin çöp toplama birimleri ayrıştırmayı üstlenmek durumundadır.

Türkiye'de bugüne dek ayrıştırma ve geri dönüşümü başarıyla yürüten belediye sayısı fazla değildir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi böyle bir sistemi kurmuştur ve başarıyla yürütmektedir ama, diğer belediyelerin girişimleri genellikle göz boyama seviyesinde kalmıştır. Hatta çöp toplama amacıyla dağıtılan farklı poşetler bile genellikle geri toplanmamakta, çöpler topluca ayrılan bölgelere yığılmaktadır. Sözün özü, daha az poşet tüketmek ve çöplerimizi ayrıştırmak konusundaki duyarlılığımızı artırmak zorundayız.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar