MÜSİAD'ın tarımla ilgilenmesi önemli

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından ''AB Sürecinde Gıda ve Tarımın Geleceği'' nin tartışılması için bir toplantı düzenlenmiş.

MÜSİAD tarafından yapılan açıklamaya göre toplantıda et ithalatından gübre kullanımına, biogüvenlikten gıda denetimine kadar önemli konular ele alınmış.

Et ithalatı ile ilgili görüşler ilgi çekici.

MÜSİAD Kurucu Başkanı Erol Yarar, devletin et ithalatı yapmasına karşı olduklarını söylemiş. MÜSİAD olarak yıllarca devletin ticaret yapmaması gerektiğini dile getirdiklerini belirten Yarar, "Şu ana kadar bu yöntemle başarılı olduğu görülmedi. 6 aydır et ithalatına rağmen fiyatlar düşmüyorsa bu durum bize yöntemde bir yanlışlığın olduğunu gösterir. Özel sektör hiçbir zaman satamayacağı eti ithal ederek kendini riske atmaz. Özel sektöre ithalat izni verilmesi durumunda kırmızı ette arz-talep dengesi oluşacak'' demiş..

Tayyib Group Genel Müdürü Ekrem Önal, Et Balık Kurumu'nun küçültülmesinin ardından omuzlarına ağır sorumluklar yüklendiğini söylemiş.

Et Balık Kurumu'nun sektörü düzenlemeye devam etmesinden yana olduklarını belirten Önal, ''Özel sektör parasını çarçur etmez, satamadığı eti getirmez. Ciddi kuruluşlara bu izni verilirse, Türkiye bu sıkıntıyı kısa zamanda atlatır'' demiş.

Önal, tarım ve hayvancılık konusunda ''doğru dürüst bir politika'' izlenmediğini kaydederek, ''Neyi, nasıl yapacağımızı planlamamız, önümüzü görmemiz lazım. Rastgele yapılanlar bu ülkeye zarar vermiştir. Türkiye'de besiciliğin büyük problemleri var. Yıllardır bu problemler gözardı edilmiştir. Ülke, tarım konusunda gittikçe gerilere gidiyor. Belki AB'nin korkusuyla, telaşıyla, AB'nin enstrümanları kullanarak akıllıca bir şeyler yaparsak, herhalde tarımı kurtaracağız gibi görünüyor'' diye konuşmuş.

Önal, hayvancılıktaki yem konusunun çözülmesi ve Türkiye'nin ıslah konusunda organize olması gerektiği görüşünü dile getirerek, damızlık çiftlikleri oluşturulmadığı için vatandaşların damızlık hayvana ulaşmasının zor olduğunu söylemiş.

Bu iki konuşmada öne çıkan görüşler şunlar:

Devletin et ithal etmesi ile et sorunu çözülemez. Et ithal edecek ise bunu EBK değil özel sektör ithal etmelidir.

EBK sektörü düzenleme sorumluğunu üstlenmelidir.

Hayvancılık konusunda yeni politikalara ihtiyaç vardır.

Toplantıda ele alınan önemli bir konu da yanlış gübre kullanımının neden olduğu sorunlar.

Gübretaş Genel Müdürü Mehmet Koca, Türkiye'de yılda 5 milyon ton civarında gübre tüketilmesine rağmen, gübrenin toprak analizine uygun tüketilmediği için sağlıklı sonuç alınamadığını belirtmiş

Gübretaş'ın pazar payının yüzde 27'ye ulaştığını bildiren Koca, geçen yıl 1 milyon 380 bin tonluk ihracat gerçekleştirdiklerini, 500 çalışanları, 2 limanları, 5 lojistik merkezleri ve 2 bin 800 bayileri bulunduğunu anlatmış..

Koca, gübre hammaddesinin Türkiye'de kısıtlı olması nedeniyle sektörün dışa bağımlı olduğunu, kendilerinin de hammadde kaynaklarına sahip olmak amacıyla yatırım arayışına girdiklerini ifade ederek, İran yatırımlarına ilişkin bilgi vermiş.

Katıldıkları konsorsiyumun, Razi Petrokimya'nın yüzde 95'ini satın aldığını,konsorsiyumda Gübretaş'ın payının yüzde 48,88 olduğunu belirtmiş.

Razi Petrokimya'nın özelleştirilmesinin Türkiye'nin yurtdışında en büyük ikinci yatırımı olduğunu belirten Koca şunları vurgulamış: ''İran'da milli hassasiyetler çok önemli. Türkleri çok seviyorlar. Özellikle Türkiye'nin komşuları ile 'sıfır sorun' politikası bizim için büyük avantaj oldu. İran'ın riskli bir ülke olduğu belirtiliyordu. Zaten böyle olmasaydı dünyanın büyük firmaları bize bunu yedirmezdi. Biz buna rağmen 550 milyon dolarlık bir yatırım yaptık. Üretimimizin yüzde 80'ini ihraç ediyoruz. Ambargoya rağmen İhracatımızın yüzde 50'ni Japonya yüzde 50'ni ABD'ye satıyoruz.''

Gübre konusunda verilen bilgilerde öne çıkan görüşler şunlar:

Türkiye'de gübre ham maddesinde dışa bağımlıyız.

Tarımda üretimi artırmak için gübre kullanılıyor ama yanlış kullanılıyor. Üreticiye yol gösteren yok.

Gübre ham maddesi için dışarıda ortaklıklara gidiliyor.

İran'da özelleştirme Türk yatırımcılarına fırsat yarattı.

Genelde MÜSİAD'ın tarım sorunlarına eğilmesi çok önemlidir. MÜSİAD her ne kadar sanayicileri bir araya getiren bir kuruluş ise de tarım bu ülke ekonomisinin temel direklerinden biridir. Ve de maalesef sahipsizdir. MÜSİAD gibi iktidar partisine yakın grupların yapıcı önerileri hükümetin sorunları ciddiye almasına ve sorunlara çözüm getirmesine yardımcı olur.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018