Mükellef hakları bakımından Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru
TAYFUN ERCAN - [email protected]
CAN YAMAN - [email protected]
Günümüzde şirketlerin büyüklükleri sadece elde ettikleri karlarla ölçülmüyor. Sosyal sorumluluk projeleriyle de marka değerlerini, bilinirliklerini artırıyorlar. Bu kapsamda şirketlerin kişi ve kurumlara karşı yükümlü olması, cevap verme zorunluluğu hissetmesi önemli. Tarihsel geçmişine bakıldığında ‘hayırseverlik’ olarak anılan kavramın en önemli yanı ise sürdürülebilir olması. Çünkü süreklilik projenin sonucunu da ölçülebilir kılıyor. Türk otomotiv yan sanayinin en yetkin temsilcisi olan Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD) “Atma değerlendir, meslek okullarını güçlendir” adlı sosyal sorumluluk projesi de bu anlamda övgüyü hakediyor. 300’den fazla üyesiyle otomotiv yan sanayii üretiminin yüzde 65’ini, ihracatının ise yüzde 70’ini temsil eden dernek, çatısı altındaki firmaların desteğiyle ‘hayırlı’ bir işe imza atıyor. Mikroskoptan mikrometreye, komparatör saatlerinden mihengire, ölçü aletlerine kadar meslek okullarının ihtiyacı olan tüm laboratuar ekipmanları şu sıralar büyük bir titizlikle toplanıp, ambalajlanıp, ihtiyacı olan okullara gönderiliyor. Otomotiv endüstrisinin nitelikli insan gücü ihtiyacını karşılamak için başlatılan kampanyaya şuana kadar TAYSAD üyesi 50 firmadan destek geldi. Katkının çoğalacağını ümit ediyorum. Kampanya 23 Nisan’a kadar sürecek. Bu süre zarfında sizler de kumpas, mikrometre, mikroskop, profil projeksiyon, dijital / analog multimetre gibi taşınabilir boyuttaki ölçü aletlerini TAYSAD’a kargo ile ulaştırabilir, projeye destek verebilirsiniz. İşdünyasının temsilcileriyle yaptığımız görüşmelerde nitelikli eleman sıkıntısının kanayan bir yara olduğuna şahit oluyoruz. Görüyoruz ki sancılı eğitim sisteminde verilen teorik eğitimler, pratikte karşılığını pek bulamıyor. Birçok öğrenci sözkonusu cihazları sadece kitap sayfalarında görmekle yetiniyor. Sonuç işçi ve işveren için tam bir hayal kırıklığı... Hatırlayacağınız gibi hükümet 2023 yılı için sektöre 4 milyon üretim, 3 milyon ihracat, 75 milyar dolar da ihracat hedefi koymuştu. Rakamlar şimdilik hayal gibi görünse de gerçek olan şu ki sanayiye taze kan lazım. Bu sebepten gün meslek okullarına destek olma günü.Anayasa Mahkemesi, vergisel uyuşmazlıklar bakımından da kullanılabilen bir yargı yolu haline gelmiştir. Bireysel başvurunun, kanunlarda zorunlu idari ve yargısal başvuru yollarının tamamının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi, bireysel başvurularda, başka bir makamın yerine geçerek, onun yetkisindeki bir işlemi tesis etmek suretiyle yerindelik denetimi yapmamaktadır. Anayasa Mahkemesi 23/9/2012 tarihinden sonra kesinleşen nihai işlem ve kararlar aleyhinde yapılacak bireysel başvuruları incelemektedir.
Bazı bireysel başvurular 5/3/2013 tarihli ve 2012/73 başvuru numaralı kararı: Başvurucu, vasisi olduğu özürlü oğlu adına binek otomobil satın almıştır ve KDV Kanunu’nda özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programları KDV’den müstesna tutulmuştur. Bu konudaki uyuşmazlıkla ilgili kanun yolları tüketilmiş, ancak olumlu sonuç alınamamıştır. Son çare olarak gelinen Anayasa Mahkemesi, başvuruyu esas bakımından incelemeye girmeden “zaman bakımından yetkisizlik” gerekçesiyle başvuruyu reddetmiştir.
