Microsoft da 'nükleer enerji' dedi
Yıllardır bulut bilişim hizmetlerinin gelişimini takip ediyoruz. 2023 yılı boyunca ise yapay zekâ modellerinin ve bu modellerin hayatımızın içine girişine tanık olduk.
Önümüzdeki dönemde hem hizmet sağlayıcı hem de bu hizmetlere ihtiyaç duyan kurum ve kuruluşların bulut bilişim ve yapay zekâya yatırım yapacaklarını neredeyse tüm araştırma sonuçları söylüyor. Bu alana yapılacak olan yatırımların, çip endüstrisini ileriye taşıyacağını defalarca aktardık. Yılbaşından itibaren en büyük çip üreticileri Nvidia, Intel ve AMD’nin hisse senetlerinde iki katına varan artışlar da bunu doğruluyor.
Yapay zekânın çalışması için gerekli olan hesaplama gücünü bu çipler sunacak. Peki, bu çiplerin kullanacağı devasa elektik tüketimi nereden sağlanacak? Open AI CEO’su Sam Altman, bunun cevabını yıllar önce Helion isimli enerji şirketine yatırım yaparak vermişti. Helion, nükleer enerji üretmek üzere yatırım yapan bir şirket. Microsoft, 2028 yılından itibaren Helion’dan enerji satın almaya başlayacak. Ancak Microsoft, bununla da yetinmiyor.
Eylül ayı içerisinde verdikleri bir eleman ilanı ile bulut bilişim ve yapay zekâ hizmetlerinin verileceği veri merkezlerini çalıştırmak için gerekli nükleer enerjiyi yönetecek bir nükleer enerji programı direktörü aradığını ortaya koymuştu. Geçtiğimiz hafta ortaya atılan bir iddiaya göre, Microsoft nükleer enerji kurulması için gerekli olan regülasyonlar ve lisanslar için özel bir çalışma yapıyor. Bir ekip, aylardır bu gereksinimler için bir yapay zekâ modelini eğitiyor.
Microsoft’un kurucusu Bill Gates’in, sürdürülebilir enerji konusundaki ısrarını ve nükleer enerjiye olan yatırımları bilinen bir gerçek. Microsoft da kurucusunun izinden giderek sürdürülebilir enerjiyi nükleer güçten elde etmeyi planlıyor gibi. Microsoft’un devasa nükleer santral(- ler) kurması elbette beklenmiyor. Son dönemde üzerinde çalışılan küçük, taşınabilir nükleer santral modeline odaklanmış durumdalar. Görünen o ki Microsoft, her bir verimerkezi için bir nükleer santral kurulumu gerçekleştirecek. En azından bunu niyet olarak ortaya koymuş durumda.
Bir tarafta elektrikli araçlar, bir tarafta bulut bilişim ve yapay zekâ; dünyanın elektrik enerjisine olan ihtiyacını her geçen gün yükseltiyor. Dünya ise bu ihtiyacı nasıl karşılayabileceğini tartışıyor. Umarım sonumuz matriks filmindeki insanlar gibi olmaz. Biliyorsunuz, orada gelişmiş yapay zekâ nihayetinde enerji ihtiyacını karşılamak üzere insanları yakıt deposu olarak kullanmaya başlamıştı.