Meyve ve sebzede yeni trendler...
Meyve ve sebzede tüketim alışkanlıkları değişiyor. Bu nedenle meyve ve sebzenin de trendi mi olur, demeyin. Üretimden tüketime yeni trendler gelişiyor.
Örneğin; yeni kuşak, gençler daha kolay soyulabilir ve tüketimi kolay meyveleri tercih ediyor. Greyfurtla uğraşmak istemiyor. Bunun yerine kolay soyulabilen, çekirdeği olmayan mandalinayı tüketiyor. Bu nedenle dünyada greyfurt tüketimi azalıyor. Kolay soyulabilen ve çekirdeği olmayan, hızlı tüketilebilen mandalinaya olan talep artıyor.
Berlin’de 3-5 Şubat tarihlerinde düzenlenen ve dünyanın en büyük yaş meyve ve sebze fuarı olarak bilinen Fruit Logistica 2016, sektörün geleceğine ışık tutan bir organizasyon oldu.
Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin Milli Organizasyonu ile Türkiye’nin de 50’ye yakın firmayla yer aldığı fuarda, gördüğümüz kadarıyla sektörde çok yoğun bir rekabet var. Bir tarafta Türkiye’nin de içerisinde yer aldığı dünyanın büyük meyve ve sebze üreticileri, diğer tarafta bu ürünlerin alıcıları. Alıcılar, üretici ülkeler arasındaki rekabetten yararlanarak ihracatçı firmaları, ülkeleri, deyim yerindeyse birbirine kırdırıyor ve fiyat düşürerek ürün tedarikini en uygun şartlarda sağlamaya çalışıyor.
Berlin’de düzenlenen Fruit Logistica’ya ilişkin gözlemlerimizi şöyle sıralayabiliriz:
1- Türkiye, ihracat sezonu itibariyle durgun bir dönemi yaşarken, Latin Amerika ülkeleri sezonun en yoğun döneminde. Bu nedenle Arjantin, Peru, Meksika, Ekvador, Şili gibi ülkelerin yer aldığı stantlar, ülke pavyonları hınca hınç doluydu. Ayrıca, yaş meyve ve sebzede önemli alıcı ülkelerden biri olan Rusya’nın hem Avrupa ülkelerine hem de Türkiye’ye ambargo uygulaması nedeniyle Latin Amerika ve Afrika ülkeleri Rusya pazarına ihracat yapmanın keyfini yaşıyor.
2- Dünya ekonomisine yön verecek ülke olarak bilinen Çin, fuarda çok etkisizdi. Az sayıdaki Çin firmalarının hemen hepsinin standında sadece iki ürün vardı. Sarımsak ve zencefil. Fuarı gezenler Çin’in bu iki üründen başka üretimi olmadığını düşünmüştür.
3- Dünyada en çok üretilen meyve ve sebzeler fuarda ağırlığını hissettirdi. Özellikle Güney Amerika ülkelerinin ve dünyanın en büyük muz firmaları fuar süresince bedava muz dağıttılar. Fuarı gezen hemen herkes bedava muzdan yedi. Avrupa ülkeleri ise buna adeta misilleme yaparcasına elma dağıttı. Bunun yanı sıra özellikle, Almanya ve Fransa’nın ülke stantlarında patates çeşitlerinin ağırlığı vardı. Bu ülkelerde patates tüketiminin ne kadar yaygın olduğu fuara da yansıdı.
4- Sebzelerde ise fuarın yıldızı domatesti. Çok farklı renkte ve büyüklükte domatesler birçok ülke standında adeta başroldeydi. Benzer bir durumu biber için de söylemek gerekir. Çok iri, kalın ve renkli biberler tüketicinin beğenisine sunuldu. Önümüzdeki yıllarda biber üretiminin daha çok çeşitleneceğini ve tüketiminin daha çok artacağını söyleyebiliriz.
5- Meyve ve sebze hasat ve işleme makinelerinin sergilendiği bölüm ziyaretçilerin en çok ilgi gösterdiği bölümlerden birisiydi. Bu bölümde de makine imalatçıları arasında yoğun bir rekabet vardı. Bir çok ülkeden makine üreticilerinin en son ürünlerini sergilediği bu bölümde, hem yüksek teknolojiyi hem de meyve ve sebze de yeni eğilimlerin yansıması vardı.
