Müsiad stratejik dönüşüm istiyor
Müsiad, 2011 yılı ekonomik araştırma raporu, "Sürdürülebilir büyüme için Stratejik dönüşüm" raporunu dün yayınladı. Raporun sunumunu yapan Müsiad Başkanı Ömer Cihad Vardan, ülkemizi 3 bin dolardan 10 bin dolar milli gelire istikrar içinde taşıyan modelle 2023 yılında 25 bin dolarlık milli gelire ulaşamayacağımızı, "Stratejik dönüşüme" ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Değişmesi gereken yapıdan söz ederken önemli sektörlerdeki üretimin yüzde 80 ithalata yüzde 20 yerli girdiye dayandığını söyleyerek, Stratejik Dönüşümün bunu değiştirmeye yönelik olacağını açıkladı.
Müsiad'ın Prof. Dr.İbrahim Öztürk'ün editörlüğünü yaptığı, Dr. Hatice Karaman'ın katkıda bulunduğu Yavuz Türk ve Serkan Yüksel'in yayına hazırladığı 2011 yılı Ekonomik Raporu'nu yayınladı. Her yıl olduğu gibi bu yılki raporda özet niteliği taşıyan "Sürdürülebilir büyüme için stratejik dönüşüm" başlığını taşıyor. Dünya ekonomisindeki gelişmeleri özetleyerek başlayan raporda, daha sonra ülkemiz ekonomisinde temel konularda gelişmeler ele alınıyor. Milli Gelir, istihdam, gelir dağılımı, yoksulluk, kamu maliyesi, enflasyon, Merkez Bankası politikaları, ödemeler dengesi, cari açık konuları üzerine değerlendirmeler ortaya konulduktan sonra öneriler bölümüne geçiliyor.
Bu bölümde cari açık sorunu iktisat politikasının gerekli ama yeterli olmadığı belirtilerek kur politikası, sermaye giriş çıkışları, enerji bağımlılığı, hizmet ihracı gibi konular ele alınıp öneriler ortaya konuyor. Ardından rekabet gücü ar-ge inovasyon, işsizlikle aktif mücadele, işgücü piyasasının etkinleştirilmesi, bölgesel asgari ücret, bölgesel kalkınma, iç piyasada haksız rekabetin önlenmesi ve vergi uygulamaları gibi konular irdelenip öneriler dile getiriliyor.
Raporun son bölümünde ekonomik kalkınmada öncelikli sektörler olarak tarım, gıda, hayvancılık, bilişim, turizm, inşaat, makine, sağlık, otomotiv, basım yayın ve reklamcılık sektörleri üzerinde görüş ve değerlendirmelere yer veriliyor.
Raporun sunumunu yapan Müsiad Başkanı Ömer Cihad Vardan, bu yıl raporlarına "Sürdürülebilir Büyüme için Stratejik Dönüşüm" koymalarının nedenini açıklarken 2001krizinden b sonra Türkiye'nin istikrarı ikame etme ve tamirat modelini yaşadığını, şimdi yeni yeni bir modele geçilmesi gerektiğini öne sürdü. Türkiye'nin üretim yapısına baktığımızda önemli sektörlerde yüzde 80 ithal girdi bağımlısı olduğumuzu belirterek, "Yüksek katma değerli, nitelikli ara mallar Avrupa'dan, ölçek ekonomisi gerektiren düşük maliyetli girdiler ise büyük oranda Asya'dan temin edilirken, sadece orta teknolojili yüzde 20'lere varan bir kısım girdiler, iç piyasadan temin edilebilmektedir" değerlendirmesini yaptı.
Bunun sonucunda "orta gelir tuzağı" testinden geçen bir ülke durumuna geldiğimizi belirten Vardan, ülkemizin geldiği yapı içinde "orta gelir kapanına sıkışarak artan oranda açık bir Pazar haline gelmesinin önüne geçmek için küresel düzene nasıl entegre olacağımıza kafa yormalıyız" düşüncesini ortaya koyuyor. İthal girdi bağımlılığı olan bu ortamdan kurtulan yeni bir Stratejik Dönüşüm dönemine geçilmesinin zamanı geldiğini belirterek, "faktör verimliliğine dayalı rekabetçi bir büyüme modeline geçme süreci ve derinleştirilmelidir. Öyleyse temel amaç, daha çok kaynak girdisine dayanan ve nicel olan büyümeyi artık nitel bir hale dönüştürmek olmalıdır" önerisini dile getiriyor. Hızlandırılmalı.
Vardan, son on yılda istikrar içinde bizi 3 bin dolardan 10 bin dolar kişi başına milli getiren modelin , "tahribat ve tamirat" döneminin sonuna gelindiğini, artık Stratejik Dönüşüm içeren yeni bir modele geçerek 2023 yılı hedefi olan 25 bin dolar kişi başına milli gelire ulaşılabileceğini söyledi. Bilişim, elektronik, yenilikçi ilaç ve tarım gibi lokomotif sektörlerde hamle yapma zorunluluğunun devam ettiğini belirterek, "büyük iddialı projeler geliştirip sıfırdan yatımcı çekme noktasındaki çalışmalara ağırlık verilmesi" gerektiğinin altını çizdi.
Raporda ortaya konulan sonuçlar da Ömer Cihad Vardan'ın yaptığı sunum da hedeflenen büyüme için reformist, üretim içersinde ithal girdiyi azaltıp yerli girdiyi artırıcı bir modelle yola devam için stratejik dönüşüme ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor.