Mısır'da olanlardan doğrudan ve dolaylı etkileneceğiz

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Mısır'da olanlardan doğrudan etkileneceğiz. Çünkü Mısır'da sınai ve ticari yatırımlarımız var. Dolaylı etkileneceğiz. Çünkü Ortadoğu'da yapı önemli ölçüde değişecek.

Özellikle 2007 yılından sonra tekstilcilerimizde bir Mısır sevdası başladı. TİM eski Başkanı Oğuz Satıcı ve Tunç Özkan, Mısır'da Polaris International adı ile özel bir sanayi bölgesi inşa etti. Türk tekstilciler bu bölgede ve başka yerleşim alanlarında 65'in üzerinde fabrika kurdu. 170 kadar şirket perakende ve toptan ticaret için yatırım yaptı.

Cemalettin Sarar diyor ki, "7 mağazamız var. Bu mağazalarda 4 milyon dolarlık stok tutuyoruz. 600 bin dolara dekore ettiğimiz için de 500 bin dolara mal olan mağazamız yağmalandı."

Bu çok üzücü bir gelişmedir. Bundan sonra kurulu üretim tesisleri ve ticari işletmeler değişen şartlara nasıl uyacak. Bekleyip göreceğiz.

Geçen hafta sonu Mısır'daki olası gelişmeler konusunda en güzel değerlemeyi Atilla Yeşilada yaptı.

Atilla Yeşilada "İstanbul Analytic "isimli bir grup adına her hafta iş adamları için durum değerlendirme notları hazırlıyor.

Bu notlar işadamlarına durumu değerlendirme ve önlerini görme imkanı veriyor.

Atilla Yeşilada, Mısır'da gelişmeleri şöyle değerlendiriyor:

"Mısır Arap dünyasının sosyal, kültürel ve siyasi kalbi. Eğer Mısır düşerse, tetiklediği deprem 1989 yılında Demir Perde'yi yıkan isyanlar zincirine dönüşebilir.

Mısır düşer mi? Cuma halka hitap eden Mübarek'in gitmeye niyeti yok, üç günlük de olsa özgürlüğü tadan halkın da caddeleri terk etmeye. Kararı ordu verecek. Ordu Mübarek'i görevden alırsa, Mısır'da geçici de olsa istikrarlı bir hükümet kurulur, belki demokrasiye geçişe doğru kayda değer adımlar atılır. Ama, ordu Mübarek'in arkasında kalırsa iki senaryo var:

. Yeşil Devrim ve İran Senaryosu: Direnişçiler Batı dünyasının asla kabullenemeyeceği güç gösterileri ile caddelerden kovulur, Mısır çok katı bir diktatörlüğe dönüşür, ama en azından kısa vadede dünyanın istikrar sorunu çözülür.

. Doğu Almanya Senaryosu: Orduya rağmen göstericiler iktidara direnişi sürdürürse, ordu da bir süre sonra kaosdan korkup, Mübarek'i defeder.

Bu "çok kötü" bir senaryo, çünkü Mısır giderse ardından Suriye'den Fas'a kadar olan çok geniş Arap kıyı şeridinde rejimler birer birer yıkılabilir.

Peki, rejimler yıkılırsa yerine ne gelir? 1989'dan bu yana aralıklı olarak oluşan "halk devrimleri" bize iki şey öğretti: Demokrasi asla kazanmaz. Ekonomi yıllar boyunca kendini toparlayamaz. İki olasılık var:

. Silahlı kuvvetler himayesi veya önderliğinde, Batı'ya yakın yeni milliyetçi iktidarlar

. Kaotik bir demokrasiye geçiş süreci esnasında laik-demokratlar ve siyasi İslam'ın yarışması. Bu ikinci çekişmeyi kimin kazanacağı da kesin: Önce ılımlı İslam kisvesine bürünerek iktidara gelecek .olan kökten dinciler.

Bunca belirsizlik arasında, Mısır'ın düşmesi halinde bazı senaryolar adeta "kesin":

. İsrail'le savaş olasılığı artar.

. Köktendinci terör yeni kaleler kazanır, Avrupa ve tüm bölge için bir numaralı tehdit statüsüne yükselir.

. Petrol kaynakları ve iletişim yollarının denetimi çok zorlaşır, enerji fiyatları artar.

Tüm bunların uzun vadede Türkiye'ye çok sarsıcı ekonomik, sosyal ve siyasi etkileri olur,

Mısır'ın gitmesi ile Türkiye gerçekten İran'la birlikte bölgenin iki dev gücünden biri olarak kalıyor."

Müslüman dünyasının karışması Türkiye'ye rahatsızlık verecektir. Hele hele karışıklığın petrol üreticisi ülkelere bulaşması bu bölgede huzursuzluğu artıracaktır.

Mısır'da Müslüman Kardeşler gibi radikal grupların iktidara gelmesi Mısır'ın İran ile işbirliği yapması dünyada rahatsızlık yaratacaktır.

Açık anlatımıyla Mısır'da olan bitenler sadece Mısırlıları ilgilendirmiyor. Bizi de ilgilendiriyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018