6- Fuarda makine bölümünü gezerken iki önemli eğilimin öne çıktığını gözlemledik. Birincisi, Türkiye’de olduğu gibi bir çok ülkede tarımda emek sorunu her geçen gün büyüyor. İşçi bulmak zorlaşıyor. Ayrıca bulunan işçinin maliyeti de çok yüksek. Bu nedenle hasattan işlemeye kadar her aşamada teknoloji yoğun makineler, hatta robotların kullanımı önümüzdeki yıllarda hızla yaygınlaşacak. Meyve ve sebzelerin hasadından işlenmesine, boylarına göre ayırdıktan sonra soyularak doğranmasına kadar her aşamada makine kullanımı daha da yaygınlaşacak. Geliştirilen robotlar ürünü seçerek ambalajına yerleştiriyor. Bunu yaparken de örneğin elmanın üzerinde siyah leke varsa onu ayırıyor. Bu tür robotların kullanımı yaygınlaşacak. İkincisi, geliştirilen makinelerle ürünlerin kolay ve hızlı tüketimini sağlayacak olanaklar sunuluyor. Bir kişinin veya ailenin günlük hatta bir öğünde tüketeceği kadar ürünü ambalajında sunma olanağı sağlanıyor. Şu anda bazı ülkelerde olan ve sadece bir seferlik tüketime uygun ambalajlardaki meyve ve sebze tüketimi yaygınlaşacak. Ayrıca toplu tüketim yerlerine uygun ürünleri hazırlamaya yönelik teknolojik gelişmelerin yaygınlaştığını da belirtmemiz gerekiyor.
7- Fuarda çok az sayıda organik ürün üreticisi vardı. Bunlar da genellikle bebeklere yönelik ürün üretenlerdi. Belki de organik ürün üreticileri bu hafta Almanya’nın başka bir kentinde Nuremberg’de düzenlenen Biofach Fuarı’na katıldıkları için bu fuarda yeterince yer almamışlardı.
8- Organik ürünler az olsa da gıda güvenliği, sağlıklı ürünlerin üretimi için tarladan sofraya izlenebilirlik, üretimde çocuk işçi çalıştırılmaması gibi kriterler zaten çok önemseniyor, fuardan edindiğimiz izlenim bundan sonra bunların daha da çok önemseneceği yönünde...
9- Fuarın en önemli etkinliklerinden birisi ise, yaş meyve ve sebzede inovasyon (yenilikçi) ürünlerinin tanıtılması ve ziyaretçilerin oyları ile ödüllendirilmesiydi. Bu bölümde İspanya’dan bir girişimcinin Orijinal Hindistan cevizini bir meyve suyu kutu ambalajı gibi tasarlayarak üzerine açılabilir kapak takması ve pipetle içindeki meyve suyunun içilmesini sağlayan çalışması birincilik ödülü aldı. Danimarka’dan bir girişimcinin mutfakta saksıda yetiştirilebilen ve bir yılda 150 adet mini, çeri domates veren çalışması ise ikinci oldu. Mutfakta saksıda yetiştirilen domates bitkisinin genişliği 11, yüksekliği ise sadece 35 santimetre. Verdiği domateslerin ağırlığı ise her biri 8 ile 10 gram. Evde yetiştirilebilen bu minik domatesin çocukları ve gençleri daha çok sebze tüketmeye teşvik etmesi bekleniyor. Üçüncülük ödülünü ise Hollanda’dan bir girişimcinin ürettiği sarı kırmızı çizgili biber aldı. İlk kez verilen “Özel İnovasyon Ödülü”nü ise Belçikalı girişimcinin geliştirdiği domates otomatı aldı. Gençlerin domates tüketimini artırmak için geliştirilen otomata para atarak bir kağıt ambalaj içinde 3 farklı renkte çeri domates alabiliyorsunuz.
Özetle, Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen dünyanın en büyük yaş meyve ve sebze fuarı Fruit Logistica, bu sektördeki gelişmelerin yanı sıra geleceğe ilişkin önemli ipuçları verdi. Fuarda Türkiye’den çok sayıda ziyaretçi vardı. Yansımalarını önümüzdeki yıllarda Türkiye’de de göreceğiz.