Mevduatta liralaşma yüzde 60’a yaklaştı
Bankalardaki TL mevduat hacmi yılbaşından 14 Nisan’a kadar olan dönemde, yüzde 28 oranında 1 trilyon 336,4 milyar lira artarken, yabancı para mevduatta aynı dönemdeki artış yüzde 2,6 oranında 104,8 milyar lirada kaldı. 2021 sonunda yüzde 35,5 olan, 2022 sonunda yüzde 53,9’a çıkan toplam mevduat hacminde TL’nin payı yüzde 59,3’e kadar yükseldi.
En yaygın tasarruf aracı olan mevduatta 2022’ye damgasını vuran “liralaşma” oranı bu yıl da yükselmeye devam etti; toplam mevduat hacminde TL mevduatın payı 14 Nisan itibarıyla, ilk yarı yıl sonu için hedeflenen yüzde 60 düzeyine yaklaştı.
Ekonomide “dolarizasyon”u azaltma- liralaşmayı artırma amacıyla 2021 sonlarında başlanan Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının etkisiyle, mevduatta liralaşma eğilimi 2022 yılına damga vurmuştu.
2022’in tümünde, dövizden çözülerek KKM’ye geçen fonların katkısıyla rekor bir büyüme kaydeden TL mevduat hacmi 2022’nin tümünde, yaklaşık yarısı KKM olmak üzere 2 trilyon 900 milyar lira (yüzde 154,2) büyüyerek 4 trilyon 780,3 milyar liraya yükselmiş, toplam mevduat hacminde 2021 sonunda yüzde 35,5 olan TL’nin payı, 2022 sonunda yüzde 53,9’a çıkmıştı.
Döviz tevdiat hesaplarından TL mevduata dönüşüm eğilimi, 2023’te de artarak devam etti. 2022 sonundan bu yılın 14 Nisan tarihine kadar olan dönemde bankalardaki TL mevduat hacmi yüzde 28 oranında 1 trilyon 336,4 milyar lira artarak 6 trilyon 116,7 milyar liraya yükselirken, aynı dönemde yabancı para mevduat sadece yüzde 2,6 oranında 104,8 milyar liralık bir artışla 4 trilyon 190,2 milyar lira oldu ve TL’nin toplam hacimdeki payı yüzde 59,3 düzeyine ulaştı.
TL mevduatın üçte biri KKM
TL mevduat hacminde bu yıl yaşanan artışın 475,3 milyar liralık bölümü, yılbaşından bu yana yüzde 33,6 artan KKM’den geldi. Merkez Bankası politika faizinin en fazla 3 puan üzerinde olma şeklindeki faiz üst sınırının ocak ayı sonunda kaldırılmasıyla yeniden artışı ivme kazanan söz konusu mevduat, 14 Nisan itibariyle 1 trilyon 890,6 milyar lira ile toplam TL mevduatın yüzde 30,9’unu, toplam mevduat hacminin de yüzde 18,3’ünü oluşturdu. Geçen yıl verilen kur farkı garantisi kapsamında dövizden TL’ye kayışla sıfırdan 1,4 trilyon milyar TL’lik bir hacme ulaşmıştı.
Vadeli mevduatın dörtte üçü
TL 14 Nisan itibarıyla 10 trilyon 306,9 milyar liraya ulaşan toplam mevduat hacminin 3 trilyon 765,5 milyarını vadesiz, 6 trilyon 541,4 milyarını ise vadeli mevduatlar oluşturuyor. Vadesiz mevduatların 1 trilyon 307,7 milyar lirası, vadeli mevduatların ise 4 trilyon 808,9 milyarı TL cinsinden. Vadesiz mevduatlar içinde yüzde 34,7 olan TL’nin payı, vadeli mevduatlarda ise yüzde 73,5’e ulaşıyor.
Başka deyişle bankalarda açılmış toplam vadeli mevduat hesaplarının tutar olarak dörtte üçünü TL mevduatlar oluşturuyor. Sahiplik bazında dağılıma göre ise 5 trilyon 890,2 milyar lira ile en büyük bölümü oluşturan gerçek kişi mudilere ait toplam mevduatın 3 trilyon 294,9 milyarlık bölümünü; ticari kuruluşlara ait 3 trilyon532,1 milyar liralık mevduatın 2 trilyon 37,8 milyarını; resmi ve diğer kuruluşlara ait 884,6 milyar liralık mevduatın da 783,9 milyarını TL hesaplar oluşturuyor.
Liralaşmanın en yüksek olduğu kesim, stratejinin uygulayıcısı olan kamu olurken, TL’nin payının gerçek kişi mudilerin vadeli, ticari kuruluşların ise vadesiz mevduatında diğer kesime göre daha yüksek olduğu dikkati çekiyor. Toplam mevduat hacimlerine göre ise ticari kuruluşlara ait hesaplardaki liralaşma gerçek kişilere göre daha yüksek.
Anılan tarih itibariyle TL’nin payı gerçek kişilerin vadesiz hesaplarında yüzde 27, vadeli hesaplarında yüzde 73, toplam mevduatında yüzde 55,9; ticari kuruluşların vadesiz hesaplarında yüzde 38,6, vadeli hesaplarında yüzde 69, toplam mevduatında yüzde 57,7 düzeyinde bulunuyor. Resmi ve diğer kuruluşlar mevduatında ise bu oran vadesiz hesaplarda yüzde 78,4’e, vadelide yüzde 93,1’e ve toplam mevduat hacminde yüzde 88,6’ya ulaşıyor.