Merkez’in faizde hareket alanı kısıtlanıyor...
Enver ERKAN
Merkez Bankası’nın eli, iyileşen küresel konjonktürden ve Haziran ayı hariç 2016 yılında düşen enflasyondan dolayı güçlüydü. Bu bağlamda Mart ayından sonra faiz koridoru üst bandında toplamda 175 baz puan indirim yapıldı ve koridor üstten daraltılarak simetrikleştirildi. Son indirimle beraber faiz koridoru üst bandında toplamda 200 baz puan indirim yapılmış oldu.
Ana belirleyici değişken olan enflasyonda Nisan ayında görülen %6,57 seviyesi ile beraber en düşüğün geride kaldığını düşünüyoruz. Son gelen verilerle ve fiyat değişimleriyle beraber enflasyon beklentileri bir miktar yukarı yönlü revize edilecektir. Bu da yıl sonunda enflasyonun yüzde 8 bandına yakın bir yerde gerçekleşmesi demek olacaktır. Elbette son dönemdeki piyasa dalgalanmalarının kurları yükseltmesinin enflasyon üzerinde olumsuz etkileri de olacaktır. Biz yılsonuna ilişkin %8 enflasyon beklentimizi muhafaza etmekteyiz.
Temmuz ayındaki başarısız darbe girişiminden sonra, Merkez Bankası sadeleştirme politikası kapsamındaki patikada kalmaya devam etmiş ve gecelik borç verme faizini indirerek %8,75 seviyesine getirmişti. Temmuz ayına ilişkin manşet enflasyon seviyesi yıllık bazda %8,79 seviyesine yükselmişti, çekirdek enflasyondaki iyileşme de duraksamaya uğramış ve I göstergesi %8,70 olarak açıklanmıştı. Enflasyon seviyeleri faiz indirimi çok fazla yer kalmadığını gösteriyor. Amaç ortodoks para politikası uygulamaları çerçevesinde faizi yüzde 8 – 8,50 civarlarında dengeleyerek tek bir politika faizi yaratmak. Ancak bu denge noktası ne kadar aşağıda olursa TL üzerinde o kadar uzun vadede kırılganlık yaratacaktır. Özellikle para politikalarında erken veya geç hamle yapmanın geri dönüşlerinin çok sert olabildiğini düşünecek olursak (Ocak 2014 kaosunu hatırlayalım) Merkez Bankası’nın hareket esnekliği ortadan kalkacaktır.
Reel faiz önemli; çünkü negatif reel faiz olursa negaif ayrışma katsayısı da artar. Bu nedenden dolayı Merkez Bankası’nın tek bir faizden yapılacak fonlamayı hangi seviyede belirleyeceği önemli; bir başka deyişle üst bant ne kadar daha indirilecek? 12 ay sonrasına ilişkin beklentiler yüksek, dolayısıyla enfl asyon görünümü risk oluşturuyor. Bu yüzden sadeleştirmede yolun sonu yakın. Kısıtlı bir süre daha devam ettirilebilir, ancak artık biz indirimlerin %8 noktasına kadar 25 baz puan şeklinde yapılacağını öngörüyoruz. Bu kapsamda bu hafta Merkez Bankası’nın gecelik borç verme faizinde 25 baz puan daha indirim yapacağını ve %8,50 seviyesine getireceğini beklemekteyiz. Merkez Bankası’ndan daha uzun vadeli beklentilere gelince; faiz koridoru iyice daraldı ve simetrikleşti. Bundan sonrasında top enflasyona ve piyasa oynaklığına geçiyor artık.
Merkez Bankası politika faizini yüzde 8’de dengeleyecektir, bu bağlamda bundan sonraki üst bant indirimlerinin daha küçük oranlarda gerçekleşmesini bekliyoruz. Darbe girişiminden 4 gün sonra faiz indiren bir Merkez Bankası’nın, Ağustos ayındaki PPK’da 25 baz puan faiz indirme olasılığını, bütün diğer şartları sabit tutarak baz senaryo olarak belirlemiştik. Geçen 1 ay içerisinde piyasa koşullarının daha da iyileşmesi ve küresel likidite bolluğunun, söz konusu faktörler bazında Merkez Bankası’na daha uygun bir ortam hazırladığından söz edilebilir.