Muş’ta 98. Garanti Anadolu Sohbeti
Garanti Anadolu sohbetlerinden 98.’sini önceki gün Muş’ta gerçekleştirdik.
Muş’a bundan 4-5 yıl önce kalabalık bir grupla gidip, kentin kalkınması konusunu ele almıştık. Muşlu olan dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, bazı bürokratlar, Muşlu işadamları ve gazeteciler bir araya gelip kentin sorunlarını tartışmıştık. O günden aklımda kalan kenti gezerken kahvelerde tıka basa oturan işsiz kalabalıklar, toplantı sırasında kentin ovasını basan suyun yarattığı sorun, Alparslan 2 barajının bu sorunun çözümündeki önemi ve bazı Muşlu işadamlarının kentlerine yatırım sözleriydi.
Önceki sabah pırıl pırıl, tertemiz bir havada indiğimiz Muş Havaalanından kente giderken ovada açılan kanallar ve yer yer gördüğüm otlayan hayvan grupları dikkatini çekti. Bu nedenle modern bir yapı olan Muş Grand Otel’de kahvaltı sırasında sohbet ettiğim Muşlulara, ovayı su basması sorununa bu kanalların etkisini sordum. Olumlu olduğunu ancak, esas olumlu sonucun Alparslan 2 barajının 2018-19 yılında devreye girmesi sonunda olacağını, barajın devreye girmesinden sonra bölgede hayvancılıkta çok önemli gelişme beklediklerini söylediler. Yatırım konusunda Muşlu işadamlarının önceki toplantıda verdikleri sözden sonra bir gelişme olup olmadığını sordum. Ayakkabı üretimi konusunda bir çalışma olduğunu ama sonra bunun akim kaldığını belirttiler.
Açılış konuşmasını Garanti Bankası Genel müdür yardımcısı Nafiz Karadere’nin yaptığı Muş Garanti Sohbeti sırasında, Kayseri Pancar Kooperatifleri yönetim kurulu başkanı Hüseyin Akay, dünya ve Türkiye’de şeker üretimi konusunda bilgi verip Muş’ta şeker üretimi ve Muş Şeker’in özelleştirilmesinin öneminin altını çizdi. 2017 yılında AB’nin şeker rejimini reforme etmesi öncesi Türkiye’deki, şeker fabrikalarının özelleştirilerek, verimlerini artırıp maliyetlerini aşağıya çekmelerinin zorunlu olduğunu açıkladı. Lütfü Yücelik, Aşkale Çimento’nun özelleştirmesine kentte kurdukları ortaklıkla katıldıklarını, zorluklar yaşadıklarını, ardından zamanla Trabzon, Gümüşhane, Ağrı ve Bilecik Çimento fabrikalarını da bünyelerine kattıklarını ve şimdi İSO 500’de 140. sırada yer aldıklarını söyledi. Bölge insanlarının ortaklık ve birlikte çalışma alışkanlığının bulunmamasının olumsuz bir özellik olduğunun altını çizdi. Şeker fabrikalarının tek tek özelleştirilmesi için gayret sarfetmelerini, tek tek özelleştirme olursa kentte bir oluşumla bu fabrikayı almaya Muşluların mutlaka talip olmalarını, isterlerse o dönemde bölge insanı olarak kendilerinin de bu oluşumda yer alabileceklerini açıkladı.
İŞGEMDER Birliği Genel Sekreteri Rahmi Aksu, dünyada ve Türkiye’de İşgem’ler konusunda bilgiler verip Van ve Tarsus İşgem’lerin başarılarını anlattı. Muş’ta bir İŞGEM kurulmasının önemli ve gerekli olduğunu, kendisinin bunun gerçekleşmesi ve kamu binası tahsisi için daha önce terkedilmiş Tekel binalarının tahsisi için çalışmalar yaptığını, o dönem bunun gerçekleşmediğini, yeni çalışmalarla Muş İŞGEM’e mekân bulmada yardımcı olacağını açıkladı. Prof. Dr. Asaf Savaş Akat ise 2015 Türkiye ekonomisi konusunda bilgiler verdi. Toplantı sonunda değerlendirme konuşması yapan Muş valisi Vedat Büyükersoy, toplantıda verilen bilgilerin kentleri açısından çok faydalı olduğunu, kentin gelişmesi için bunlardan yararlanacaklarını ifade etti.
Dönerken Muş Havaalanı müdürü Nihat Özdemir’le birlikte kentlerine gelen Ali Sabancı’dan ricası ile çok kısa süre sonra Pegasus’un kentlerinde uçuş gerçekleştirmeye başladığını ve uçuşların yoğun doluluk ile gerçekleştiğini anlattı.
Geçen Muş ziyaretimle bu kez ziyaretim arasında önemli ama yeterli olmayan farklılık gördüm. Ama asıl değişimi ve kentte işsizliğin azalmasının Alpaslan 2 barajının hayata geçmesi sonrası Muş ovasının bereket üretmesiyle olacağına inanıyorum.