Merkozy yerine AMB fantezisi

Atılım MURAT
Atılım MURAT AYKIRI FİNANS amurat@etu.edu.tr

 

İspanya ve İtalya'nın faiz ve risk göstergelerindeki yükselişler endişe yaratıyor. Beni daha çok politik riskler düşündürüyor. Siyasi gelişmeler, bu ülkelerin risk primlerini daha da arttırır mı?
Fransa'da bu pazar cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk raundu yapılıyor. Hollande, mayıs ayındaki ikinci turda kuvvetle muhtemel seçimi kazanacak. Yatırımcıların sosyalist politikalarla ilgili korkuları var. İşin ilginci; Sarkozy de seçim retoriğini değiştirdi. Merkel ile ortaklıkları boyunca desteklediği politikaların tersini söylüyor. Avrupa Merkez Bankası'nı(AMB) eleştiriyor. Merkel 'Euro çok güçsüz' derken, Sarkozy 'Zayıf euro ihracatçılara fayda sağlar' diyor. Sarkozy seçimi kazansa da, Merkozy rüyası bitmiş olabilir.

Politik ajanda, mayıs ayında çok daha yoğun gözüküyor. Fransa dışında, Yunanistan'da da seçim var. İrlanda AB anlaşmasını oylarken, Almanya ve İtalya'da yerel seçimler yapılacak. Özellikle Almanya'daki iki eyalet seçimi önemli olabilir. 13 Mayıs'ta seçim yapılacak olan North Rhine-Westphalia kritik bir bölge. Mayıs 2009'da Yunanistan'ın ilk yardım paketi, bu bölgedeki seçimler nedeniyle gecikmişti. O dönemde piyasayı karıştıran gelişmelerden birisiydi.

Tüm bu belirsizliklerin ışığında, piyasa İspanya'yı köşeye sıkıştırıyor. Tahvil köpek balıkları yine saldırıyor. AMB haftalardan beri tahvil alımı yapmadığı için, meydan iyice boş kaldı. İspanya ile ilgili likidite önlemlerini, mayıstaki seçimlerden sonra düşünüyor olabilirler. Tabii köpek balıkları o kadar süre beklemeyebilir. AMB gönülsüzce müdahale etmek zorunda da kalabilir.

Eğer ABD'dekine benzer federal bir yapı kurulmazsa veya bu ülkeler eski para birimlerine dönmezse aynı filmi izlemeye devam ederiz. İspanyol faizleri yükselir. Piyasa gerilir. Spekülatörler yüzde 7'den İspanyol tahvillerini alır. Merkez bankaları ortamı gevşetir. IMF İspanya'ya yardım eder. Tahviller ralliye başlar.

Yatırımcılar 'AMB'nin repo operasyonları etkili olmamış mıydı' sorusunu soruyor. İtalyan ve İspanyol bankalar, bu operasyonlardan sağladıkları finansman ile ülke tahvillerini aldılar. Fakat bu sistemdeki sıkıntı; gösterilen teminatların değeri düştüğünde bankaların bunları tamamlamaları gerekiyor. Ülke faizleri düşük kalırsa, AMB'nin repo operasyonu etkili gözüküyor. Faizler son günlerde olduğu gibi tırmanmaya başlayınca işler karışıyor.

AMB'nin repo operasyonları, Fed ve İngiltere Merkez Bankası'nın(İMB) önlemlerine kıyasla etkisiz kalıyor. Fed ve İMB, piyasa risklerini minimuma indirdiler. Gerekirse hemen devreye gireriz mesajını verdiler. Oysa AMB her açıdan isteksiz davranıyor. Sorunlu ülkeler zaten para kullanıcıları. Açık denizde köpek balıkları ile boğuşuyorlar. Hiçbir şansları yok. Bu arızalı para sisteminin başkomutanı olan AMB, 'Ben savaşmak istemiyorum' diyor.

AMB'nin duruşunu acilen değiştirmesi gerekiyor. Hamlesiz kaldıkça, İspanya ve İtalya'daki durum kötüleşmeye devam eder. İspanya ve İtalya ötekilere benzemez. Sınırsız tahvil alımı yapacağını deklare edebilir. Bundan sonraki özel sektör programlarına katılacağını açıklayabilir. Yunanistan olayında ısrarla katılmayacağını belirtmişti. EFSF ve ESM gibi fon ve mekanizmalara, direkt bankacılık yapacağını söyleyebilir.

Geçen sene piyasaların bir hikayesi vardı. Çin ekonomisi ile ilgili düşünceler olumsuz değildi. Fed'den yeni bir tahvil alım programı beklentisi vardı. Bunlara rağmen, piyasalar 2011'de düştü. Fed umutları bugün azalıyor. Çin daha belirsiz bir durumda gözüküyor. Piyasaların daha da karışmaması için, AMB'nin senaryoyu değiştirmesi gerekebilir.  

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dolar yükselir düşer 28 Ağustos 2019