5/3/2012 tarihli ve 2012/829 başvuru numaralı kararı: Başvurucu, VUK m.359’a muhalefetten yargılanarak cezalandırılmıştır; ancak, müdürü olduğu şirkete verilen vergi ziyaı cezası Vergi Mahkemesi tarafından iptal edilmiş, bu haliyle Danıştay’ca da onanmıştır. Danıştay’ın onama kararı üzerine, kendisine verilen cezanın haksız olduğu iddiasıyla ceza yargılamasının yenilenmesi talebinde bulunmuştur. Bu talebi reddedilmiştir. Başvurucu, Danıştay kararı dikkate alınmaksızın ceza davasında kendisi aleyhine verilen hükmün, adil yargılanma hakkını ihlal eden gerekçesiz bir hüküm olduğunu ileri sürmüştür. Anayasa Mahkemesi, “zaman bakımından yetkisizlik” kararı ile davayı reddetmiştir.
21/11/2013 tarihli ve 2013/4413 başvuru numaralı kararı: Başvurucu, muhtasar beyanname üzerinden yapılan tahakkukun iptali istemiyle açtığı davaların reddedilmesi sebebiyle anayasal haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Ancak, Anayasa Mahkemesi “zaman bakımından yetkisizlik” gerekçesiyle red kararı vermiştir.
14/1/2014 tarihli ve 2013/2420 başvuru numaralı kararı: Başvurucu, kantin kiralama işlemlerinin KDV’den müstesna olduğuna dair başvurusunda, Anayasa Mahkemesi başvuruyu kabul etmemiştir. Başvurucu tarafından dava açılmadığı ve sonuç olarak kamu alacağının usulüne uygun olarak kesinleştiği ifade edilmiştir. Adil yargılanma hakkının bireylere dava sonunda verilen kararın değil, yargılama sürecinin ve usulünün adil olup olmadığına yönelik olduğu belirtilmiştir.
7/11/2013 tarihli ve 2013/1582 başvuru numaralı kararı: Başvurucu, idari yargıda açtığı davanın makul sürede sonuçlandırılmadığını belirterek, Anayasa’nın 36. maddesinde tanımlanan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Anayasa Mahkemesi, “süre aşımı” sebebiyle davayı kabul etmemiştir.
14/1/2014 karar tarihli ve 2013/5028 başvuru numaralı kararı: Başvurucu, adına özel usulsüzlük cezaları kesilmesi nedeniyle anayasal haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Anayasa Mahkemesi, bu başvuruyu “başvuru yollarının tüketilmemiş olması” nedeniyle kabul etmemiştir.
Sonuç
Anayasa Mahkemesi önüne gelen vergisel konulardaki bireysel başvurularda, temel hak ve özgürlüklerin ihlaline yönelik esas bakımından inceleme aşamasına geçmeden, başvuruları usul ve zaman bakımından reddetmiştir. Mükellef ile idare arasında ortaya çıkan vergisel uyuşmazlıklar bireysel başvuruya konu edilmesine rağmen, Anayasa Mahkemesi henüz esasa yönelik inceleme yapma fırsatı bulamamıştır. İlerde esastan da incelemenin yapılacağı temennisiyle, temel hak ve özgürlüklere müdahale teşkil edebilecek nitelikteki, özellikle transfer fiyatlandırması ve gizli emsal konusundaki usulsüzlükleri, vergi dairesinin cüzi miktarlar ödeyerek tahsil zamanaşımını kes meye çalışmasını, vergi incelemesi sırasındaki usulsüzlükleri ve benzeri nitelikteki konuları dikkate almasının elzem olduğunun altını çizmek isteriz.