Mustafa Su ve sektörün iletişimi
Sigorta sektörünü uzun yıllardır takip ediyorum. Sektör kendini ifade etmekte sıkıntı çekiyor. Yöneticileri medyada fazla yer almıyorlar. Yer almaları gereken zamanlarda da "reklam olur" diye bir adım geri duruyorlar. Gazeteci bir haber anında hızla ulaşacağı ve hızlı yanıt alacağı yöneticiyi tercih ediyor, sigorta sektöründe ne yazık ki bu tip yöneticilerin sayısı çok az.
Gazeteci sigorta sektörünü ve yöneticilerini çok iyi tanımıyor. Bunun yanısıra sigortacılık ile ilgili çok şey bilmedikleri için de haber yapmaktan da çekiniyorlar. Ya da kulaktan dolma bilgiler ile haber ve yazılar yazılıyor. İşin garip yanı bu yazılara da sigortacıların bir tepki göstermemesi. Kendileri hakkında yayımlanan olumsuz haberlere sektörün şirket ve yönetici düzeyinde cevap verdiğine ben tanık olmadım.
İletişim istenince başarılı yapılabiliyor
Sektörün iletişim sorunu ya başlığım, bunun ile ilgili olarak şunu söylemeliyim. Herkes iletişimci değil ama "Gerçek iletişimci" ve "Gerçek Basın Danışmanları" ile çalışanlar bu işi gayet güzel yapıyor. Geçtiğimiz haftalarda Liberty Sigorta Genel Müdürü Ragıp Yergin ve Ergo Yönetim Kurulu Başkan Vekili Akın Kozanoğlu'nun geniş geniş röportajları bütün gazetelerde yer aldı. İyi bir danışman şirket sizi iletişimde üst sıralara taşıyabiliyor.
Sigorta sektörünün haber değeri taşıyacak bir söylemi olduğunda ve bu bilgiyi gazeteciye ulaştıracak "Gerçek iletişimcsii" olduğunda farklı organizasyonlar içerisinde basında yer almak ihtiyacına da gerek kalmayacak. Bu konuda sigorta sektörünün yöneticilerine de çok büyük görev düşüyor. Yukarıda da belirttiğim gibi gazeteciye bir adım yaklaşan yöneticiye gazeteci on adım gelir. Yönetici olarak telefonlara çıkmazsan, randevu vermezsen, kendi programını bile TV'de seyredemeyip CD'sini istetirsen, sektöre de hizmet verdiğiniz şirkete de bir faydanız olmaz.
Mustafa Su'nun vedası kabul edilmedi !
Bunları anlatıp gelmek istediğim noktayı sektörü tanıyan kişiler anlamıştır. Konu tabii ki Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mustafa Su'ya gelecek. Sayın Mustafa Su'yu Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürlüğü'ne getirildiğinden bu yana tanıyorum. Görev aldığı şirketlere ve sektöre kazandırdıkları hakkında çok fazla bir şey söylememe gerek yok. Son yılında kariyerini taçlandırdığı Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği Başkanlık görevine geldiğinde bunun sektör için bir şans olduğunu düşünmüştüm. Çünkü sektörün iletişime pek önem vermeyen bir yönetici profili gerçeğinin yanında Sayın Mustafa Su gibi sosyal kişiliği ve iletişim becerisi yüksek bir kişinin sektöre büyük katkılar yapacağı bir gerçek. Bu arada Anadolu Hayat Emeklilik ve Anadolu Sigorta'da bulunduğu dönemlerde de hizmet verdiği kurumlarda çok önemli işlere imza attığını benim söylememe bile gerek yok.
Sayın Mustafa Su'nun dostluğunun öncelikli ve benim için çok değerli olduğunu belirtmeliyim. İlk TV programlarını, ilk röportajlarımı hep kendisi ile yaptım. Yaptığım işlerde bana hep "uğurlu" geldi Mustafa Bey. Benim için Mustafa Bey, iyi bir dost, iyi bir yönetici, güzel sesi ve yorumlarıyla iyi bir caz ustası, iyi bir futbolcu !. İyi bir futbolcu derken geçmişteki medya buluşmalarında yaptığımız maçlarda fırsatçılığı ve golcülüğü ile hatırlarım kendisini. Mustafa Bey gibi hoşgörülü yöneticilere ihtiyaç var bu sektörde.
Sektörde kalmalı
Bu arada sohbetini özleyeceğiz diyemeyeceğim, eğlenmeyi seven biri olarak uzun sohbetli buluşmalarımızı bundan sonra da yapmamak için bir sebep yok. Ben Mustafa Su'yu ne Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü olduğu için, ne Anadolu Sigorta Genel Müdürü olduğu için, ne de Birlik Başkanı olduğu için değil "insan" olduğu için seviyorum. Umarım İş Bankası Yönetimi kendisini bir farklı görev ile onurlandırır ve Mustafa Bey uzun yıllar Birlik Başkanı olarak görevine devam eder ve sosyal kişiliği ve iletişim gücü ile sektörün kabuğunun kırılmasına öncülük eder.